tag:blogger.com,1999:blog-60732945192993368542024-02-18T20:59:42.415-08:00Cekim yasası POZİTİF BAKIŞ
OLUMLU ENERJİ Cekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.comBlogger34125tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-58884594175386009692020-02-20T21:49:00.003-08:002020-02-20T21:51:05.885-08:00Masumiyet ve Beyaz renk<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhIr1w9C2wdCJSan-eRMu1QHgEEW7HAnPHL-J55Vtog5YdgEJbhE4iv-NjXCMX0N0jubx2fPD_OD-lr-9OosAJUoKRwj2YXSI36JGj_m0nbQQ9SwmgoFwHdOSoFykqtO4baED6Mtz_W048/s1600/20200131_133749.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="391" data-original-width="720" height="173" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhIr1w9C2wdCJSan-eRMu1QHgEEW7HAnPHL-J55Vtog5YdgEJbhE4iv-NjXCMX0N0jubx2fPD_OD-lr-9OosAJUoKRwj2YXSI36JGj_m0nbQQ9SwmgoFwHdOSoFykqtO4baED6Mtz_W048/s320/20200131_133749.png" width="320" /></a></div>
<br />
Beyaz, renk bilimciler tarafindan bir renk olarak görülmez. Tüm renkleri yansıtır. Temizliğin masumiyetin ve saflığın simgesi olan beyaz, doğumda, ölümde, evlilikte kullanılırken hepsinde yeni bir dünyaya kapı açmayı ifade etmektedir. Aslında beyazın muhteşem etkilerini merak ediyorsanız yazımızı sonuna kadar okumanızı tavsiye ederiz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEheZQatRRK4g5i-PA5jE_RTjMjA156_mGunZ3Fh5U7V4Le4tdwTRU-HNHIGhRmVPuxDsIJ1v1Fe6MhG8KqH1T3usZFW_qXNFqpMwv27o_EXjGdnyRg1Il0inZSpOwi28vaUMErsjMTVj8M/s1600/20200131_133736.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="459" data-original-width="720" height="203" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEheZQatRRK4g5i-PA5jE_RTjMjA156_mGunZ3Fh5U7V4Le4tdwTRU-HNHIGhRmVPuxDsIJ1v1Fe6MhG8KqH1T3usZFW_qXNFqpMwv27o_EXjGdnyRg1Il0inZSpOwi28vaUMErsjMTVj8M/s320/20200131_133736.png" width="320" /></a></div>
<br />
Beyazın enerjisi masumiyet, temizlik, saflık enerjisidir. Huzuru ve güveni temsil eder. Beyazın, negatif enerjileri azaltan bir özelliği vardır. Negatif duyguları yok etmek istiyorsanız, hayatınızda beyazı kullanabilirsiniz. Düşünce gücünü artıran beyaz, istikrar ve devamlılığında temsilcisidir. Tüm renklerle uyumludur ve dengeleyicidir. Kullandığınız renklerin pozitif enerjisini artırır. Yaşam alanlarında beyaz kullanırsanız, güneş almayan odaların aydınlık görünmesini sağlayabilirsiniz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgtXxCLRqfoiqMbvoPdy1-5fWwFgQDyR67b8jO1FyeiE4xZj82fKAPLSpsmGGKDdnlg5fwtrH9uTaTtcnc9magopPepSf-PsE-LKRCpObm0rXMeG0-3j_ty0CxN4oW9y6aoqSl3bIwkfWE/s1600/20200131_133700.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="360" data-original-width="720" height="160" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgtXxCLRqfoiqMbvoPdy1-5fWwFgQDyR67b8jO1FyeiE4xZj82fKAPLSpsmGGKDdnlg5fwtrH9uTaTtcnc9magopPepSf-PsE-LKRCpObm0rXMeG0-3j_ty0CxN4oW9y6aoqSl3bIwkfWE/s320/20200131_133700.png" width="320" /></a></div>
<br />
Yine küçük mekanları beyazla ferah ve geniş bir görünüme kavuşturabilirsiniz. Beyaz sevenler, aydın bir düşünceye sahiptir. Geniş hayal güçleri vardır. Sağlık üzerinde de etkileri vardır. Beyaz rengin enerjisi, bağırsak rahatsızlığında tedaviye yardımcı olabilir. Akciğer yetersizliği ya da şeker hastalığı için de beyazın olumlu etkileri fark edilebilir. İnsan sağlığına olan etkileri ve negatif enerjiyi azaltması nedeniyle hastaneler ve sağlık çalışanları beyazı çokça kullanmaktadır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjqqzwkWGijGpS06wt_72BO6mmtmZeztyTW6wFWRP04ONoeZrfp6I84c_Pz03vRdlGgj2E09arfxiFImzdtC4ZpW_b29f9zFFEEcgaGw9MONwetS5nGyTDrnjGrOSQDan51eeo4UkTpfgo/s1600/20200131_133643.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="413" data-original-width="720" height="183" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjqqzwkWGijGpS06wt_72BO6mmtmZeztyTW6wFWRP04ONoeZrfp6I84c_Pz03vRdlGgj2E09arfxiFImzdtC4ZpW_b29f9zFFEEcgaGw9MONwetS5nGyTDrnjGrOSQDan51eeo4UkTpfgo/s320/20200131_133643.png" width="320" /></a></div>
Beyazın ışığı yansıtma özelliğinden dolayı serinlik ve soğukluk verdiği de malumunuzdur. Kişilere soğukkanlılık verirken mekanlara da serinlik verir. Banyonuzun beyaz olması evinizde berekete sebep olabilir.<br />
<br />
Kısacası saflığı, temizliği ve masumiyeti her an yaşantısında görmek isteyenlerin rengidir beyaz.<br />
Ülkü TOKUL<br />
<br />Cekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-27987718411642971472020-01-31T02:23:00.002-08:002020-01-31T02:23:42.443-08:00Gri ile olgunlaşın<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjMgDrrwI89ce-GBJMp_VlZ5Ds-4LwkRjpkcY14_Fs43y0cRi8ptUihwOB7GGoTJ6mudsQYntRAoHq8ML9_4cRqc_FyXRPGU_DzrdQGm4GTHIQsrifLUnQ0KYm-7UyHl2Z5J6siB6Iqkck/s1600/20200131_132027.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="330" data-original-width="720" height="146" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjMgDrrwI89ce-GBJMp_VlZ5Ds-4LwkRjpkcY14_Fs43y0cRi8ptUihwOB7GGoTJ6mudsQYntRAoHq8ML9_4cRqc_FyXRPGU_DzrdQGm4GTHIQsrifLUnQ0KYm-7UyHl2Z5J6siB6Iqkck/s320/20200131_132027.png" width="320" /></a></div>
Siyah ve beyazın farklı miktarlarda karışımı ile oluşan bir renktir gri. İnsan gözü, gri rengi çok rahat algılar. Gri renk, öncelikli tercihiniz ise yazımızın devamını okuyunuz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGBOVfJtUD2K0MVmJEzMNnwvNepMHjIzNF0Cy_NKuzP6i-6QScTt_uNWjDjPUgLJog4piUFrCwTS5mWOfMYaqGE4k5_XajP2pHNIBRnt1K3Wnrw25zwORfwFe4q6HIXGqdhmAY6DSLDdM/s1600/20200131_132101.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="265" data-original-width="720" height="117" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGBOVfJtUD2K0MVmJEzMNnwvNepMHjIzNF0Cy_NKuzP6i-6QScTt_uNWjDjPUgLJog4piUFrCwTS5mWOfMYaqGE4k5_XajP2pHNIBRnt1K3Wnrw25zwORfwFe4q6HIXGqdhmAY6DSLDdM/s320/20200131_132101.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Grinin olumlu etkileri</b><br />
Diplomatik bir renktir gri. Gri rengin enerjisi, kişilerin olaylardan uzak durarak çok fazla müdahil olmamasına neden olur. Tarafsızlık, bu rengi tercih edenlerin önde gelen özelliklerindendir. Taraf tutmazlar ya da tuttukları tarafı belli etmezler. Tabii gri rengin enerjisi, kuralcılık ve tutuculuğu da aktive eder. Ağırlığı ve ciddiyeti görürsünüz gride. Gri ortamlarda insanlar çok yavaş hareket eder. Gri rengin enerjisi, hareketi azaltır. Resmi dairelerde, diplomatik ortamlarda gri tercih edilmesi de bundandır. Denge unsuru olarak görev yapar. Uzlaştırıcıdır. Sadece işi ile uğraşan aşka ayıracak vakti olmayanların tercihidir gri. Bu nedenle gri tamamlayıcı ya da kurtarıcı renk olarak başka renklerle kombinlenebilir. Olgunluk ve deneyimde grinin temsil ettiği durumlardır. Gri saçlı kişilerin olgun görünmesi de gri rengin enerjisi ile alakalıdır.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgcvk-1KEIIinopbVWrmMEu4Ph9zmauIxmztQhqgoh6nFauik5TWDswJ7LPfip7_SFS_OKuUpGMUkpvwo8NdCL91nUlZWRtVj3f6QPr5dxVt9T4E9ZwAHYmzTOo-YtBV1bti4OL1R5-od8/s1600/20200131_132044.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="314" data-original-width="720" height="139" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgcvk-1KEIIinopbVWrmMEu4Ph9zmauIxmztQhqgoh6nFauik5TWDswJ7LPfip7_SFS_OKuUpGMUkpvwo8NdCL91nUlZWRtVj3f6QPr5dxVt9T4E9ZwAHYmzTOo-YtBV1bti4OL1R5-od8/s320/20200131_132044.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Grinin olumsuz etkileri</b><br />
Gri rengin enerjisi, kişileri depresif duygulara itebilir. Bu nedenle grinin çok kullanılması, depresyona neden olabilir. Karamsarlık, içe kapalılık çok gözlenir. Gökyüzünün gri renkli bulutlarla kaplı olduğu düşünüldüğünde neler hissettiğinizi farkedin. Uzun süre buna maruz kaldığınızda modunuzun düştüğünü enerjinizin azaldığını fark etmeniz hiç de zor olmayacaktır. Mat bir renktir uyarmaz ya da güven enerjisi vermez. Hareketsiz, donuk bir renk olarak yoğun kullanılması pek tavsiye edilmez. Hüzün ve monotonluk gri ile çağrışım yapar.<br />
ÜLKÜ TOKUL<br />
<br />Cekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-32711128857516666312020-01-30T03:32:00.002-08:002020-01-30T03:32:41.547-08:00Kahve Tadında Kahverengi<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhTFOzwiNwM9whNEcU0VsLSx7AOGNAS9juWSZXOKhPQm7I6BD8OU59yOsO8sji6kJekuZN9Uybiaqgdbmbm9Ljx2ZJoQPEzyRmAZCxEswzJV1ium520IScl4MSpB8aLlo3RXT53yJpoVX0/s1600/20200130_142156.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="850" data-original-width="720" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhTFOzwiNwM9whNEcU0VsLSx7AOGNAS9juWSZXOKhPQm7I6BD8OU59yOsO8sji6kJekuZN9Uybiaqgdbmbm9Ljx2ZJoQPEzyRmAZCxEswzJV1ium520IScl4MSpB8aLlo3RXT53yJpoVX0/s320/20200130_142156.png" width="271" /></a></div>
<br />
Hareketin ve hızın rengi kahverengi. Evet bu renk samimiyeti hızı aktive eder. Sohbeti sevenlerdenseniz, bir kahve içimi muhabbet edenlerdenseniz, kahverengiyi tercih etmelisiniz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiRaHY-_mE6p7Jq78HYXsX7eP1Cncr4sx_LN1wnSSS5g4JtoH1cLP5ceCRik_iuLcVrngAjBBfBGtBFC5aCGKb20kQXr9VFJrWqPQOWuzy4ybM6rI4-GhW439KZF7RwL8T-RXRqgAovCBk/s1600/20200130_142303.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="351" data-original-width="720" height="155" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiRaHY-_mE6p7Jq78HYXsX7eP1Cncr4sx_LN1wnSSS5g4JtoH1cLP5ceCRik_iuLcVrngAjBBfBGtBFC5aCGKb20kQXr9VFJrWqPQOWuzy4ybM6rI4-GhW439KZF7RwL8T-RXRqgAovCBk/s320/20200130_142303.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Kahverenginin pozitif özellikleri</b><br />
<b><br /></b>
Güvenin, dostluk ve samimiyetin rengi kahverengi. Kahverengi ortamlarda sohbetin tadına doyum olmaz. Toprağın rengi olan kahverengi, sadeliğin, güvenin rengidir. Spikerler, sunucular konuşma ya da karşısındaki kişiyi konuşturmaya yönelik mesleği olanlar, kahverenginin enerjisinden yararlanabilirler. Hareketleri hızlandıran bu renk, sporculara ya da hareketli olmak isteyenlere tavsiye edilmektedir. Resmiyetten uzak, samimi olunmasını, iyi dostluklar kurulmasını ve fazla konuşulmasını sağlar.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmMxnW8E2E1hZzRWoH0C6MP2Hb_dBqOzG-_4fdjjJh-nEIk-zBEqaA1Rg7uGEJnMFi5mTLIMXRt54mcEfecVKkbAUu8tDu9kxtTPZ6E77m54H6kGJKt0sszYeitb2hcgjHol7q3n99-iE/s1600/20200130_142247.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="291" data-original-width="720" height="129" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmMxnW8E2E1hZzRWoH0C6MP2Hb_dBqOzG-_4fdjjJh-nEIk-zBEqaA1Rg7uGEJnMFi5mTLIMXRt54mcEfecVKkbAUu8tDu9kxtTPZ6E77m54H6kGJKt0sszYeitb2hcgjHol7q3n99-iE/s320/20200130_142247.png" width="320" /></a></div>
<br />
Kahverengi dostluğu, samimi davranışları ifade eden bir renktir. Fiziksel rahatlık, sadakat ve güvende kahverengi ile ilişkilidir. Ancak hakkınızda cimri olduğunuz görünümü ve ucuzluk işareti verebilir. Sadece kahverengi giymek ya da yaşam alanlarınızı sadece kahverengi ile dekore etmek yerine, enerjinize yön verebilirsiniz. Kahverenginin enerjisini başka renklerle kombinleyerek istediğiniz yöne çevirebilirsiniz. Kullanacağınız bir fular, kolye, saat, aksesuar enerjinize yön vermenize yardımcı olacaktır. Kahverengi, toprak rengi olduğu için güveni ayağın yere sağlam basmasını da temsil eder. Kahverengi tıpkı kahve gibi duyguları bastırmada etkilidir. Düzeni, mükemmeliyetçiliği organize etme enerjisi verir. Kahverengi dikkat çekmeyen bir renk olması nedeniyle, bu rengi çok kullanan kişiler arka planda kalmayı, dikkat çekmemeyi tercih eden kişilerdir denilebilir. Toplum içinde rahat olmayı, rahat davranmayı sağlar. Resmiyetten uzak samimiyet içinde diyalog kurmayı sağlar. Kahverengi ortamlar insanların hızını artırdığı için yemeği de hızlı yedirir. Çocuklar için de kahverenginin enerjisi olumludur. Kendilerini güvende hissederler. Zihinsel faaliyetleri olumlu yönde etkiler. Çocukların yardımsever olmasına etkisi olduğu gibi, işini sağlam yapmasını da sağlar.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGm7XKWwqqss5DYD0wmu5GTYQNFaugfYb9JbU2KBuNaGUgWyotiOjDT-6hD0kZ1n-L-VKWc5p9I7rE-se0OF20JXS5QUkpiJP2wTbu7iKp4-gY83HHgq6GPd5D52ilOys4rvO1erqwMsI/s1600/20200130_142213.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="366" data-original-width="720" height="162" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGm7XKWwqqss5DYD0wmu5GTYQNFaugfYb9JbU2KBuNaGUgWyotiOjDT-6hD0kZ1n-L-VKWc5p9I7rE-se0OF20JXS5QUkpiJP2wTbu7iKp4-gY83HHgq6GPd5D52ilOys4rvO1erqwMsI/s320/20200130_142213.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Kahverenginin olumsuz özellikleri</b><br />
<br />
İşyerlerinde, çalışanlar, kahverengi ortamlarda konuşmaktan ve sohbet etmekten iş yapmaya geçemez. Bu nedenle işverenler tarafından çok tercih edilmez. Yine bir iş görüşmesine giderken kahverengi giymeniz tavsiye edilmez. Kahverengi para tahsil ettirmeyen yani size para çekmeyen tek renktir. Çantanızın cüzdanınızın rengi kahverengi olmamalı. Para enerjisini çekemezsiniz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg4YZWnAX-97t3mhYAHB8ieXxxb8dJ08YdoNCWG8tbYO-P4b6yp4A13grSogCJe1c7L1XU9xtZ5FrCS8SusbpJdR2Qs-PEr6AEyfkuyDyQD-KBjJPdF8oWfp1cEwCHnAUEdLc3FWIpyLzg/s1600/20200130_142141.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="331" data-original-width="720" height="147" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg4YZWnAX-97t3mhYAHB8ieXxxb8dJ08YdoNCWG8tbYO-P4b6yp4A13grSogCJe1c7L1XU9xtZ5FrCS8SusbpJdR2Qs-PEr6AEyfkuyDyQD-KBjJPdF8oWfp1cEwCHnAUEdLc3FWIpyLzg/s320/20200130_142141.png" width="320" /></a></div>
<br />
Kısacası kahverengi kullanmayı seviyorsanız başka renklerle enerjinize yön verebilirsiniz. Kendinizi güvende hissetmek ya da koyu sohbetlere dalmak için kahverengi yakın dostluguyla yaninizda olacaktır.<br />
Ülkü Tokul<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Cekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com7tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-63557411725920213992020-01-25T23:32:00.000-08:002020-01-25T23:32:53.736-08:00Pembe Gönlüm Sende<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhTuVMGMfgqYmc5h5Lbkq_DIlsZ7OIlIVRSd2wYrtPObgzKvRK-bPJ_akG5gkR4SQC1PcPyHDxuwwWAU8U7v01i9cml12TTtqCd7PGFMgqPLf_UpaFpg_NK1mAwBC_L3uMGmENmWWE3sbI/s1600/20200125_234759.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="634" data-original-width="720" height="281" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhTuVMGMfgqYmc5h5Lbkq_DIlsZ7OIlIVRSd2wYrtPObgzKvRK-bPJ_akG5gkR4SQC1PcPyHDxuwwWAU8U7v01i9cml12TTtqCd7PGFMgqPLf_UpaFpg_NK1mAwBC_L3uMGmENmWWE3sbI/s320/20200125_234759.png" width="320" /></a></div>
<br />
Siz de pembe sever misiniz? Pembe benim olmazsa olmazım diyenlerden misiniz? Öyleyse bu yazı tam da size göre. Kırmızı ve beyazın karışımından oluşan pembe, saf sevginin rengidir. Dişi duyguların, anne sevgisinin, rengidir. Harika bir enerjisi vardır. Sağlıklı, yaşam dolu bir hayatın ve gençliğin ifadesidir pembe. Hangi olumlu ve olumsuz enerjileri verir? Nerelerde kullanılır pembe rengin enerjisi? Gelin hep beraber görelim.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjwmlROvCUMAuSE3mWwFZupLAPY-LXAdWA3gJ4Lx6CsNQ8CL-WzKq4ZuUK5-YobnYEHVqnc0wj4qacuotEClxKbT1S5hwnqyxR2V7cgJI1VxwWIMyBvdPIvQP-18UwREb1CDy7i9DxdP5w/s1600/20200125_234634.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="367" data-original-width="720" height="163" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjwmlROvCUMAuSE3mWwFZupLAPY-LXAdWA3gJ4Lx6CsNQ8CL-WzKq4ZuUK5-YobnYEHVqnc0wj4qacuotEClxKbT1S5hwnqyxR2V7cgJI1VxwWIMyBvdPIvQP-18UwREb1CDy7i9DxdP5w/s320/20200125_234634.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b> Pembenin pozitif enerjisi</b><br />
Aşkın, anne sevgisinin, şefkatin koşulsuz sevginin rengidir. Anne ve çocuk arasındaki ilişkilerin ve bağların pozitif olarak gelişmesini sağlar. Kalp çakrasının rengi pembe ve yeşildir. Dolayısıyla kalp çakrası ile ilgili tüm olayları etkiler. Pembe hayallerin rengidir. Bu rengi kullanan kişiler aşka hazır olduklarının mesajını vermektedir. Sakinlik verir. Tabii her renkte olduğu gibi pembenin tonları da farklı etkiler uyandırır. Mesela şeker pembesi sevgiye açlık olarak bilinmektedir. Pembe rengin enerjisi para tahsilatında kolaylık sağlar. Bu nedenle çok para harcamak istemiyorsanız pembenin çok kullanıldığı dükkan ve mağazalarda dikkatli olmalısınız.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgWwJ4aoUOdSy1VDAS_9CZ8V1GhhyphenhyphenK5kQ5Imza4CqXTs9RWhSP3qULPveDUnZu8JCLfQgXn7jeq5Qh78jwqsKaZW455tn287aKQSxEmCIhafg780rlYt5o5ZJliHly0X8iWPH1Rf5W1BZk/s1600/20200125_234744.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="438" data-original-width="720" height="194" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgWwJ4aoUOdSy1VDAS_9CZ8V1GhhyphenhyphenK5kQ5Imza4CqXTs9RWhSP3qULPveDUnZu8JCLfQgXn7jeq5Qh78jwqsKaZW455tn287aKQSxEmCIhafg780rlYt5o5ZJliHly0X8iWPH1Rf5W1BZk/s320/20200125_234744.png" width="320" /></a></div>
<br />
Kırmızıya göre daha yumuşak etkileri olan pembe ilkbaharın rengi. Hayallerin peşinden koşmayı temsil eder. Ve bu enerjiyi uyandırır. Yine pembe kıyafetler giyen kişiler aşkı kendine çeker. Olumlu bir yaşamı düşündüren pembe rengin enerjisi sevecenliği size çekecektir. Romantizmin işaretidir. Stresi azaltarak rahatlamayı sağlar. Kız çocuklarının ve bebeklerin odalarında kullanılır. Hapishanelerde duvarlar ve parmaklıkların pembeye boyanması da mahkumlar üzerinde sakinleştirici bir etki uyandırmaktadır. Pembe rengi kullanan kişiler koşulsuz sevgiye ihtiyaç duydukları mesajını verirler. İyimserlik, anlayış, saygıyı alan aynı zamanda veren bir renktir. Empati duygusunu geliştirir. Hayata toz pembe bakanların rengidir pembe. Uyuşturucu tedavisi yapılan merkezlerde de pembe rengin enerjisi olumlu etkiler yapmaktadır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhhwzD0ml3JeGgqPVEE-uvTysuKusJQ-sIvu3tjnS-TjxP2LLzXFryF-WMoWVa-gw5Z0P_k_IWMoMikoBi2FXvBYB5i5kVr5Gwhy0s7x66yuiGWATsYaUjd7lD0Id4QfyI0dhlcKsUna0I/s1600/20200125_234709.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="621" data-original-width="720" height="276" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhhwzD0ml3JeGgqPVEE-uvTysuKusJQ-sIvu3tjnS-TjxP2LLzXFryF-WMoWVa-gw5Z0P_k_IWMoMikoBi2FXvBYB5i5kVr5Gwhy0s7x66yuiGWATsYaUjd7lD0Id4QfyI0dhlcKsUna0I/s320/20200125_234709.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Pembe renk hangi hastalıklara iyi gelir?</b><br />
Sinir hastalıklarında, böbrek hastalıklarında, olumlu etkileri gözlenen pembe renk epilepsi hastalığında da iyi yönde enerji verir. Uyuşturucu tedavi merkezlerinde de pembe rengin enerjisi pozitif gelişmelere yol açmaktadır.<br />
<br />
Salon oturma odaları ve kız çocuklarının odalarında kullanılması tavsiye edilir. Pembe kıyafetler, takı ve aksesuarlarda pembeyi kullanabilirsiniz. Pembe rengi, yeşil renkle pozitif yönde dengelleyebilir, pozitif enerjisini artırabilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjQWDVGngD1EkVxnynQqMPdjWswXMYjoriv0XH5bx0Zaw_NO_DSqeLIJ1N9RHAOA9VZ9V-iJ375cn_XCh8y3JXQ5DyEmplfCsVmS39y9DQizZkYwrrR__wJRCo2fswRareGJabwz5Ix2JI/s1600/20200125_234728.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="472" data-original-width="720" height="209" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjQWDVGngD1EkVxnynQqMPdjWswXMYjoriv0XH5bx0Zaw_NO_DSqeLIJ1N9RHAOA9VZ9V-iJ375cn_XCh8y3JXQ5DyEmplfCsVmS39y9DQizZkYwrrR__wJRCo2fswRareGJabwz5Ix2JI/s320/20200125_234728.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Pembe rengin olumsuz enerjisi var mı?</b><br />
Çalışma alanlarında kullanılması pek tavsiye edilmeyen pembe renk, hayallere dalmayı kolaylaştırır. Para tahsilatını kolaylaştırma etkisinden dolayı dükkan, mağaza ve ödeme noktalarında çoğunlukla pembe kullanılır. Bu nedenle pembe ile boyanmış ve pembenin bolca kullanıldığı dükkanlara dikkat edin. İstemediğiniz bir para harcama döngüsüne alışveriş moduna girebilirsiniz. Çok miktarda pembeye maruz kalınırsa, fiziksel zayıflıklar ortaya çıkabilir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiFH_stXxxMs-gzHt6ZunLhp2ZSppCor4gLoUGqZqmQO3xhB-f3iY7f2r51mO0dPzUBtRRuZkzK4H8g_YufbGIQ_FdgUB4KRkVZUsX-N3fUGFsXG_3-N4YNny9RgVBv63EuYYpoZ7cUEFg/s1600/20200125_234651.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="443" data-original-width="720" height="196" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiFH_stXxxMs-gzHt6ZunLhp2ZSppCor4gLoUGqZqmQO3xhB-f3iY7f2r51mO0dPzUBtRRuZkzK4H8g_YufbGIQ_FdgUB4KRkVZUsX-N3fUGFsXG_3-N4YNny9RgVBv63EuYYpoZ7cUEFg/s320/20200125_234651.png" width="320" /></a></div>
<br />
Kısacası, hayata toz pembe bakmak için pembeyi seçin. Sakinlik huzur sevgi şefkat ve koşulsuz sevgi için pembeyi hayatınıza çekin. Ya da sevgi dolu bir hayatı pembeyle kendinize çekin.<br />
ÜLKÜ TOKUL<br />
<br />
<br />
<br />Cekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com13tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-86595351055376386862020-01-25T07:23:00.001-08:002020-01-25T08:40:20.033-08:00Bilge Renk Mor<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiFcCxhtS2vQ1zW-zfHvs6rvcGqbNuGtbnX-_pcKOkn2B3GY6SrUq7D4b7Dwi9D5INsg4e_m8UJU-TeeAZzJxS8QBQSnXBfxuG7JGPoZzwnMLyHbMJa1SEfvtPCiX4qlhVJDhj1vbukw8g/s1600/20200125_193112.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="462" data-original-width="720" height="205" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiFcCxhtS2vQ1zW-zfHvs6rvcGqbNuGtbnX-_pcKOkn2B3GY6SrUq7D4b7Dwi9D5INsg4e_m8UJU-TeeAZzJxS8QBQSnXBfxuG7JGPoZzwnMLyHbMJa1SEfvtPCiX4qlhVJDhj1vbukw8g/s320/20200125_193112.png" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Mor renk milattan önce Kraliyet Ailesi tarafından kullanılan bir renktir. Bulunması oldukça zor olan bu rengi Kraliyet Ailesi dışında kimsenin kullanması yasaktı. Bir salyangozun pigmentinden elde edilen mor renk, bir salyangozdan 1 gram elde ediliyordu. Bu nedenle bulunması çok zor, çok değerli bir renkti. Asaletin ve kalitenin simgesidir mor. O günden bugüne asaleti, kaliteyi çağrıştıran mor rengin enerjisi, renkler arasında en yüksek titreşime sahiptir. Yani en yüksek enerjili renktir. Bu asil rengin bizim hayatımıza ne gibi etkileri olduğunu ise gelin hep beraber görelim.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgAeVC7jokng1SA6XdcFrSCAZSjumstMsvoYhYufeqVLyE6CTq6AAMcSrWUHuGjWXs6GNyP2mhy-jFSLxEY3JsLXFzaeRODYs0B2cUUlSYlVU-SuCoqNbW4OnGhbRcKZ3z44m8rWtxODyY/s1600/20200125_193028.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="494" data-original-width="720" height="219" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgAeVC7jokng1SA6XdcFrSCAZSjumstMsvoYhYufeqVLyE6CTq6AAMcSrWUHuGjWXs6GNyP2mhy-jFSLxEY3JsLXFzaeRODYs0B2cUUlSYlVU-SuCoqNbW4OnGhbRcKZ3z44m8rWtxODyY/s320/20200125_193028.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Mor renk nelere iyi gelir?</b><br />
Mor renk taç çakrası ile ilişkilidir. Epifiz bezinin çalışmasını destekler. Maneviyat ve evrensel bilgeliği temsil eder. Taç çakranın rengi olan mor rengin enerjisi, bu çakranın iyi çalışması için etkilidir. Taç çakranın bağlantılı olduğu organları da etkiler. Yüksek frekansa sahip olan mor rengin enerjisi, manevi anlamda kişiyi destekler. Spiritüel gücü artırır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhPcAFZN6SgvBSySbqcyiTbffpAn8rXTEWwquEiTGWqIwu-gZP9rWzbXzpI1T49xbb95otEeLvmQ_JlV8UrxdP9zI-hW9dEb50rmI_8DyHST7us9t60yAboFX9TGbzEuMvUiheFLkmrKlg/s1600/20200125_193147.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="395" data-original-width="720" height="175" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhPcAFZN6SgvBSySbqcyiTbffpAn8rXTEWwquEiTGWqIwu-gZP9rWzbXzpI1T49xbb95otEeLvmQ_JlV8UrxdP9zI-hW9dEb50rmI_8DyHST7us9t60yAboFX9TGbzEuMvUiheFLkmrKlg/s320/20200125_193147.png" width="320" /></a></div>
<br />
Diğer bir isimlendirme ile ruhun rengidir mor. Depresyon, sara ya da bunama rahatsızlığı olanlar için söylenebilecek şey taç çakralarının iyi çalışmamasıdır. Zihinsel hastalıklar vertigo yani baş dönmesi ve kafa karışıklığı da taç çakranın çalışmasında düzensizlik olduğunu gösterir. Taç çakra rengi olan mor, bu konularda da size yardımcı olacaktır. Mor renk baş ağrılarının giderilmesinde de etkilidir. Sizi gevşetip uykuya dalmanıza yardımcı olacağı için yatak odalarınızda açık tonlarını kullanabilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEifWDpTch1SC0388N9-ycfsw-iFU_4daH9ZkKG83UlnYO1Kdj8BtVn7qEoJyk1xrzLfDQ6nXPjpsjFFtumfe6E3WU455ZAho6NjglAR32AksABlNOpgIbfOL36LcPK0kM1r1Wnx5zBg1sk/s1600/20200125_193201.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="449" data-original-width="720" height="199" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEifWDpTch1SC0388N9-ycfsw-iFU_4daH9ZkKG83UlnYO1Kdj8BtVn7qEoJyk1xrzLfDQ6nXPjpsjFFtumfe6E3WU455ZAho6NjglAR32AksABlNOpgIbfOL36LcPK0kM1r1Wnx5zBg1sk/s320/20200125_193201.png" width="320" /></a></div>
<br />
Mor rengin enerjisi ile kalp atış hızı yavaşlatılabilir. Kalp ağrılarına ve basınca iyi gelir. Bedeni soğutucu etkiye sahip mor renk vücuttaki kanı hareketlendirir. Kan basıncını düşürür. Çocuk odalarında çocukların sakinlik içinde ve huzurla uyumaları için tercih edebileceğiniz mor renk ibadet dua ya da meditasyonlar için kullanabilir. Çünkü bilinçaltı ile irtibata geçmek de etkilidir. Ruhaniyatın rengidir. Morun farklı tonları vardır. Bu tonlara göre etkileri de değişkenlik gösterebilir. Mesela menekşe moru dalağı etkiler ve canlandırır. Beyaz kan hücrelerini artırıp, sinir sistemi üzerinde sakinleştirici görev yapar. Depresif hastalıkların tedavisinde etkili olabileceği öngörülen menekşe moru vücutta fazla aktif kısımları baskılar. Kalbi kontrol eden sinirleri rahatlattığı için kalbide rahatlatır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjgweds8Uon3ort9yhMtf6TceFIQJE8qziyjS-XVMExBMRWg1nbvkOMRx6t1SLfvXFGWEguHsbpBBSJttpHs5NPmpAfaiaJu_WDydp4zPHL0ibRLkxkGWk5AhcgzurEXVTQbkmT2NSkDm0/s1600/20200125_193128.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="455" data-original-width="720" height="201" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjgweds8Uon3ort9yhMtf6TceFIQJE8qziyjS-XVMExBMRWg1nbvkOMRx6t1SLfvXFGWEguHsbpBBSJttpHs5NPmpAfaiaJu_WDydp4zPHL0ibRLkxkGWk5AhcgzurEXVTQbkmT2NSkDm0/s320/20200125_193128.png" width="320" /></a></div>
<br />
Menekşe moru için antibiyotik dense yeridir. Vücudumuza zarar veren mikroorganizmalarla mücadele eden organların yapısını güçlendirir. Menekşe moru ve kırmızı rengin karışımından morun başka bir tonu olan macenta elde edilir. Fiziksel ve ruhsal dengenin sağlanmasında yardımcıdır. Macenta ile eski olumsuz düşünce kalıpları serbest bırakılır. Hayalgücü ilham ve Ruhaniyatınızı mor renkle harekete geçirebilirsiniz. Olumlu hitap etme iyimserlik mütevazilik ve empati duyguları morla geliştirilebilir. Rüyaların görülmesini artırır. Mor rengin açık tonları odaların boyalarında kullanılabilir. Mor rengin enerjisi ile kıyafetlerinizde evlerde mobilyalarınız da ruhani maneviyatınızı artırabilirsiniz. Sinirlerinizi sakinleştirebiliriz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiXofUwMjFPHO1df_FxibFI9OZT2KhDAptJK9086kgxBjLzjnt0ju77-A-kH47LYaHvdMzzljkSWzqnedOR0LdWSloS0lSXTjAB7GzaRlICFGnst7g9XZD4g7ZT8mE1vuooFH6uUmTTBXA/s1600/20200125_193052.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="456" data-original-width="720" height="202" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiXofUwMjFPHO1df_FxibFI9OZT2KhDAptJK9086kgxBjLzjnt0ju77-A-kH47LYaHvdMzzljkSWzqnedOR0LdWSloS0lSXTjAB7GzaRlICFGnst7g9XZD4g7ZT8mE1vuooFH6uUmTTBXA/s320/20200125_193052.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Mor rengin olumsuz etkisi var mı?</b><br />
Mor renk yüksek titreşimli olduğu için para cüzdanları mor renk seçilir. Evet para enerjisini çeker mor renk ama geldiği enerji ile de gider. Çok dikkatli ve doğru karar verilmezse para geldiği gibi gidebilir. Mor aşırı ve koyu tonlarda kullanıldığında depresif etkileri davet edebilir. Cinsel aktivitede azalma etkisini tetikleyebilir. Ne yazık ki mor rengin olumsuz bir yönü alaycılık davranışını tetiklemesidir. İştahı ve yeme isteğini azaltma özelliği kimilerine göre olumlu kimilerine göre olumsuz görülebilir. Fazla kullanıldığında hayalperestlik ya da melankoli halleri gözlenebilir.<br />
<br />
İste mor rengin anlamı bu kadar derin. Etkileri bu kadar fazla. Geçmişten günümüze asaletin simgesi olan mor, sizin içinizdeki asaleti, erdemi, bilgeligi ortaya çıkarsın. Haydi mor bir dünyaya yolculuğunuz başlasın.<br />
Ülkü Tokul<br />
<br />Cekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com10tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-74802400130652841702020-01-08T00:03:00.001-08:002020-01-08T09:00:17.478-08:00Bana maviyle gel<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgHp0cO9_t4ts45s7vGs3_9QIoxAIto8ojglMLKif-XP_CdwtQ93feka0kYYUEKytE9cRg63KLZWnHY5E17hIugObsNRJ7I-y68aIq4B83p3XQoYSNiHyW-YF97AzTNAJ8I_T8i8Kp-Fbk/s1600/20200108_063839.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="788" data-original-width="720" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgHp0cO9_t4ts45s7vGs3_9QIoxAIto8ojglMLKif-XP_CdwtQ93feka0kYYUEKytE9cRg63KLZWnHY5E17hIugObsNRJ7I-y68aIq4B83p3XQoYSNiHyW-YF97AzTNAJ8I_T8i8Kp-Fbk/s320/20200108_063839.png" width="292" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Gökyüzü, denizler hep mavi renktir. Baktığınızda huzuru çekersiniz içinize adeta. Serinlik hissedersiniz. Soğuk ve serinletici bir renktir. Boğaz çakrası ile aynı renktedir. Mavi renk şifalanmada oldukça etkili bir renktir. Mavi rengin enerjisi birçok konuda bize pozitif enerji verir. Mavi rengin olumlu ve olumsuz etkilerini merak ediyorsanız yazımızı okumaya devam edin.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh2ii4oELzdBSKDOJnHA3QSBOOwb7uuNY6M9v1Dll3UKxR6hKQdj5BLg9aQZEWt1dtjAJmgjzQGwvF42xf1Hg87h8zW6-V2djX8_ypHl2rVSLrpeIwo8zrtwgOTndjjcKWUyY2PzL4MBOM/s1600/20200108_063735.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="448" data-original-width="720" height="198" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh2ii4oELzdBSKDOJnHA3QSBOOwb7uuNY6M9v1Dll3UKxR6hKQdj5BLg9aQZEWt1dtjAJmgjzQGwvF42xf1Hg87h8zW6-V2djX8_ypHl2rVSLrpeIwo8zrtwgOTndjjcKWUyY2PzL4MBOM/s320/20200108_063735.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Mavinin pozitif enerjisi</b><br />
Huzur ve sakinlik veren bir renktir. Mavi bir gökyüzünün altında hangi duyguları hissettiğinizi düşünün. Bu nedenle çocuk odalarında özellikle erkek çocukların odasında mavi renk kullanılabilir. Sakinlik ve huzur için. Mavi soğuk ve serinletici bir renktir. Bu nedenle mavi rengin enerjisi ateşli hastalıklarda kullanılabilir. Yüksek tansiyon hastaları için de tansiyon düşürmede yardımcıdır. Boğaz çakrası ile ilgili olan mavi renk kendimizi ifade etme de ses ve ses telleriniz, tiroid problemlerinizde, astım, bronşit ve ağız yaralarına iyi gelir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgo0OX3PfoSRGQVDers3ehFfUhlt0_pzAbRYWdG9tKUtqfj-uuB5UQmLJgCQYWv8XjaKc15QQ3cy-YFAeGRjKdvYZYWN5GakBJwDMxnqLby7-UV8FGAViNeC_m8Obr7SB0n3l4UF4AkzBc/s1600/20200108_064035.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="630" data-original-width="720" height="280" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgo0OX3PfoSRGQVDers3ehFfUhlt0_pzAbRYWdG9tKUtqfj-uuB5UQmLJgCQYWv8XjaKc15QQ3cy-YFAeGRjKdvYZYWN5GakBJwDMxnqLby7-UV8FGAViNeC_m8Obr7SB0n3l4UF4AkzBc/s320/20200108_064035.png" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
Sözlerinizin ve kelimelerinizin güçlenmesinde etkili olacaktır. Güvenin temsilcisidir mavi renk. Bu nedenle yine bazı bankalar mavi rengin enerjisi ile bize güvenin mesajı verirler. Konsantrasyonda da etkili olan bu renk okul ve sınıflarda rahatlıkla kullanılabilir. Bazı uygulamalarında sosyal medya uygulamalarında kullanılmasi boşuna degildir. Boğaz ağrıları, bademcik sorunları da mavi rengin enerjisi ile şifalanabilir. Ağrı ve sızılar azalır. Uykuya dalmada kolaylık sağlar mavi rengin enerjisi yanık tedavilerinde, deri tahrişlerinde kullanılabilir. Mavi renk sarılık hastalığının tedavisinde de kullanılır. Migren, göz hastalıklarına da iyi gelir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi2LsLCQVUOqgmzyEhernDIqGq6tPJT9WKplf5bzh-BWDiF-JKV7Ve0FDCXfNdQbCZ2ULv43j-vqNPHPKfVDxx61XBwBlpDXMuJUSY_SFmRPQd9bXYhNI81OC1mCS38_tLGMHGM4zTGJv0/s1600/20200108_063913.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="370" data-original-width="720" height="164" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi2LsLCQVUOqgmzyEhernDIqGq6tPJT9WKplf5bzh-BWDiF-JKV7Ve0FDCXfNdQbCZ2ULv43j-vqNPHPKfVDxx61XBwBlpDXMuJUSY_SFmRPQd9bXYhNI81OC1mCS38_tLGMHGM4zTGJv0/s320/20200108_063913.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Maviyi nerlerde kullanmayalım</b><br />
Mavi renk fazla kullanıldığında ve boğaz çakrası normalden fazla çalışıyorsa aşırı konuşma ve başkalarını dinlememe söz konusu olabilir. Sır tutamamak görülür. Dedikodu yapma ihtimali artabilir. Tansiyon hastaları için pek tavsiye edilmez. Çünkü tansiyon düşürücü etkisi vardır. Çok rahat ve iş yapmayı sevmeyen çocuklarınız varsa mavi renk onları daha da tembel ruhlu yapabilir. Çok fazla mavi kullanıldığında hüzünlü ve moral bozucu olabilir. Mavi iştah kapatıcı bir renk olduğu için iştahsızlık problemi çekenler ve iştahsız çocuklar için mavi tercih edilmesi ya da mutfaklarda mavi renk kullanılması doğru olmaz. Depresif etkisi de olabilen mavi renkte aşırılıktan kaçınmak en doğrusudur. Özellikle koyu tonları yoğun şekilde kullanıldığında sıkıntı verebilir. Açık mavi ise soğukluğu, buzu anımsatır. Yalnızlık hissi verebilir. Aşırı duygusallıklara neden olur.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjFqyDmLpRCJ66UjkFHS3FYQCQj_PrK5gT_-Okkm62awUdqFcXMBGTnl839Y6fN7dr8LgDzULMrE8rBwIsKBw8hbYARQ_WwP3HJEUeulNlqyqXSYf8y9cpi_19qwUmSz-DHys1Mw8DgeH0/s1600/20200108_063753.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="622" data-original-width="720" height="276" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjFqyDmLpRCJ66UjkFHS3FYQCQj_PrK5gT_-Okkm62awUdqFcXMBGTnl839Y6fN7dr8LgDzULMrE8rBwIsKBw8hbYARQ_WwP3HJEUeulNlqyqXSYf8y9cpi_19qwUmSz-DHys1Mw8DgeH0/s320/20200108_063753.png" width="320" /></a></div>
<br />
Mavi rengin enerjisi turuncunun enerjisi ile dengelenerek pozitif etkisi artırılabilir. Beyazla enerjisini artırabilir siyahla azaltabilirsiniz<br />
Aksesuar, çorap, saat, fular ve kıyafetlerinizde kullanabilirsiniz. Evlerinizde, odalarınızda maviye yer acabilirsiniz.<br />
Kısacası hayata "bana maviyle gel " diyebilisiniz.<br />
Ülkü TOKULCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com17tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-71790023234312772462020-01-07T10:21:00.000-08:002020-01-08T08:58:07.147-08:00Koşulsuz sevgi için yeşili seçin<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhbFit5osv2PQSicqbbPpl3C4yFy6OBPrR9_X_Ww0KErXedwzx90h1HjgvzNknu1y_Hbve5zdMvvoz6inRBaWE1SSB7dZhctUPoCUaCJZr3Uacvp5xCBBaErX0ZO5GNoRw7gm_PG8W8JUk/s1600/20200107_211318.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="485" data-original-width="720" height="215" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhbFit5osv2PQSicqbbPpl3C4yFy6OBPrR9_X_Ww0KErXedwzx90h1HjgvzNknu1y_Hbve5zdMvvoz6inRBaWE1SSB7dZhctUPoCUaCJZr3Uacvp5xCBBaErX0ZO5GNoRw7gm_PG8W8JUk/s320/20200107_211318.png" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Ormanların, ağaçların, doğanın ve baharın rengidir yeşil. Yeşil renk sarı ile mavinin karışımı olup kalp çakrasının rengidir. Bilimsel araştırmalar göstermiştir ki göz 12 dakika yeşile bakarsa beyin rahatlıyor. Kendinizi daha genç ve sağlıklı hissetmenize yardımcı oluyor. Huzurun güvenliğin rengidir. Yeşil rengin enerjisi başka nelere iyi geliyor? Yeşil rengin olumsuz etkileri var mıdır? Gelin yazımızın devamında bu soruların cevaplarını okuyalım.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg80tsDqkzLlokv-egrNJWqn7Dw0TZI7HPBb3LaqhBhX4lzaqi5O39NbIlJ-E8wiPYI16MpWkfzeL99P99dQrOUGbFKD2hRtnwIZRdD_AEvNWcR6ft-lH8M5BnZUXZBB9DQEaxF-pXn9dM/s1600/20200107_211421.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="448" data-original-width="720" height="199" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg80tsDqkzLlokv-egrNJWqn7Dw0TZI7HPBb3LaqhBhX4lzaqi5O39NbIlJ-E8wiPYI16MpWkfzeL99P99dQrOUGbFKD2hRtnwIZRdD_AEvNWcR6ft-lH8M5BnZUXZBB9DQEaxF-pXn9dM/s320/20200107_211421.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Yeşil rengin pozitif etkileri</b><br />
Yeşil rengin enerjisi hayatınızda bolluk ve bereketin artmasına yardımcıdır. Güvenin ve huzurun simgesidir. Bazı bankaların logosunda yeşili kullanmalarının nedeni de budur. Bize güvenebilirsiniz, paranızı bize emanet edebilirsiniz mesajı verilmektedir. Kendinizi huzurlu ve dinç hissetmek istiyorsanız, yeşili hayatınıza alın. Yaşamın, yeniliğin rengidir. Baharın gelmesi ile nasıl doğada yeni bir başlangıç oluyorsa, hayatınızda da yeni başlangıçlar için yeşile merhaba diyebilirsiniz. Yeni çarpıcı fikirler üretmek istiyorsanız ya da mesleğiniz böyle bir alanla ilgili ise çalışma odanızı yeşil renge dönüştürebilirsiniz. Yatak odası ve oturma odalarınızda huzuru sakinliği yakalamak için ve günün yorgunluğunu atmak için hayatınızda yeşile yer açabilirsiniz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjlK07k94yJiEk7LJTXzzIVO6l0H1qi6FGJkNYs8QVg7Y0lfO8axabmvzciycdAm0W5dS4z8UkfSZsjFZpGSc0n6BTv6QQ7xc7TZzoox0YHRET2ay8DhyZkPUmTJCjPhqKpYcAhdddroYY/s1600/20200107_211337.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="448" data-original-width="720" height="198" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjlK07k94yJiEk7LJTXzzIVO6l0H1qi6FGJkNYs8QVg7Y0lfO8axabmvzciycdAm0W5dS4z8UkfSZsjFZpGSc0n6BTv6QQ7xc7TZzoox0YHRET2ay8DhyZkPUmTJCjPhqKpYcAhdddroYY/s320/20200107_211337.png" width="320" /></a></div>
<br />
Kalp çakrası ile ilgili olan yeşil rengin enerjisi sinirlerin sakinleşmesin de yatıştırıcı etki gösterir. Yüksek ateşte, grip ve soğuk algınlığının tedavisin de yeşil rengin enerjisi size iyi gelecektir. Kalp çakrası ile ilgili rahatsızlıkların tedavisinde de yardımcı olur. Kalp sevgi ile ilgilidir. Dolayısıyla sevgiyi almada vermede sorun yaşayanlara yeşil rengin enerjisi iyi gelecektir.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEja092z_tiwBVMdfdvscLwMRi7WesIgRhXZ-OSecI0eNO1vdi01xfaRv_xyMeSZ0kw6f_DAkBEWnBVa7l7UEuNNjEN7VXUeD0ey5ToqmlGJIop-322aIKLXcWzBwstmdTHDU98y5tBJ8wk/s1600/20200107_211357.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="374" data-original-width="720" height="166" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEja092z_tiwBVMdfdvscLwMRi7WesIgRhXZ-OSecI0eNO1vdi01xfaRv_xyMeSZ0kw6f_DAkBEWnBVa7l7UEuNNjEN7VXUeD0ey5ToqmlGJIop-322aIKLXcWzBwstmdTHDU98y5tBJ8wk/s320/20200107_211357.png" width="320" /></a></div>
<br />
Koşulsuz sevgi için yeşili seçin. Evlerin girişleri ve mutfaklarda yeşil iyi bir tercih olabilir. Kalp rahatsızlıkları, iltihaplı durumlar, cinsel rahatsızlıklarda, kronik yorgunluklarda, alerjilerde yardımcı olabilecek bir renktir. Bolluk ve verme ile ilgilidir. Yeşil rengin enerjisi hipofiz bezinin çalışmasında da etkilidir. Dolayısıyla hormon bezleri üzerinde olumlu bir etkisi vardır. Yeşil renk tüm enfeksiyonların iyileşmesinde etkilidir. Vücuttaki tüm toksinlerin ve zehirli maddelerin atılmasında da etkisi yüksektir. Vücudunuzdaki kan pıhtısını çözer. Kasların ve dokuların oluşumu ve tamiri için yeşil ile turkuaz birlikte kullanılabilir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhM0u4ByZjMDjU5D-QXh-tdjfes4grF_PU3nahGvu3Sr22vyZdVGA7rdI6Lc0qCvOjeMkoL_Cqg1hAS1wLGcnSI2jc8rGfh5apjoBCfBnelDeHtk4V9DxFW9-4hTJx0LPfvfV7qxzjru2A/s1600/20200107_211246.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="389" data-original-width="720" height="172" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhM0u4ByZjMDjU5D-QXh-tdjfes4grF_PU3nahGvu3Sr22vyZdVGA7rdI6Lc0qCvOjeMkoL_Cqg1hAS1wLGcnSI2jc8rGfh5apjoBCfBnelDeHtk4V9DxFW9-4hTJx0LPfvfV7qxzjru2A/s320/20200107_211246.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Yeşilin olumsuz etkileri</b><br />
Her renkte olduğu gibi yeşil de dozunda ve doğru tonlarda kullanılmalıdır. Abartılı kullanıldığında bencillik ve kıskançlık duygularını tetikleyebilir. Yine çok fazla yeşil ortamlar kişilerin ruhundaki tembelliği açığa çıkarabilir. Koyu yeşil iç karartıcı olabilir.<br />
<br />
Yeşil rengin dengeleyicisi pembedir. Pembe renk, yeşilin pozitif enerjisini artırır. Yine yeşilin beyazla kullanımı, enerjisini artırır. Siyahla kullanımı enerjisini azaltır.<br />
Yeşil rengi evinizde, duvar boyalarında, mobilyalarınız da kullanabilirsiniz. Kıyafetlerinizde, aksesuarlarınızdaki yeşil renkle enerjimize yön verebilirsiniz. Yeşil sebzeler yemekte yine aynı enerjiyi verecektir.<br />
Sonuç olarak diyebiliriz ki yaşamınıza huzuru, güveni, bolluğu ve bereketi çekmek için yeşili seçin...<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
Ülkü TOKUL</div>
Cekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com9tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-1711056215969017682020-01-03T03:21:00.000-08:002020-01-03T03:23:44.389-08:00Paranın ve keyifin rengi turuncu<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrYFCFCg6aevGLfS4_6lJY-pJtMs_fECNwirbrRUa0WIobYw9RQAedUNg37LrjUi7voBwY-dlF-T4-Ix0Uo3q7sIb9sM5DnJOjFPP3FA2EHAW0eC_Pi7KHylpE7SgBPDnd8e67D8nq37o/s1600/20200103_141324.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="841" data-original-width="720" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhrYFCFCg6aevGLfS4_6lJY-pJtMs_fECNwirbrRUa0WIobYw9RQAedUNg37LrjUi7voBwY-dlF-T4-Ix0Uo3q7sIb9sM5DnJOjFPP3FA2EHAW0eC_Pi7KHylpE7SgBPDnd8e67D8nq37o/s320/20200103_141324.png" width="273" /></a></div>
<br />
Turuncu renk oldukça yüksek enerjili bir renktir. Sarı ve kırmızının karışımından elde edilen bu renk hayatınızın her alanında pozitif etkisini hissettirecektir. Turuncu rengin enerjisi mutluluğu davet eder. Neşenin ve kahkahanın rengidir. Keyif verir turuncu renk. Aynı zamanda göbek çakrasının rengidir. Başka ne gibi etkileri vardır turuncunun? Olumsuz etkileri var mıdır? Gelin hep beraber inceleyelim.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgprk6mYM8zFns3PJ2b7QiTmqTwb57Gn2U9k3ifqCP6ZQqtY7cl2Enr6JnVHUHEVQ1Vg-_SdYqH11hxbWf9D_L2S_wRx_17-NwHOcp1PKLy9aaTMWuuGncC_mWeHRf63sNMeVzRgKFZE1k/s1600/20200103_141419.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="387" data-original-width="720" height="172" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgprk6mYM8zFns3PJ2b7QiTmqTwb57Gn2U9k3ifqCP6ZQqtY7cl2Enr6JnVHUHEVQ1Vg-_SdYqH11hxbWf9D_L2S_wRx_17-NwHOcp1PKLy9aaTMWuuGncC_mWeHRf63sNMeVzRgKFZE1k/s320/20200103_141419.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Turuncunun olumlu etkileri</b><br />
Bu renk, insanların psikolojisine pozitif katkıda bulunur. Dostluğu sıcaklığı samimiyeti artırır. Sıcak bir renktir. Sessiz sakin çocukların sosyalleşmesi için turuncu kullanılabilir. Kendinizi yorgun hissediyorsanız, turuncu size iyi gelecektir. Sindirim problemleri çekiyorsanız turuncu renk ve turuncu renkli besinler sorunlarınıza iyi gelir. Hatta tuvalette turuncu renk bulundurmakta, sindirim sistemini rahatlatır. Turuncu rengin enerjisi, iştah açıcı özelliğinden dolayı fastfoodlarda tercih edilmektedir. Hayal kırıklığın varsa ya da umutsuzluğa düşmüşseniz kesinlikle turuncu rengin enerjisi size iyi gelecektir zor ve üzüntülü zamanlarınızda manevi anlamda size enerji verecektir. Zaten maneviyatın da rengidir. Keyif veren bir renk olduğu için karı koca arasındaki huzursuzluklara iyi gelir. İlişkilerine mutluluğu artırır. Neşe ve keyif katar. Turuncu rengin enerjisi sarı renkten daha fazla iyileştirici etkiye sahiptir. Sağlığımıza olumlu etkileri sarıdan fazladır. Çünkü kırmızının ve sarının optik karışımından oluşur iki rengin enerjisini de taşır. Solunumu artırır. Ciğerleri genişletir. Krampları ve kas spazmlarını gevşetir. Raşitizm ve kemik erimesine iyi gelir. Rahim yumurtalık ve üreme problemlerin de etkisi yüksektir. Tat alma duygusunu uyardığı için iştah açar.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgYy72fM_dMVC5M7Jl34UL6LHCQBsO8f1-6Z7jy09lEOJmtONAGfI09J1PbAJR4VfGoA-n_3EXhxAwjfWGKm1AMtWEC3YnoKfoyTWn71DCcDJe-dvNbQlTVwYxKvMZfNAkcRp_aCZrDLMA/s1600/20200103_141451.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="383" data-original-width="720" height="170" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgYy72fM_dMVC5M7Jl34UL6LHCQBsO8f1-6Z7jy09lEOJmtONAGfI09J1PbAJR4VfGoA-n_3EXhxAwjfWGKm1AMtWEC3YnoKfoyTWn71DCcDJe-dvNbQlTVwYxKvMZfNAkcRp_aCZrDLMA/s320/20200103_141451.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Turuncu ile parayı çağırın</b><br />
Paranın enerjisidir, turuncu rengin enerjisi. Turuncu kullanan kişiler parayı hayatlarına davet ederler. Para akışını aktive ederler. Bu nedenle cüzdanlarınızın turuncu olması, paranın size gelmesinde etkili olacaktır. Genel olarak bilinen cüzdanların mor olmasıdır. Evet mor enerjisi en yüksek renktir. Ancak dikkat edilmezse, doğru karar verilmezse, para geldiği gibi bol bol da çıkabilir. Turuncu, sarı ile kırmızının karışımı ve onların yüksek enerjisinin birleşimi olduğu için iki rengin enerjisi ile parayı çeker. Altın sarısı da böyledir. Bankalarda turuncu rengin enerjisi ile para enerjisinin özdeşleştirildiğini görebilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh1Ndqbb9ICDmoPlua6oK6TIWj6GDlFCPoS3RoJLLhETaRutvn-n2hzW6UbxwVmTOKmV2Uv7fMkprdD9cfc13qi8OYoJhybnyvdELdPD_CJviVDcM-c80v-YBs-XoaLiTzn2E7jwZi4d8A/s1600/20200103_141435.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="391" data-original-width="720" height="173" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh1Ndqbb9ICDmoPlua6oK6TIWj6GDlFCPoS3RoJLLhETaRutvn-n2hzW6UbxwVmTOKmV2Uv7fMkprdD9cfc13qi8OYoJhybnyvdELdPD_CJviVDcM-c80v-YBs-XoaLiTzn2E7jwZi4d8A/s320/20200103_141435.png" width="320" /></a></div>
<b><br /></b>
<b>Turuncunun olumsuz etkileri</b><br />
Çocuk odaları, çalışma odaları, dinlenme odaları turuncu rengin enerjisi ile enerji artışına neden olacağı için pek tavsiye edilmez. Turuncunun iştah açıcı özelliğinden dolayı kilo problemi olanların daha az kullanması gerekmektedir. Kafelerde, fastfood ve lokantalarda turuncuya ağırlık verilir. İştahı açtığı ve sohbeti, iletişimi artırdığı için müşterilerin dikkatli olması iyi olur. Uzun sohbetler esnasında iştahlarda açıldıkça para harcamalarında artış olabilir. Kırmızıya yakın tonları kızgınlıklara, agresifliğe neden olabilir.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGnN-sAlUUCi7D8UBsWeuLYflwbFjATQgnaxFpxc2g7VxHmu8opUeAlkFN6AGMRYIzR3bXOttjZINy8QneMWE4PHQwjzdkn4QRaijwKhf7KO3fDOBnH9WsHsUdDod-ixfJqKT-l3jN_OI/s1600/20200103_141357.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="790" data-original-width="618" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGnN-sAlUUCi7D8UBsWeuLYflwbFjATQgnaxFpxc2g7VxHmu8opUeAlkFN6AGMRYIzR3bXOttjZINy8QneMWE4PHQwjzdkn4QRaijwKhf7KO3fDOBnH9WsHsUdDod-ixfJqKT-l3jN_OI/s320/20200103_141357.png" width="250" /></a></div>
<br />
Turuncu rengin enerjisi mavi renk ile dengelenir. Bloke olmuş pozitif enerji açığa çıkar. Beyaz ile enerjisi arttırılabilir. Siyah ile enerjisi azaltılabilir. Kıyafetlerinizi ya da mekanlarınızı, mobilyalarınızı baştan aşağı turuncu renk yapmanıza gerek yok. Takı, aksesuar, saat, fular, çorap, iç çamaşırı, cüzdan gibi eşyalarınız turuncu olsa da yeterli. Evinizde de bir vazo, süs eşyası, biblo veya bir miktar turuncu kullanmak da aynı etkiyi yapar. Turuncu renkli gıdalar havuç, portakal, mandalina yenmesi de bu rengin enerjisinden faydalanmanızı sağlar.<br />
<br />
Sonuç olarak kendinizi yalnız, depresif, mutsuz ve keyifsiz hissediyorsanız turuncu rengin enerjisi size yardımcı olacaktır. Parasal sorunlarınız varsa turuncuyu bir deneyin. Turuncu ile keyiflenin, canlanın, paralarının, ayağa kalkın. turuncuyla neşenize neşe katın.<br />
ÜLKÜ TOKULCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com17tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-92196442409799042702019-12-31T11:14:00.000-08:002020-01-03T02:22:35.936-08:00Zekanın rengi sarı<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgVWIq6gUEHy8ggbSspCgWe7MzFgml9IL6H6lmMAa91Ua8XkzB0GDbi9ypV7MytSEh7XCVznjZo16F2nWOfBXMYlnF4W__kkle3R8g0NPCFkLt4DN1QLf53S8UuViJmHSogGHrvTm1DuGo/s1600/20191231_215849.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="399" data-original-width="720" height="177" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgVWIq6gUEHy8ggbSspCgWe7MzFgml9IL6H6lmMAa91Ua8XkzB0GDbi9ypV7MytSEh7XCVznjZo16F2nWOfBXMYlnF4W__kkle3R8g0NPCFkLt4DN1QLf53S8UuViJmHSogGHrvTm1DuGo/s320/20191231_215849.png" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Sarı renk enerji ve coşku rengidir. Bu rengi hayatınıza soktuğunuzda mutluluğu, enerjiyi neşeyi hayatınıza almış olursunuz. Solar Pleksus çakrasının çalışmasında da etkili olan sarı rengin enerjisi mutluluğunuza mutluluk katacaktır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgHxO8GCxZjq5e6Zo130XyWzYP32afZ5o_DWJG3DfHEB6jClBUrw8BtRJ4_0u9qUCzsfULYEASIxkASknOx47w8TBlxAVGU74eVj2Pw2OzGdY_4QXi38UfgoUdsarmDINLmSxE16suvMSc/s1600/20191231_220024.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="329" data-original-width="720" height="146" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgHxO8GCxZjq5e6Zo130XyWzYP32afZ5o_DWJG3DfHEB6jClBUrw8BtRJ4_0u9qUCzsfULYEASIxkASknOx47w8TBlxAVGU74eVj2Pw2OzGdY_4QXi38UfgoUdsarmDINLmSxE16suvMSc/s320/20191231_220024.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Sarı rengin olumlu etkileri</b><br />
Başarı ve motivasyon rengidir. Beynin sol lobunun çalışmasına etkisi olan sarı renk, zeka ,zihin faaliyetlerini artırmaktadır. Sarı rengin enerjisi duygularla değil, mantıkla karar verilmesini sağlar. Çocuklar, öğrenciler ders çalışırken ortamlarında sarı renkli objeler bulundururlarsa konsantrasyonları artacağı için başarıları da artacaktır. Dikkat artırıcı bir etkisi vardır. Çocukların kalemi, kalem açacağı, kalemliği, silgisi sarı renk olabilir. Okullarda, sınıflarda sarı rengin enerjisi çocuklarda olumlu etkiler oluşturacaktır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGvzOxz5FVv9qZuWm7Xa4-ialQmR1Hm1BFVGyyC48v8OHnBTSKcv5xHPlzZ7_9qTnN987JnPt7TKLMCtsiCSf69KIH8wZG4WHKyIIoFjbf9TIhjIpc7FsOwuXm352ZFaF-OO6tWUPIyE0/s1600/20191231_215814.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="522" data-original-width="720" height="232" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGvzOxz5FVv9qZuWm7Xa4-ialQmR1Hm1BFVGyyC48v8OHnBTSKcv5xHPlzZ7_9qTnN987JnPt7TKLMCtsiCSf69KIH8wZG4WHKyIIoFjbf9TIhjIpc7FsOwuXm352ZFaF-OO6tWUPIyE0/s320/20191231_215814.png" width="320" /></a></div>
<br />
Sarı umutları artırır. Güneşin rengidir sarı. Güneş ışığı ile nasıl mutlu oluyorsanız, sarı renk öyle mutluluk verir bizlere. Serotonin yani mutluluk hormonu salgılanmasını sağlar. Böylece mutlu olan çocukların öğrenme gücü ve başarıları artar. Sarı rengin enerjisi yöneticilik duygularını güçlendirir. İlhamı artırır. Azim, bereket, iyimserlik duygularını artıran sarı rengin enerjisi dozunda kullanılması gereken bir renktir. Soğuk günlerde kullanırsanız ısıtıcı etkisinden dolayı ısınabilirsiniz. Ancak sıcak günlerde sarı renk daha da sıcaklık hissedip bunalmanıza neden olabilir.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhxd6frJT1Lk9j3se-KYHWvUEm2VpJNHtCqBtLyrwC-jQXZVLlrgffhMPUjSehYJZUH6OybE3DX_SEe0fUWsg1iwLW95f0ZCujvkUZXaYv6tSMjjkw_v7GrGukIpZ4Ru5xeUeKlwlpvqXw/s1600/20191231_215907.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="379" data-original-width="720" height="168" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhxd6frJT1Lk9j3se-KYHWvUEm2VpJNHtCqBtLyrwC-jQXZVLlrgffhMPUjSehYJZUH6OybE3DX_SEe0fUWsg1iwLW95f0ZCujvkUZXaYv6tSMjjkw_v7GrGukIpZ4Ru5xeUeKlwlpvqXw/s320/20191231_215907.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Sarı renk nerelerde kullanılmamalı?</b><br />
Sarı renk bütün renkler de olduğu gibi dozunda kullanılmalı. Özellikle çocukların odalarında, kıyafetlerinde baskın şekilde kullanılmaması gereken bir renktir. Zaten enerji dolu olan çocuklar sarı rengin enerjisi ile daha da çok enerji dolarlar ve sürekli hareket haline geçebilirler. Huzursuzluk duyabilirler tamamen sarı ortamlarda. Sürekli hareket halindeki çocuk ise öğrenmede kayıplar yaşayabilir. Bilindiği gibi Peygamber Efendimiz aleyhissalâtü vesselâm'ın yeni doğan torununun üzerindeki sarı renkli örtüyü değiştirmesi buna güzel bir örnektir. Altın sarısı, bal rengi, bakır tonları olumlu enerjilere sahiptir. Koyu tonların kullanılması durumunda ise hırs ,gerginlik ve korku duygusu tetiklenebilir.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgibBYH42cK6v0HfIkCQRN9LlK-1AhEspiY727V1SZGSfiKVDd9k6J-3x2TWh6How-jF7993-PElgvrjyw_a5U5sTfrBoJQudrMOB8UWrSlMoZ91K5d_akk9mNz3VSrSU6C86KuewBzZqE/s1600/20191231_220922.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="810" data-original-width="580" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgibBYH42cK6v0HfIkCQRN9LlK-1AhEspiY727V1SZGSfiKVDd9k6J-3x2TWh6How-jF7993-PElgvrjyw_a5U5sTfrBoJQudrMOB8UWrSlMoZ91K5d_akk9mNz3VSrSU6C86KuewBzZqE/s320/20191231_220922.png" width="229" /></a></div>
<br />
Sarı rengi görmek istemeyen kişiler için şeker hastalığı şüphesi ya da safra taşı olma ihtimali göz önünde bulundurulmalıdır.<br />
Sarı rengin enerjisini dengelemek için eflatun kullanmak doğru olacaktır. Beyaz renkle enerjisini artırabilirsiniz. Siyahla enerjisini azaltabilirsiniz. Sarıyı tamamen yoğun olarak kullanmaktan kaçınmak doğru olacaktır. Sarı geçiciliğin rengidir. O nedenle taksilerin rengi sarıdır. Yine sarı hüznün ve özlemin de rengidir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEil6ITED71VbOkZzRiEoQkURMtbCK4yERKJ9oxW4HY5H-L0MOdv6jsdJSGb64U-HDpnDL28zYAExxWN0TsFlAYxflDbgfmWS4Rfo_uJ4FZ0pyukZtENXoHnTLOVUCBmbzCJIcoQhLSzrAc/s1600/20191231_215849.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="399" data-original-width="720" height="177" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEil6ITED71VbOkZzRiEoQkURMtbCK4yERKJ9oxW4HY5H-L0MOdv6jsdJSGb64U-HDpnDL28zYAExxWN0TsFlAYxflDbgfmWS4Rfo_uJ4FZ0pyukZtENXoHnTLOVUCBmbzCJIcoQhLSzrAc/s320/20191231_215849.png" width="320" /></a></div>
<br />
Takı ve aksesuarlarda, fular, çanta, iç çamaşırı ya da çoraplar gibi az miktarda kullanmak da etkisini gösterecektir. Sarı renkli gıdalar tüketmek güzel olur. Limon, ananas, muz bu gibi gıdalarda yine sarı rengin enerjisini almamız da etkilidir. Beyinde serotonin hormonunun salgılanmasında da etkisi olacaktır.<br />
<br />
Kısacası sarı rengin enerjisi ile bir çok şeye meydan okuyabilirsiniz. Coşku ile harekete geçmek için enerji istiyorsanız sarı renkte fazlasını bulabilirsiniz. Zekanıza zeka, başarınıza başarı katmak için hayatınızda sarı renge yer açın.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
Ülkü TOKUL</div>
Cekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com19tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-5033995068682885562019-12-30T08:50:00.001-08:002020-01-02T12:51:32.880-08:00Kırmızının muhteşem enerjisi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjTRPBoofmQjfiMG0TeqsZRBoHxA4qsSj6n_TBQAMTMuoFLnjCI9yVbP5vIUlGlMP9VNfcJm7i6iRwWkhTPEy8VGyjtUF6SlIMqAPus8qIWPG3Cm_gRmfkjf92ekK9cZkStTSkwKT-ZoJA/s1600/20191230_194207.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="379" data-original-width="720" height="168" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjTRPBoofmQjfiMG0TeqsZRBoHxA4qsSj6n_TBQAMTMuoFLnjCI9yVbP5vIUlGlMP9VNfcJm7i6iRwWkhTPEy8VGyjtUF6SlIMqAPus8qIWPG3Cm_gRmfkjf92ekK9cZkStTSkwKT-ZoJA/s320/20191230_194207.png" width="320" /></a></div>
<br />
Kırmızı renk aşkın, tutkunun, ihtirasın rengidir. Aynı zamanda kök çakramızın rengidir. Hayatınıza kırmızı rengin enerjisi girdiğinde muhteşem değişimi farkedeceksiniz. Kırmızı çok yüksek enerjili bir renktir. Kendinizi yorgun halsiz hissediyorsanız kırmızı rengin enerjisi sizi muhteşem bir enerji ile dolduracaktır. Cesaret, kendine güven, pozitif sevginin rengidir. Aşkın gerçek sevginin rengidir. Cinsel hayatıda olumlu etkiler. Birbirini seven insanlar bu nedenle birbirine kırmızı güller verirler. Kırmızı giyen kişiler toplantılarda son kararı söyler. Ben güçlüyüm, ben kontrol edenim, kendimden eminim mesajı verirler.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjvlnPMu8vfkqqvuoUom8M1xRdzD6QUtJzaBZi1Q9DWWiRTrwMx2coPfjJbvTSXWZxXiSBM9tMJi322dmV7Q50vt53D5oq1AeM4kd8TAWHONS_QqnnPFmolyLeCWgB91tsRiBXvCL0TlhE/s1600/20191230_194358.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="336" data-original-width="720" height="149" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjvlnPMu8vfkqqvuoUom8M1xRdzD6QUtJzaBZi1Q9DWWiRTrwMx2coPfjJbvTSXWZxXiSBM9tMJi322dmV7Q50vt53D5oq1AeM4kd8TAWHONS_QqnnPFmolyLeCWgB91tsRiBXvCL0TlhE/s320/20191230_194358.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Kırmızının sağlığımıza etkileri</b><br />
Kırmızı kan rengidir. Dolayısıyla kansızlıkta, kan hücrelerini artırıcı etkisi vardır. Karaciğerin kan üretimini uyarır. Toksik maddelerin deri ve diğer yollarla vücudumuzdan uzaklaştırılmasına yardımcı olur. Adrenalin üretimini artırır. Düşük tansiyonlu kişilerin tansiyonunu yükseltir. Kırmızı sıcak bir renktir. İştah açıcı renktir. Birçok fastfood firması kırmızıyı yoğun şekilde kullanır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6StBiC6RsELWqqN9_YburjFDLhyphenhyphenUJN9YYKKsk6cQ8L6MWDp5ofaIbX40G9T2nieFmzdbqrVRMVh2Cc0U1Ex64ASaP8MIQ9b2kQfIPeiwZw2al10vItWRyvvjvNPgO3ZevxLVo6Ky6OGo/s1600/20191230_194223.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="400" data-original-width="720" height="177" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6StBiC6RsELWqqN9_YburjFDLhyphenhyphenUJN9YYKKsk6cQ8L6MWDp5ofaIbX40G9T2nieFmzdbqrVRMVh2Cc0U1Ex64ASaP8MIQ9b2kQfIPeiwZw2al10vItWRyvvjvNPgO3ZevxLVo6Ky6OGo/s320/20191230_194223.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Kırmızı rengin olumsuz etkileri</b><br />
Kırmızı rengin enerjisi tansiyonu yükseltir. Bu nedenle yüksek tansiyon hastaları bu rengi dikkatli kullanmalı ya da hiç kullanmamalı. Yine kalp hastalarının, sara hastalarının, astım hastalarının kullanması pek tavsiye edilmez. Ayrıca çok sinirli gergin agresifseniz kırmızı rengin enerjisi sizi daha da sinirli yapabilir. Trafikte kırmızı renk araba kullanan kişilerin daha sinirli ve agresif olduğu gözlenmiştir. Kırmızı sıcak bir renktir. Ateş rengidir. Bu nedenle ateşli bir hastalık geçirenler bu renkten uzak durmalıdır. Karar vermeyi hızlandırıcı etkisinden dolayı kırmızı kullanılan yerlerde hızlı karar verilir. Bu rengin kullanıldığı dükkan fastfood gibi yerlerde harcama yaparken dikkatli olunmalıdır. Evlerde yoğun ve abartılı şekilde kırmızıyı kullandığınızda negatif enerjiyi de çekmiş olabilirsiniz. O evdeki kişiler sinirli agresif saldırgan olabilir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEafn2DbiIbNtHZgaU6XGpXDtrlXt1XTsP6OTxUdeZTwl4p1dqj3Tgeap1VDw1DGuAwlaAqb0nenLi7LeD59vHjL_a3firy7CGdqawQwqALLFkFpaIz7ryWQd84bB5T3hAc9GlNFz-kuo/s1600/20191230_194319.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="388" data-original-width="720" height="172" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEafn2DbiIbNtHZgaU6XGpXDtrlXt1XTsP6OTxUdeZTwl4p1dqj3Tgeap1VDw1DGuAwlaAqb0nenLi7LeD59vHjL_a3firy7CGdqawQwqALLFkFpaIz7ryWQd84bB5T3hAc9GlNFz-kuo/s320/20191230_194319.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Kırmızıyı nasıl kullanmalı</b><br />
Her şeyde olduğu gibi kırmızı da dengeli ve ölçülü kullanılmalı. Başka renklerle dengelenmeli. Kırmızı rengin enerjisi, turkuaz ile dengelenip olumsuz enerjisi azaltılır. Beyazla pozitif enerjisi artırılır. Siyahla enerjisi düşürülebilir. Kırmızıyı hayatımıza sokmak demek baştan aşağı kırmızı giyinmek demek değildir. Evinizi mobilyalarınızdan halınıza perdenize kadar kırmızıya dönüştürmek değildir. Giydiğiniz kırmızı bir kıyafeti turkuaz aksesuarlar ya da beyaz bir fular veya siyah renk başta bir kıyafetle dengeleyebilirsiniz. Yüzük, küpe, kolye çorap, iç çamaşırı ya da fularanızda da kırmızıyı kullanabileceğiniz gibi evinizde bir süs eşyası bir vazoda da kırmızıyı kullanabilirsiniz. Eğer çok yemek yemek istemiyorsanız mutfağınızda kırmızı kullanmaktan kaçının. Yatak odalarında yoğun kırmızı kullanılırsa uykusuzluğa yol açabilir. Kırmızı renkli besinler ve gıdalarda yine vücudumuza aynı şekilde yüksek enerji verirler.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj14VALTdl-LyP9V5xuWScp2kefnVY4ceokgLNsgKOOB_JMMjPgxJzU4mcMKYU9Ib5C1TW8LHl7srIMlf2oHFdtOrw7XJh2-7OAwjtgxhKzYEGhLIvdzUbmTHNvjGchSPTozxoMluSN_Gs/s1600/20191230_194413.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="403" data-original-width="720" height="179" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj14VALTdl-LyP9V5xuWScp2kefnVY4ceokgLNsgKOOB_JMMjPgxJzU4mcMKYU9Ib5C1TW8LHl7srIMlf2oHFdtOrw7XJh2-7OAwjtgxhKzYEGhLIvdzUbmTHNvjGchSPTozxoMluSN_Gs/s320/20191230_194413.png" width="320" /></a></div>
<br />
Kırmızı muhteşem bir enerji kaynağıdır. Hayatınızda yeni baslangıçlar için kırmızı rengin enerjisi olmazsa olmazınız olmalı. Aşk, tutku, sevgi ve enerji dolu bir hayat için kırmızıyı dünyanıza alın. Ne demişler? "Kırmızı olsun, beş fazla olsun".Cekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com17tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-42710361396173575232019-12-29T12:04:00.000-08:002020-01-03T02:23:05.272-08:00Renklerin enerjisi ile enerjimiz artsın<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg_pQTQG1afTYcwBAI1lNex4TentGmIWWjQMo-M0z5a53wwLmW_hnLcq6Xmf-6aR0XFTJb0Niuhxn1VRGz6sLxfCbts5MrbfitxGEjaZ8kS_-zQO_dPcbPGBMQIa5wTadGE_fxOD5EOBNU/s1600/20191229_225618.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="373" data-original-width="720" height="165" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg_pQTQG1afTYcwBAI1lNex4TentGmIWWjQMo-M0z5a53wwLmW_hnLcq6Xmf-6aR0XFTJb0Niuhxn1VRGz6sLxfCbts5MrbfitxGEjaZ8kS_-zQO_dPcbPGBMQIa5wTadGE_fxOD5EOBNU/s320/20191229_225618.png" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
Bilindiği gibi kainatta her şeyin bir enerjisi, titreşimi, frekansı vardır. Kokunun, sesin, renklerin, mekanların, bitkilerin, hayvanların, duyguların, kelimelerin ve insanların bir enerjisi vardır. Bunları birbirinden ayıran titreşimleri, frekanslarıdır. Aslında renkler, sesin görünen halidir. Frekansları farklıdır. Madde düşünce enerjisinin görünen formudur. Bunun farkındalığı arttığı zaman hayatımızdaki enerji sahibi tüm varlıkları daha bilinçli kullanabiliriz. Böylece hem kendimizi hem çevremizdekileri mutluluğa, huzura kavuşturabiliriz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg9Nii6s4nHwun-qTdh9tkw8CRXYKsAERinWUNTGC4rpGzps7NbXnCLh_bE3tSL7YHv2y7Ulzjvm12fugHPiTvzDUad3_5XgG2q44h0phyphenhyphen1yWqcSGc5iX2hldKzQS7oiZ9gHKkx87NGdiM/s1600/20191229_225720.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="633" data-original-width="720" height="281" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg9Nii6s4nHwun-qTdh9tkw8CRXYKsAERinWUNTGC4rpGzps7NbXnCLh_bE3tSL7YHv2y7Ulzjvm12fugHPiTvzDUad3_5XgG2q44h0phyphenhyphen1yWqcSGc5iX2hldKzQS7oiZ9gHKkx87NGdiM/s320/20191229_225720.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Dünyamızı renklendirelim</b><br />
Işığı bir prizma ile yedi renge ayırabiliriz. Bu renklerin her birinin frekansları farklıdır. Gökkuşağı bilindiği gibi yedi renkten oluşur. Sarı, turuncu, mavi, yeşil, kırmızı, mor, lacivert renkler. Bu renkler doğada bulunan renklerdir. Bu renklerin her biri bir çakramıza tekabül etmektedir. Aynı zamanda gözümüzle gördüğümüz her bir renk bir salgı bezimizin çalışmasını etkilemektedir. Çakralarımızın her birinin rengi vardır. Kök çakra kırmızı, göbek çakra turuncu, solar Pleksus sarı, kalp çakra yeşil pembe, boğaz çakra mavi, alın çakra indigo mavisi tepe çakra mor. Kısacası doğadaki renklerin enerjisi bir çakramıza karşılık gelmektedir. Dolayısıyla o çakramızla veya çakramızın karşılığı olan yedi salgı bezimiz ile alakalı organlarımızı etkilemektedir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjnAAn7jZcJDOKgfNDkBecDfN6klwO7RxWXZiS2Ew5Kia1LxQc_je-jVlqo2F5LXLJBJbr4rohYhOMkhK0nXa5qGXvZGPIRIymlu1kh4Qo3pp356rmdybt9QNMIPclmx330b_04gWMkyKo/s1600/20191229_224816.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="294" data-original-width="720" height="130" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjnAAn7jZcJDOKgfNDkBecDfN6klwO7RxWXZiS2Ew5Kia1LxQc_je-jVlqo2F5LXLJBJbr4rohYhOMkhK0nXa5qGXvZGPIRIymlu1kh4Qo3pp356rmdybt9QNMIPclmx330b_04gWMkyKo/s320/20191229_224816.png" width="320" /></a></div>
<br />
Nedir bu salgı bezleri ve onları etkikeyen renkler? Kırmızı böbrek üstü bezlerini etkiler. Turuncu renk üreme ve eşey bezkerini etkiler. Sarı rengin enerjisi pankreasin calışmasını etkiler. Yeşil renk timüs bezini, mavi renk tirit bezlerini etkiler. İndigo mavisi hipofiz bezini etkilerken, mor renk de efifiz bezini etkiler. Renklerin enerjisi muhteşemdir. Onları bilinçli ve dengeli kullandığımızda hayatımızdaki değişimleri hepimiz fark edebiliriz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmS6gGhHwGuzfzBIspVtNsVBWK-Pt6GG3YpbtEBYyLkLPGL_YOrivurllQhyo-7lmpA6F-b4_JcwB740KdB_YVm3t3b6zZ0G9sh8jM5PkqIoWPoTs1TutSD1dVrGSAhp3yMp-1fLULoGw/s1600/20191229_225705.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="428" data-original-width="634" height="216" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgmS6gGhHwGuzfzBIspVtNsVBWK-Pt6GG3YpbtEBYyLkLPGL_YOrivurllQhyo-7lmpA6F-b4_JcwB740KdB_YVm3t3b6zZ0G9sh8jM5PkqIoWPoTs1TutSD1dVrGSAhp3yMp-1fLULoGw/s320/20191229_225705.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Renk terapisi</b><br />
Renklerin enerjisi yüzyıllar öncesinde Uzakdoğu'da biliniyor ve kullanılıyordu. Birçok hastalığın tedavisinde kullanılan renklerin enerjisi, günümüzde de tüm dünyada bilim konusu oldu. Renk bilimi ile renkler artık daha bilinçli kullanılmaya başlandı. Hastalıkların tedavisinden tutunda okulların, lokantaların, hastanelerin, hatta fastfood, toplantılar ve önemli kararların verilmesi ile ilgili ortamların ve hatta reklamlarda dahi renklerin enerjisi bilinçli olarak kullanılmaktadır. Sosyal medyada ağırlıklı kullanılan renkler, bankaların renkleri tesadüfen mi seçilmiştir sizce?<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjMgtBOso4bUJH_DW_d-YDYe5FSKTAwpA6E6eFqzmXizSEiKs5pIemSaBTCfkGLAfARyeBvslpScfZK9nQoDuRusYtO-eOnJEi4GKzk3B1cnLmbY1wFUHXlDWOKhfbwYy7a9cIysJ6NV6A/s1600/20191229_225548.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="807" data-original-width="720" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjMgtBOso4bUJH_DW_d-YDYe5FSKTAwpA6E6eFqzmXizSEiKs5pIemSaBTCfkGLAfARyeBvslpScfZK9nQoDuRusYtO-eOnJEi4GKzk3B1cnLmbY1wFUHXlDWOKhfbwYy7a9cIysJ6NV6A/s320/20191229_225548.png" width="285" /></a></div>
<br />
Renk terapisi hangi hastalıklarda, hangi renklerin kullanılabileceğini ya da kullanılmaması gerektiğini de belirler. Doğada var olan renkler bizlere neler hissettiriyor? Masmavi bir deniz ve masmavi gökyüzü yada yemyeşil bir orman hangi duygulara sokuyor bizleri? Güneş ışığı, gelinciğin kırmızısı, menekşenin moru kışın, yağan beyaz kar, portakalın turuncusu hiçbiri boşuna değildir. Evrende hiçbir şey boşuna yaratılmamıştır. Her birinin bir görevi bir yaratılış amacı vardır. Yoksa bu koskoca kainat tek renkte de olabilirdi. İşte bizlerin görevi de her şeyin yaratılış amacını bulmak ve o amaca uygun kullanmaktır. Var olan her şey hayata hizmet etmektedir. Bizlerin de hayata hizmet etmemiz için her varlığı amacına uygun kullanmamız gerekmektedir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuuy0R6D__k5XfeTTHRJufbFgBlWv6zEJxd2QqAqroGYzBF12WyFDn3XXmfBwWzmWWq0MElZOZRU3puPKDMkTITz-MfeswjWZQy1VH6m2tvH4Kt1-Nn31pXZZY2Nu7hcv-kQEQszeA-H4/s1600/20191229_225634.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="632" data-original-width="720" height="280" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuuy0R6D__k5XfeTTHRJufbFgBlWv6zEJxd2QqAqroGYzBF12WyFDn3XXmfBwWzmWWq0MElZOZRU3puPKDMkTITz-MfeswjWZQy1VH6m2tvH4Kt1-Nn31pXZZY2Nu7hcv-kQEQszeA-H4/s320/20191229_225634.png" width="320" /></a></div>
<br />
Gelin farkındalığımızı artırarak renkleri, sesleri, kelimeleri ,duyguları, kısacası tüm varlığı bilinçli bir şekilde kullanalım. Renkleri hayatımıza alalım, rengarenk bir dünyada yaşayalım.<br />
Ülkü TOKULCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com10tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-91903183413060521182019-12-23T09:45:00.002-08:002020-01-02T12:52:20.926-08:00Reiki ile çakra uyumlama<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgKTprUqbIhAu1yrocqkPe0BwmkYuO069LauDsKc0iFBUmG0-sUMy6fHHCl_5y64lmsOA0RHCpMEbTrs9bdGGXYSZ-nD58vTBOkJbBDIlu5Irf2xYXUc6p3l1JAF1YYPK7Bf4qode-CYZA/s1600/20191223_203719.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="420" data-original-width="720" height="186" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgKTprUqbIhAu1yrocqkPe0BwmkYuO069LauDsKc0iFBUmG0-sUMy6fHHCl_5y64lmsOA0RHCpMEbTrs9bdGGXYSZ-nD58vTBOkJbBDIlu5Irf2xYXUc6p3l1JAF1YYPK7Bf4qode-CYZA/s320/20191223_203719.png" width="320" /></a></div>
<br />
Çakralar, evrensel yaşam enerjisinin vücudumuza giriş noktalarıdır. Çark ve tekerlek anlamına gelen çakralar huni şeklindedir. Vücudumuzda yedi ana çakra vardır. 21 yan çakra 3.000 in üzerinde üçüncü çakra vardır. Bu ça<span style="text-align: center;">kralar stres, affedememe, üzüntü, keder, kazalar, travmalar gibi birçok nedenle görevini yapamaz hale gelirler. Vücudumuzdaki organların karşılığı enerji bedenimizdeki çakralarıdır. Çakralardaki enerji akışındaki bozukluk fiziki ve bedenimizdeki organlarımızı da etkileyebiliyor. Ve hastalıklara davetiye çıkarabiliyor. Bu nedenle çakralarımızın temizlenmesi dengelenmesi uyumlanması gerekir. Çakraların ikişerli olarak uyumlanması gerekir. Çünkü çakralarımızın bazıları negatif bazıları pozitiftir. Bu temizleme yöntemlerinden bir tanesi de reiki metodudur.</span><br />
<span style="text-align: center;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-8YrFrTGBNRvOLj-5KXWiub5nhKlpdO5SR9JVh5ZAN_8D9nNyKB3pcXWqLpC8NcF22iRl6hgzLAqXmBT9aRDy6-QstTE727k5rAk0717mwz7U_OXOEDiNq4NZiblTA_5ch9IpDN4lIYc/s1600/20191223_203705.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="402" data-original-width="720" height="178" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj-8YrFrTGBNRvOLj-5KXWiub5nhKlpdO5SR9JVh5ZAN_8D9nNyKB3pcXWqLpC8NcF22iRl6hgzLAqXmBT9aRDy6-QstTE727k5rAk0717mwz7U_OXOEDiNq4NZiblTA_5ch9IpDN4lIYc/s320/20191223_203705.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Reiki ile çakra uyumlama</b><br />
Evrensel yaşam enerjisini çakralardan tam alabilmek için çakra uyumlaması yapılmalıdır. Reiki ile çakra uyumlaması da başlamadan önce Pamuklu hafif ve rahat kıyafetler giyilmelidir daha sonra Sessiz bir ortamda rahat edebileceğimiz bir pozisyon alabiliriz öncelikleri uygulamasına başlamadan niyet etmeliyiz Niyet ettim Allah'ım Şafi isminin nuru ile şifalanma ya çakralarımı uyumlama ya ve tüm bedenimin sağlıkla dolmasına diyebiliriz ya da kendimize göre farklı cümleler oluşturabiliriz Allah'ın Şafi isminin nuru aksın veya Reiki akmaya başladığında diyebiliriz .Daha sonra taç çakramızdan giren beyaz bir ışığın tüm bedenimizi doldurup toprağa aktığını ve bizi beyaz bir enerji balonunun içine aldığını hayal edebiliriz. Bir sonraki adımda ise bir elimizi alın çakrası üzerine, diğerini kök çakramız üzerine koyarak 5 dakika bekleyelim. Bekleme esnasında nefesimizi takip ederek anda kalalım. Hayalimizde beyaz bir ışığın kök çakramızdan girerek bu çakramızı döndürdüğünü hayal edelim. Ve çakralarımızın hızlandığını daha parlak hale geldiğini imgeleyelim. Daha sonra 2 ve 5 numaralı çakraların yani cinsel çakra ve boğaz çakrasının üzerine ellerimizi koyarak yine aynı şekilde bekleyelim. Son olarak 3 ve 4 numaralı çakraların yani solar pleksus ve kalp çakramızın üzerine ellerimizi koyarak 5 dakika bekliyoruz ve onları uyumluyoruz. Reiki uygulaması bittikten sonra bol su içmemiz tavsiye edilmektedir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7FAMAf8bdy_AeebM2C2ZtgbY8xy9Hz-2nLqhL5Vzz1nV4vNJqHzXezMW5KS1dvibqOg1X8ronr9pdqqzavFAZU0fROMuhhkkHWN4vM11rn3TVvzLBaDGI3a_fcC7Ik6stxnFjEWVHtwc/s1600/20191223_203648.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="499" data-original-width="720" height="221" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7FAMAf8bdy_AeebM2C2ZtgbY8xy9Hz-2nLqhL5Vzz1nV4vNJqHzXezMW5KS1dvibqOg1X8ronr9pdqqzavFAZU0fROMuhhkkHWN4vM11rn3TVvzLBaDGI3a_fcC7Ik6stxnFjEWVHtwc/s320/20191223_203648.png" width="320" /></a></div>
<br />
Kısacası reiki enerjisi var olan bir enerjidir. Bir dine mensup değildir. Herkesin istifade edebileceği çakraları uyumlama da kullanabileceğimiz reiki, hayatımızın her alanında kullanılabilir. Özel bir eğitime gerek kalmadan özel yeteneklere sahip olmayı gerektirmeden herkes tarafından kullanılabilir. Sadece farkındalığımız olsun yeter.<br />
ÜLKÜ TOKULCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com18tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-85979457874769859572019-12-22T02:05:00.000-08:002020-01-02T12:52:33.110-08:00Reiki Nedir?<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi2EpRtd5Wtsrb5VcfxTXul5NjqgTVVgYsHxiPUrJ0dx24wU5hYJ2kLPmMI_y-yDLcDRa_91_c4nyOSVhZe3wjV98RQyiQrQLs5Ie-GP2alFpacSHpNG_5xNzKbuvs99uxcxrlaMifzujk/s1600/20191222_125835.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="488" data-original-width="720" height="216" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi2EpRtd5Wtsrb5VcfxTXul5NjqgTVVgYsHxiPUrJ0dx24wU5hYJ2kLPmMI_y-yDLcDRa_91_c4nyOSVhZe3wjV98RQyiQrQLs5Ie-GP2alFpacSHpNG_5xNzKbuvs99uxcxrlaMifzujk/s320/20191222_125835.png" width="320" /></a></div>
<br />
Reiki, Japonca bir kelime olup her yerde bulunan evrensel yaşam enerjisi anlamına gelir. Bir iyileştirme tekniğidir. Doğrudan tedavi etmez. Ancak doktor tedavisinin yanında yardımcı bir tekniktir. Reikide evrensel enerjiyi, şifacı olan kişinin kendine ya da ikinci kişiye aktarmada aracı olması durumu vardır. Reiki nelere iyi gelir? Reiki nedir? Reiki uygulamasının yan etkisi var mıdır? Reiki'yi kimler yapabilir? sorularının cevaplarını merak ediyorsanız yazımızı okumaya devam edebilirsiniz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhMMvacrxKrSB51_HSFsi_b2kD8yx5ht0VZY-YxBEhBdkKteqGzZ6aesRinyrnladfy7vzb8FFu9Ky776cztHtpepi1AmTzYNjpeI827ZGWUBbWzafEbwKPyFk8bQaVsr_CURvpaiWz9zc/s1600/20191222_125729.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="399" data-original-width="720" height="177" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhMMvacrxKrSB51_HSFsi_b2kD8yx5ht0VZY-YxBEhBdkKteqGzZ6aesRinyrnladfy7vzb8FFu9Ky776cztHtpepi1AmTzYNjpeI827ZGWUBbWzafEbwKPyFk8bQaVsr_CURvpaiWz9zc/s320/20191222_125729.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Reiki nedir ne değildir? </b><br />
Evrensel bir enerjidir. Reiki bir din değildir. İnsanlar nasıl hangi dini inanca mensup olursa olsun Allah'ın nimetlerinden havasından suyundan istifade edebiliyorsa Şafi isminin nurundan da istifade edebilir. Bu evrensel yaşam enerjisini kullanabilir. Bunun için özel bir yeteneğe de gerek yoktur. Bizim inançlarımıza göre Allah'ın Şafi isminin tecellilerinin ve Allah'ın nurunun hafif bir niyetle sorunlu kişiye ya da yere akmasına vesile olmaktır. Bizdeki Allah'ın Şafi isminin tecellilerinin Japoncasıdır. Kişi hangi dinden olursa olsun bu Nurdan yararlanabilir şifacı olabilir. Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellemin ellerine Felak ve Nas surelerini okuyup üfleyerek tüm bedenini sıvazlaması şifacı olduğuna bir örnektir. Hz İsa'nın da bir şifacı olduğu bilinen bir gerçektir. Yine Anadoluda Fatıma anamızın eli tabiri hz. Fatma'ya itafen onun elindeki enerjiye berekete şifacılığa dikkat çekilmektedir. Ancak asla şifayı verenin kendileri olduğunu iddia etmişlerdir. Sadece vesiledir şifayı veren Allah'tır. Yani bizlerde Reiki enerjisini kullanırken bunu asla kendimizden bilmemeliyiz. Egomuzu şişirme meselesi. Yoksa benlik girdabında kayboluruz. Daha büyük sorunlara yol açıp kendi kişiliğimizi kaybetmemek için bizlerin bu enerji aktarımında sadece bir kanal bir aracı olduğumuzu aklımızda tutmalıyız.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgl-FvLP5AN_GWWdrZ3-cOp0_qSYIKTfW90hzRu8Is6waSMr0LOndyiB0Jr2AR0VK-NEpkTrkVfuOOg4aVskkOJP_sz69smHw9XmZ9B6JmWHatU23yvY5L8t7PytF4MBPRu6Q2xXVvzDPc/s1600/20191222_125751.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="403" data-original-width="720" height="179" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgl-FvLP5AN_GWWdrZ3-cOp0_qSYIKTfW90hzRu8Is6waSMr0LOndyiB0Jr2AR0VK-NEpkTrkVfuOOg4aVskkOJP_sz69smHw9XmZ9B6JmWHatU23yvY5L8t7PytF4MBPRu6Q2xXVvzDPc/s320/20191222_125751.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Reiki Nelere İyi Gelir?</b><br />
Reiki uygulamasının bilinen bir zararı veya yan etkisi yoktur. Reiki isteyen herkes uygulayabilir. Nerelerde kullanılır diyorsanız işte cevabı. Reiki istediğiniz her yerde kullanılabilir. Fiziksel rahatsızlıklarda kullanılır. Ancak bu fiziksel rahatsızlıkların asıl nedenleri ve psikolojik nedenleri bulunup onlar iyileştirilmeden geçici bir rahatlama sağlansada hastalık tekrarlayabilir. Bu nedenle sorunun kökenine inmek gereklidir. Reiki baş ağrısı, anksiyete, mide bulantısı, depresyon gibi birçok psikolojik rahatsızlıkta uygulanabilir. Çakralarda oluşan tıkanmalara karşı reiki yapabilirsiniz. Tabii yine bu rahatsızlıklarında nedenleri araştırılarak tedavi edilmelidir. Tabii ki reiki uygulayabileceğiniz yerler bunlarla sınırlı değil.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjyN5OIRPM_Vw75T6s0q2Enm1k64HaNtYYZN8ajFkWLGcPHsUd1lT4qTveeK4UkoDWUCBGuayRz7E32JHWjpEzyHd5FIOQMLxGxvEirUfDMys9AkYPcwadD7dJhz6h2d3ATilSdFCxo20A/s1600/20191222_125707.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="293" data-original-width="720" height="130" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjyN5OIRPM_Vw75T6s0q2Enm1k64HaNtYYZN8ajFkWLGcPHsUd1lT4qTveeK4UkoDWUCBGuayRz7E32JHWjpEzyHd5FIOQMLxGxvEirUfDMys9AkYPcwadD7dJhz6h2d3ATilSdFCxo20A/s320/20191222_125707.png" width="320" /></a></div>
<br />
Mesela mekanların olumsuz enerjiden temizlenmesinde de kullanılabilir. Çünkü mekanlarda olumsuz enerjiler olabilir. Sizden önce yaşamış kişilerden kalma olumsuz enerjileri de mekanlar barındırabilir. Bununla ilgili Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin de tavsiyesi vardır. Büyük azaplarla helak edilmiş bir topluluğun daha önce yaşadığı bir yerden geçerken su içilmemesini söylemesi buna güzel bir örnektir. Yaşadığımız evlerde de yerlerde de bizden önce neler yaşandığını bilemeyiz. Onun için reiki uygulayarak temizleyebiliriz. Bir kimse ile aranızdaki ilişki de problem mi var? Reiki uygulaması ile ilişkinizi düzeltmeniz mümkün. Hatta geçmişte yaşamış olduğunuz olumsuz olayların veya travmaların etkisini azaltmak ya da tamamen yok etmek içinde reiki çalışması yapabilirsiniz. Her çeşit sorun için reiki yapabilir olumluya çevirebilirsiniz. Yediğiniz yemeğe bu enerjiyi aktarabilirsiniz. Allah ile irtibatınızda sorun varsa yine şifa enerjisini kullanabilirsiniz para ile ilişkinizde problem varsa reiki uygulayabilirsiniz.<br />
Reiki nasıl uygulanır? Uygulaması oldukça kolaydır. Bilinen bir yan etkisi veya zararı yoktur ancak yine de tedavisi devam eden bir rahatsızlığınız varsa reiki uygulamasından önce doktora danışmalısınız.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjKySxx8khvLl0BemIxvzDzfLJ28wHfy5PLBixxOQZRx29p91OivtJwS9muY4-Yj2-VrJfuee-jmZ-BboG_8gZgXNsDde3N8izf3P3aGdGp7VD2RJUcDjxbJrImi-9aHabOZzQmOIuqrtU/s1600/20191222_125814.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="848" data-original-width="720" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjKySxx8khvLl0BemIxvzDzfLJ28wHfy5PLBixxOQZRx29p91OivtJwS9muY4-Yj2-VrJfuee-jmZ-BboG_8gZgXNsDde3N8izf3P3aGdGp7VD2RJUcDjxbJrImi-9aHabOZzQmOIuqrtU/s320/20191222_125814.png" width="271" /></a></div>
<br />
<b>Reiki Nasıl Uygulanır?</b><br />
Uygulama öncesi nefes egzersizleri ile rahatlama sağlayın. Sonra niyet ederek enerjiyi davet edin. Daha sonra sorun her nerede ise ona odaklanıp hayalinizde oraya bir enerji aktığını hayal edebilirsiniz. Bu niyet, odaklanma ve hayal etme zaten enerjiyi oraya aktaracaktır. Bunu dokunabileceğiniz şeylere dokunarak da yapabilirsiniz. Uzaktaki birine enerjinin akttığını hayal ederek de yapabilirsiniz. Yani enerjinin her şeye aktığını düşünerek hayal ederek gerçekleştirebilirsiniz. Kalabalık bir ortama girdiğinizde oradaki herkese yaşam enerjisinin aktığını hayal ederek kendinizi olumlu enerjiye kodlayabilirsiniz. Annenizle, çocuğunuzla sorun yaşıyorsanız pembe bir enerjinin sizin ilişkinize akıp iyileştirdiğini düşünebileceğiniz gibi yediğiniz yemeğin üzerine elinizi tutup enerjinin aktığını da düşünebilirsiniz. Bizim inançlarımız da zaten bunu yapıyoruz. Besmele çekip dualar okuyup Allah'ın Şafi isminin nurunu davet ediyoruz. Özellikle de dışarıda, lokantada, pastanede yenilen yiyeceklere reiki uygulaması yapılması iyi olur. Çünkü bunu hazırlayan kişilerin negatif enerjileri de bu yiyeceklere büyük olasılıkla geçmiştir. Arındırmak güzel olacaktır. Para ile ilişkiniz bozuksa niyet edip hayalinizde saf enerjinin ilişkinize aktığını düşünebilirsiniz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhZxB6aD1AZDmLENJlKvG5bvr46Z3KSb36rQRRb71wzL64VK0OuPXisHw6SBS_KnQcNgo5xtLFl5aBOYIECDsx1EirXBPLX-_ClLYA8IWexlNn_Yx92K-j_1m-X9SzD8fSCPCqGSRtKTls/s1600/20191222_125853.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="416" data-original-width="720" height="184" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhZxB6aD1AZDmLENJlKvG5bvr46Z3KSb36rQRRb71wzL64VK0OuPXisHw6SBS_KnQcNgo5xtLFl5aBOYIECDsx1EirXBPLX-_ClLYA8IWexlNn_Yx92K-j_1m-X9SzD8fSCPCqGSRtKTls/s320/20191222_125853.png" width="320" /></a></div>
<br />
Çakralarınızı temizlemek içinde reikiyi kullanabilirsiniz. Ancak bunu bir sonraki yazımızda ayrıntılı olarak yazacağız. Reiki yaparken topraklama yapmayı unutmamak gerekir. Yani topraklama yapmak ayaklarımızı direk toprağa basmak demektir. Ama bunu yapamıyorsak yani gerçekten ayaklarımızı toprağa değdiremiyorsak davet ettiğimiz enerjinin bacaklarımızdan ayaklarımıza toprağa negatif enerjiyi gönderdiğini hayal etmek iyi olacaktır. Reiki uygulaması esnasında rahat ve pamuklu giysiler giyilmesi uygun olur. Sonrasında ise bol su içilmeli. İyileşme sürecinde devam eden günlerde vücudun içindeki olumsuzlukları farklı şekillerde vücuttan attığını görürseniz şaşırmayın. Bu gribal bir enfeksiyon olabileceği gibi sivilce ya da baş ağrısı olarak da kendini gösterebilir. Bunlar iyileşme ataklarıdır. Ancak hiçbiri de olmayabilir.<br />
<br />
Sonuç olarak diyebiliriz ki Reiki kainatta var olan yaşam enerjisidir. Allah'ın Şafi isminin tecellileri ve Allah'ın nurudur. Bu nuru, enerjiyi kullanarak şifalanmak ya da şifalanmaya aracı olmak size bağlı. Bu enerji zaten var tek yapacağınız niyet etmek, odaklanmak, hayal etmek.<br />
ÜLKÜ TOKULCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com13tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-3349670766838785022019-12-19T12:03:00.001-08:002020-01-02T12:52:44.494-08:00Çakra Temizliği<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiWvXP3_D2OzbaYDgWn5XXcMIq5CSBMfjooXyoFkTdl9Hd3eS0_BbVzWekgbvd6_LQL1ExC6gbACirLvwP-wj_F9hKofydlEJrkX4Y0JpxVtMo-ncR5CDqGl0aMhrZmkwb9_k7tRsBqUn4/s1600/20191219_225535.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="383" data-original-width="720" height="170" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiWvXP3_D2OzbaYDgWn5XXcMIq5CSBMfjooXyoFkTdl9Hd3eS0_BbVzWekgbvd6_LQL1ExC6gbACirLvwP-wj_F9hKofydlEJrkX4Y0JpxVtMo-ncR5CDqGl0aMhrZmkwb9_k7tRsBqUn4/s320/20191219_225535.png" width="320" /></a></div>
<br />
Çakralar vücudumuzdaki enerji merkezleridir. Evrensel enerjiyi vücudumuza aktarırlar. Çakraların tıkanması gibi durumlarda vücudumuza yeterli yaşam enerjisi giremediği için çeşitli fiziksel ruhsal ve zihinsel problemlerle karşılaşabiliriz. İşte bazı rahatsızlıklar bizde varsa bir veya birkaç çakramız dengesini kaybetmiş ya da fonksiyonunu tam olarak yerine getiremiyor olabilir. Bu rahatsızlıklara bakarak hangi çakramızın kapalı olduğunu bulabiliriz. Vücudumuzda 7 Ana çakra vardır. Bu çakralar kendi bulundukları alandaki organları ve sistemleri etkiler. Bir salgı bezi ile alakalıdır. Dolayısıyla bu çaklardaki problem o salgı bezi ile alakalı organları da etkileyecektir. İşte biz çakralarımızın kapalı olup olmadığını tespit ettikten sonra bu çakralarımızı açabilir ve temizleyebiliriz. Çakraları temizlemek nasıl olur? Bu işlemler nelerdir? Yazımızın devamında bulabilirsiniz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEijjeGGL8SWh3y5dN4jv8DRiL4aZN4YED8WuGaBBfsgzD5a6SY3KaAc402UPyxYzrkME2bVBKq5wTAzcFEp0FuVfIS3qPoECE-BkzH3swOd_aHeSUPm738amYatjo5DUeuIhCDbSv49v64/s1600/20191219_225600.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="709" data-original-width="720" height="315" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEijjeGGL8SWh3y5dN4jv8DRiL4aZN4YED8WuGaBBfsgzD5a6SY3KaAc402UPyxYzrkME2bVBKq5wTAzcFEp0FuVfIS3qPoECE-BkzH3swOd_aHeSUPm738amYatjo5DUeuIhCDbSv49v64/s320/20191219_225600.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>1- Kök çakra</b><br />
Rengi kırmızıdır. Boşaltım organlarını idare eder. Bu organlardan birinde problem yaşıyorsak ya da maddi konularda sıkıntımız varsa kök çakramızda problem olabilir. Göstermemiz gereken duygu kabullenme, yani herkesi olduğu gibi kabullenmeliyiz. Bizi üzen ve öfkelendiren olaylar veya kişileri kabul etmeliyiz. Onlara kızmak yerine, onların küçüklük hallerini göz önüne getirip empati yapabiliriz. Çocukken yaşadıkları sevgisizliği, gördüğü şiddet ve hakaretleri düşünüp empati yapabiliriz. Böylece onları kabul edilebiliriz. Sevgi verebiliriz. Öfke zehirdir. Bu zehirde vücudumuzu zehirler. Bu nedenle kabul etmeli, affetmeliyiz. Kök çakra temizligi için affedebilmek önemlidir. Geçmişe takılmamalıyız. Yine, kök çakranın rengi kırmızı olduğu için kırmızı renkli kıyafetler veya eşyalar kök çakramızı çalıştırmaya yardımcı olur. Turp, havuç, pancar gibi toprak altında yetişen besinlerde kök çakraya iyi gelir. Kök çakra temizliği toprak kullanıldığında müthiş olur. Kök çakramız toprakla ilgili olduğu için, ayaklarımızı toprağa basmak, doğa yürüyüşleri yapmak hatta ağaca sarılmak çakramızı temizlememize yardımcı olacaktır. Reiki, aromaterapi, meditasyon, nefes egzersizleri gibi çeşitli yöntemler de çakramızı dengeler.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipLwdasdQ5-umrNw7taMpb-8bPzCdO4hH0ZG7vpdUG3R1ErzUakClm41XjAaBUdd4kJC1EeYjSZP8FZuejE7Wg4SL-rrtLoPuX2masrZR-d3G7XzhMjyd8IHuPcO_aXoOtkgEVD9fAsto/s1600/20191219_225625.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="554" data-original-width="720" height="246" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipLwdasdQ5-umrNw7taMpb-8bPzCdO4hH0ZG7vpdUG3R1ErzUakClm41XjAaBUdd4kJC1EeYjSZP8FZuejE7Wg4SL-rrtLoPuX2masrZR-d3G7XzhMjyd8IHuPcO_aXoOtkgEVD9fAsto/s320/20191219_225625.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>2-Sakral çakra - Cinsel çakra</b><br />
Rengi turuncudur. Eşey bezleri ile ilgilidir. Cinsel organları ve cinsel işlevleri yönetir. Dalak ve pankreas ile ilgilidir. Para ile ilgili konular da bu çakradan kontrol edilir. Sakral çakra iyi çalışmıyorsa parasal sıkıntımız olabilir. Duygusal olarak hissediyorum olumlaması yapabiliriz. Turuncu renkleri kıyafetlerimizde ve eşyalarımızda kullanabiliriz. Havuç, portakal, mandalina gibi turuncu renkli besinler tüketmek de iyi gelecektir. Enerjiyi bloke eden duygu, suçluluk ve değersizlik duygusudur. Kendimizi ve başkalarını suçlamaktan vazgeçmeliyiz. Bu çakra üreticilik ve karar verme ile ilgilidir. Aynı zamanda para ile ilgili sıkıntımız varsa bu çakranın düzenli çalışmadığını bilmeliyiz. Ve bol su içmediğimiz gelsin aklımıza. Sakral çakra temizliği su ile ilgilidir. Yine kendimizi suçluluk duygusu ve değersizlik duygusu içinde buluyorsak su içmemiz gerektiğini hatırlayalım. Bu çakra aktifleştikçe paranın hayatımıza akışı da kolaylaşacaktır.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjiEKK51qrq5iR4j9kOd7rmcIH3rrXHdUSetelnR6VxwHSCHAcTOBhTHSlsZNaqtsRG3QVJGTWLjcdCAtZ-y76pTOW6SGQMlIV-iKFoAZh-RnuP1hHGomJukCoxlS_7u8QKt8qsKRheBHk/s1600/20191219_225733.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="379" data-original-width="720" height="168" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjiEKK51qrq5iR4j9kOd7rmcIH3rrXHdUSetelnR6VxwHSCHAcTOBhTHSlsZNaqtsRG3QVJGTWLjcdCAtZ-y76pTOW6SGQMlIV-iKFoAZh-RnuP1hHGomJukCoxlS_7u8QKt8qsKRheBHk/s320/20191219_225733.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>3-Solar pleksus çakrası</b><br />
Rengi sarıdır. Karaciğer, böbrek üstü bezleri ve sindirim sistemi ile ilgilidir. Öfke, açgözlülük, hırs gibi duygular bu enerjiyi bloke eder. bu çakra diyaframı da etkiler. Bu nedenle diyafram nefesi ve nefes egzersizleri karın çakramız için iyi gelecektir. Bunun için bir dakikada alacağımız nefes sayıları mümkün olduğunca azaltılmalıdır. Sarı rengi hayatımızda kullanabiliriz. Ananas, limon, kavun, sarı elma gibi sarı renkli gıdaları tüketmeliyiz. Karaciğer endokrin bezdir. Öfke duygusunun zararı karaciğerde en çok görülür. Zehirleri temizlemek için karaciğerimizin sağlıklı olması şarttır. Karaciğer için de pancar veya pancar suyu iyi gelir. Japon Turbu, Yogi çayı karaciğerin çalışmasında etkili olacaktır. Empati, cesaret, irade bu çakra ile ilgilidir. Solar Pleksus çakra temizliği için sarı renkli güneşte durmak iyi gelecektir. Zeten bir diger ismide güneş sinir ağı olan çakramızı biraz aktifleştirerek güneşli günlerde egzersiz ve spor yapmak da çakramızı dengeye getirir.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjl9IXomKxNLM4O_qW396-P2F2idzg1lJV9MgqqLQ45VbI0hgorW4MbzQ4Gt8e8Ha5hyphenhyphenT7Aum8RQOhM7UeBRVPvMnqjBHkh7Ow-0g5AHaBj50uJnCFcSYjzakBdmfELS0P6xEemQJFIKHg/s1600/20191219_225708.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="400" data-original-width="720" height="177" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjl9IXomKxNLM4O_qW396-P2F2idzg1lJV9MgqqLQ45VbI0hgorW4MbzQ4Gt8e8Ha5hyphenhyphenT7Aum8RQOhM7UeBRVPvMnqjBHkh7Ow-0g5AHaBj50uJnCFcSYjzakBdmfELS0P6xEemQJFIKHg/s320/20191219_225708.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>4-Kalp çakrası</b><br />
Bu çakra koşulsuz sevgi ile ilgilidir. Rengi yeşil ve pembedir. Timus bezinin yanında bulunur. Kalp çakrasında bir dengesizlik varsa sevgi alma ya da vermede sorunlar oluşabilir. Sevecekse bile koşullu ve şartlı severiz. Kişilerin yaptıklarına geçmişe takılmamak, onları affedebilmek, kalp çakramızı iyileştirecektir. Unutmayalım affetmek o kişilere iyilik yapmak değil kendimize iyilik yapmaktır. Çakranın fazla çalışmasında ise panikle depresyon eğilimi olur. Az çalışıyorsa korku, kendine acıma, hali olur. Korku bu çakrayı kapatabilir. Kalp çakrası için yeşil sebzeler iyi gelir. Kalp çakra temizliği için yeşil alanlarda doğa yürüyüşleri dengeye getirmede etkilidir. Kıyafet ve eşyalar da yeşil kullanabiliriz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEinq7py48QtZfiokfld3MCubGFWLwnDciRsxEWSHgzvBXcysCXVfOJk_IlB39UTuJrmI2WluBB7BmLP6Y6nQqWgYvJ1hBj9EwizvBpDm54YdIY8pYBxkSxav1tdgmfY1sM85DWyBsGR2q0/s1600/20191219_225800.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="392" data-original-width="720" height="174" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEinq7py48QtZfiokfld3MCubGFWLwnDciRsxEWSHgzvBXcysCXVfOJk_IlB39UTuJrmI2WluBB7BmLP6Y6nQqWgYvJ1hBj9EwizvBpDm54YdIY8pYBxkSxav1tdgmfY1sM85DWyBsGR2q0/s320/20191219_225800.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>5- Boğaz çakrası</b><br />
Boğaz çukurunda bulunan bu çakra dış dünya ile iletişimimizi etkiler. Rengi turkuaz rengi yani mavidir. Tiroid bezinin yanındadır. Dürüstlük duygusunu etkiler. Olumsuzluk olduğunda yalan söyleme, kendini ifade edememe, iletişimde problemler yaşama oluşabilir. Boğaz, ağız, çene, dişler, omuzlar, kulaklarda sorun varsa yine boğaz çakrasında sorun olabilir. boğaz çakra çakra temizliğinde güzel ve olumlu cümleler kullanmak iyi gelecektir sesli şarkı söyleyebiliriz Rengi mavi olduğu için mavi bir gökyüzüne bakarak zaman geçirmek güzel olur mavi renk kıyafetler ve eşyalar bu çakramız A iyi gelecektir bol su içmek boğaz çakramızı dengelemede yardımcı olur istiyorum ve ben varım egzersizleri yapılabilir boyun hareketleri ihmal edilmemelidir nefes egzersizleri ise boğaz çakramızı dengelemeye yardımcı olacaktır<br />
<b>6- Alın (üçüncü göz çakrası)</b><br />
Alın bölgesinde iki kaşın arasında bulunan bu çakranın rengi çivit mavisidir Hipofiz bezini etkiler. Sezgisel güçleri idare eder. Eğer çakrada dengesizlik varsa kişi olumsuz fikirler üretmede oldukça yeteneklidir. Dış dünyayı suçlama eğilimi vardır. Sezgi gücü gerçekten önemli bir güçtür. Bu çakra temizliği için geceleri gökyüzü altında uzanmak iyi olacaktır. Deniz göl kenarlarında yürüyüş yapmak, egzersizler alın çakrasını dengelemeye yardımcı olur. Meditasyon, yoga, dua ve inzivalar oldukça etkilidir. İndigo mavisi kıyafetler giyebiliriz. Alin çakrası hafızayla akakalıdır. Yumurta, ıspanak, süt ürünleri, balık yulaf kuruyemişler hafızaya iyi gelir.<br />
<br />
<b>7- Taç çakra (Tepe çakrası</b>)<br />
Hipofiz bezi ile ilişkili olan taç çakra mor ve beyaz renktir. Maneviyatla, saf bilinç ile ilişkilidir. Evrenin enerjisi vücudumuza bu çakradan girmektedir. Mutluluk hissi bu çakra ile algılanır. Taç çakra<br />
bütün çakralarla ilgilidir. Kader acı tepe çakramızın enerjisini bloke eden olumsuz duygular ve hislerdir. Taç çakra temizliği için "rahatım, huzurluyum, Allah benimle beraber" olumlamalarını söyleyebiliriz. Uzun süreli sessizlik bu çakrayı aktifleştirmede etkilidir. Yine, tam oruç tutmak ve su orucu tutmak iyi gelir. Mor yada beyaz renkli kıyafetler ve mor renkli eşyalar taç çakramızı aktifleştirilebilir. Herkesin kendi inançlarında olan ritüelleri, ibadetleri yapması içe dönüş taç çakra temizliğinde oldukça önemlidir.<br />
ÜLKÜ TOKULCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com16tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-65275851305481943192019-12-14T06:50:00.002-08:002020-01-02T12:53:25.444-08:00Çakralar ve Hastalıklar<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhAt30dwgiT07zN14-5_LqgXkjIEXBx925pGXIiwA8Kw_zqDUPac-_LlCQjupNPg0OpaDmPULKOpZFE4vW6v-Y9i01IkedWzVq_M95m6-GaQ01vJ2tOF2sKwy2679PQTB89b_NrKKQjU7E/s1600/20191214_032020.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="639" data-original-width="720" height="284" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhAt30dwgiT07zN14-5_LqgXkjIEXBx925pGXIiwA8Kw_zqDUPac-_LlCQjupNPg0OpaDmPULKOpZFE4vW6v-Y9i01IkedWzVq_M95m6-GaQ01vJ2tOF2sKwy2679PQTB89b_NrKKQjU7E/s320/20191214_032020.png" width="320" /></a></div>
<br />
Vücudumuzda çoğunluğu omurgamız üzerinde dizilmiş yedi ana çakra bulunur. Bu çakraların adları, yerleri ve görevleri vardır. Vücudumuzdaki enerji merkezleri olan çakraların kapanması veya tıkanması bazı fiziksel ve ruhsal sorunlara yol açabilir. Vücudumuzdaki çakraların isimleri ve çalışmadığında meydana gelebilecek sorunları yazımızın devamında bulabilirsiniz. Çakraların adları ve yerleri<br />
şu şekildedir;<br />
<br />
<b>1- Kök çakra</b><br />
Bu çakra kuyruk sokumunun tam ucunda yer alır. Rengi kırmızıdır. Kök çakramız iyi çalışıyorsa dünyaya iyi bir şekilde kök salarız. Bu çakra güçlü bir enerjiye sahiptir. Maddi durumumuzuda idare eden kök çakradır. Eğer maddi ve parasal sıkıntılar yaşıyorsak kök çakramız kapalı olabilir. Bu çakra sağlıklı çalışıyorsa dış dünyaya kolay uyum sağlarız. Kendimizi güvende hissetmemizi sağlar. Aidiyet duygumuz bu çakra ile alakalıdır. Bu çakranın enerjisini bloke eden korku enerjisidir. Kök çakra da sorun varsa kilo alma problemleri görülebilir. Sindirim problemleri, kabızlık, direnmeler ile karşılaşabiliriz. Cinsel organları böbrekleri omuriliği etkiler. Bedenimizdeki kemikler ve tüm sert yapıyı kontrol eder. Kemik iliğini kontrol eder. Bağışıklık sisteminde problem varsa yine bu çakra ile alakalı olabilir. Genel sağlık çakrasıdır. Elementi topraktır.<br />
<br />
<b>2- Sakral çakra</b><br />
İkinci çakra olan sakral çakra, göbek deliğinin hemen altındadır. Rengi turuncudur. Bu çakra hayatı korumakla alakalı olup aile ilişkilerini, aile bağlarını ve aile sorumluluğunu etkiler. Maddi konular, mükemmelliyetçilik duygusu, üreme sistemi, idrar sistemleri, cinsel organlar, yumurtalıklar, erbezleri, böbrek, mesane ve alt sırt sorunları bu çakranın tıkanması ile alakalıdır. Kısırlık, prostat, rahimle ilgili problemler bu çakranın sağlıklı çalışmaması ile ilgilidir. Cinsel isteksizlik, diyabet, yüksek tansiyon, kas krampları bu çakradan kaynaklanan problemlerdir. Sçluluk duygusu sakral çakranın enerjisini bloke eden duygudur. Elementi sudur.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEitLPotDLmHJir25tVRvWWwHk-QUfQRUzLCSLHgBRBgOzTn5XEfp3LH5kbE0s-GRQlVZ43z2n9KHPwFt8JMXPJiYrcwXtyv1pHnlwyj8otYaXs3KGIobhVBqfiXfEu9d9HSxYV0At7LaA8/s1600/20191214_031936.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="713" data-original-width="720" height="316" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEitLPotDLmHJir25tVRvWWwHk-QUfQRUzLCSLHgBRBgOzTn5XEfp3LH5kbE0s-GRQlVZ43z2n9KHPwFt8JMXPJiYrcwXtyv1pHnlwyj8otYaXs3KGIobhVBqfiXfEu9d9HSxYV0At7LaA8/s320/20191214_031936.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>3-Karın çakra ( Sindirim çakrası</b>)<br />
Solar Pleksus çakra da denilen bu çakra göbek deliğinin 3 parmak üstünde yer alır. Rengi sarıdır. Bu çoakradan gelen enerji ile yeteneklerimizi yönetebiliriz. Düşüncelerimizin beden üzerindeki etkisi ile ilgilidir. Burada enerji akışında problem olduğunda gastrit, ülser, mide, safra kesesi, dalak, pankreas gibi organlarda problem görülebilir. Göz ve görme olayları da bu çakra ile alakalıdır. Amaçlarımıza erişme isteği, sosyal yaşama uyum, öz saygımız ve empati yeteneğimiz yine bu çakra ile ilintilidir. Aşırı yorgunluk yaşıyorsak ve kendimizi depresyonda hissediyorsak karın çakramız tıkanmış olabilir. Utanç duygusu bu çakranın enerjisini bloke eden duygudur. Elementi ateştir.<br />
<br />
<b>4-Kalp çakrası (Sevgi çakrası)</b><br />
Göğüs kafesimizin tam ortasında kalp hizasındadır. Rengi yeşildir. Ancak pembe de bu çakranın enerjisi ile aynı frekanstadır. Sevginin bulunduğu çakradır. Az çalışıyorsa sevgi yoksunluğu görülebilir. Dengeli çalışıyorsa kendini ve insanları seven herkesi olduğu gibi kabul eden bir insan oluruz kendinizi mutlu huzurlu sevgi dolu hissediyorsak çakramız sağlıklı çalışıyor demektir bu çakranın enerjisini bloke eden ise keder duygusudur. Kalp çakrası sağlıklı çalışmıyorsa öfke, kıskançlık yaşıyor olabiliriz. Akciğer hastalıkları, astım, solunum yolu rahatsızlıkları yine bu çakramızı iyi çalışmadığını gösteren belirtilerdir. Kalp sorunları, verem gibi hastalıklar yine bu çakramızın iyi çalışmaması ile ilgilidir. Sevgi görmeden büyüyen çocuklar ileride alkol ve uyuşturucu bağımlısı ya da şiddet eğilimli olabilirler. Bağımlılıklar kalp çakrasın da sorun olduğunu gösterir. Elementi havadır.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjknd5gXHXj2BC8jDhmwMGAXebZZ8nacMlSopKzuxowBnCrs8Qpc2xxIljxKHZ1hQmgNub1TxV7MD2qjxmDBSylvDLQaS5bgvoaI1uSTKstEvTCOI6Jo_4zT6JJvdjWJNt5V6Y_Y_FZVKQ/s1600/20191214_031956.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="642" data-original-width="720" height="285" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjknd5gXHXj2BC8jDhmwMGAXebZZ8nacMlSopKzuxowBnCrs8Qpc2xxIljxKHZ1hQmgNub1TxV7MD2qjxmDBSylvDLQaS5bgvoaI1uSTKstEvTCOI6Jo_4zT6JJvdjWJNt5V6Y_Y_FZVKQ/s320/20191214_031956.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>5-Boğaz çakrası</b><br />
Köprücük kemiği üzerinde, boğaz çukurunda yer alır. Rengi açık mavidir. Ses telleri, konuşma yeteneği, işitme faaliyetleri ve çene ile ilgili rahatsızlıklar bu çakra enerjisi ile ilgilidir. Duygu ve düşüncelerini ifade edememe, kekemelik, işitme problemleri ile ilgili sorunlar bu çakranın tıkanıklığını gösterir. Tiroid bezi sorunları ve yalan söyleme gibi alışkanlıklar da bu çakranın iyi çalışmadığını göstergesidir. Boyun, boğaz ve ağız ve ilgili sorunlar, diş gıcırdatmalar, bu çakranın enerjisinin dengesinin bozulduğunda olur. Elementi eter.<br />
<br />
<b>6- Alın çakrası ( Üçüncü göz çakrası)</b><br />
Son omur hizasında alında yer alır. İki kaşın ortasından, iki parmak yukarısında yer alır. Rengi indigo mavisidir. Hipofiz bezi üzerinde yer alır. Hipofiz bezi ise temel salgı bezidir. Bu çakra, sezgileri, düşünce sağlığını ve farkındalığı yönetir çok çalışırsa aşırı hayalci olunabilir. Ortamda olmayan şeyler görülebilir. Az çalıştığında ise manevi eksikliğe hayal gücünün az çalışmasına neden olur. Yorgunluk sinirsel rahatsızlık, migrende yine bıçaklanan düzensiz çalışmasından meydana gelir elementi yoktur.<br />
<br />
<b>7-Taç çakra (tepe çakra)</b><br />
Başımızın en üstünde bulunur. Bebeklikte bıngıldağımızın olduğu yerdedir. Ruhani hayatı idare eder. Rengi menekşe rengidir. Beyaz - altın sarısı olarak da kabul edilir. Evrendeki enerjiyi aldığımız yerdir. Bu çakranın açılmasıyla diğer çakralardaki tıkanıklıklar da açılır. Dini inanışlarımız, Allah inancımız, Allah'a teslimiyetimiz bu çakra ile ilgilidir. Taç çakra, epifiz bezinin işlevi ile alakalıdır. Taç çakranın iyi çalışması evrenle uyumumuzu etkiler. Bu çakra enerjisi bloke olursa stres, endişe, baş ağrısı, ölüm korkusu, yalnızlık hali hissedilir. Kişi kendini boşlukta ve amaçsız hisseder. Dünya malına aşırı bağlılık ve öğrenme güçlüğü yaşanabilir. Bu çakra ilahi gücü temsil eder.<br />
ÜLKÜ TOKUL<br />
<br />Cekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com16tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-48741597075713235612019-12-13T02:44:00.003-08:002020-01-02T12:53:35.858-08:00Çakralar Enerji Merkezleri<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgW-GddP2ir2A_efnNgUqKqgVf9jhYT_9KffgocMlY_EpokRusr28XZWVPnekea8aH58RfE2T-gh9xzi3sri8Gh8UEZbN2IHR3AwmQLNQOC0hl35XdD0r1wUNPNpy7QxI7LinOZ4as6-h0/s1600/20191213_133659.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="806" data-original-width="720" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgW-GddP2ir2A_efnNgUqKqgVf9jhYT_9KffgocMlY_EpokRusr28XZWVPnekea8aH58RfE2T-gh9xzi3sri8Gh8UEZbN2IHR3AwmQLNQOC0hl35XdD0r1wUNPNpy7QxI7LinOZ4as6-h0/s320/20191213_133659.png" width="285" /></a></div>
<br />
Bedenimizde bulunan yaşam enerjisi noktalarına çakra denir. Ateş çarkı veya tekerlek anlamında kullanılır. Tasavvufta ise latifeler (letaifler) olarak bilinir. Kadim metinlerde yedi mühür olarak adlandırılır. Bu noktalar yaşam enerjisinin bedenimize giriş noktalarıdır.<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhpZUpqhkBoJkN24X9d2K_aZFG97F5sXWUYZs4_oWFdqKuXxQF9BWBv7Kro7zoYHKPsqLDU2lsEVx-XRcbSfcEaRb54nYdcp_W9Mr9n-Y28HGSaOdPWr_NSDF3ipZ7Sos9tRXN9rhdN1kM/s1600/20191213_133728.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="578" data-original-width="720" height="256" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhpZUpqhkBoJkN24X9d2K_aZFG97F5sXWUYZs4_oWFdqKuXxQF9BWBv7Kro7zoYHKPsqLDU2lsEVx-XRcbSfcEaRb54nYdcp_W9Mr9n-Y28HGSaOdPWr_NSDF3ipZ7Sos9tRXN9rhdN1kM/s320/20191213_133728.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Çakra</b> <b>Nedir</b>?<br />
<br />
Çakra, vücudumuzdaki enerji merkezleridir. Büyük çoğunluğu omurgamız üzerinde dizilmiştir. Bunlar belli hormonal salgı bezleri, endokrin bezler ile büyük sinir ağları üzerinde bulunur. Auramızla bağlantıları olan çakralarımız, zamanla yaşanılan olumsuzluklar ve negatif enerjiler ile kapanabilir. Tabii bu kapanmalar ve tıkanmalar neticesinde vücudumuzda çeşitli enerji dengesizlikleri meydana gelebilir. Çakralar görevini tam yapamazlar. Bu da fiziksel ve ruhsal bedenimizde çeşitli rahatsızlıklar olarak kendini gösterebilir.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhNIkJZBRBoiN1CbXFSZiq3nT01ZVWpsDpVJ1lC3va2BsSxUEm2IVSvQsWcTAhTG-eNEDsi4spvBcsIXUTIsqe-jHSeAVWkMsdDSNq4oibDcPvPDR9W4qFyth_zPLxXioT5zMID2qNTFlc/s1600/20191213_133753.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="527" data-original-width="720" height="234" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhNIkJZBRBoiN1CbXFSZiq3nT01ZVWpsDpVJ1lC3va2BsSxUEm2IVSvQsWcTAhTG-eNEDsi4spvBcsIXUTIsqe-jHSeAVWkMsdDSNq4oibDcPvPDR9W4qFyth_zPLxXioT5zMID2qNTFlc/s320/20191213_133753.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Çakralarımız nelerdir?</b><br />
<br />
Vücudumuzda 7 adet ana çakra mevcuttur. Bunların isimleri ve temsil ettikleri renkleri kısaca şöyle sıralayabiliriz.<br />
1- Kök çakra: Kırmızı renktir.<br />
2- Sakral çakra: Turuncu renktir.<br />
3- Solar Pleksus çakrası: Sarı renktir.<br />
4- Kalp çakrası: Yeşil renktir.<br />
5- Boğaz çakrası: Mavi renktir.<br />
6- Üçüncü Göz çakrası: İndigo rengidir.<br />
7- Taç çakra: Menekşe rengidir.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRr-0VnGZUpkTgTlOZcTvO5QmMtrmeP2KpjXeo9jgu-aY5-TRGK4plB3565TMG2pVpAQQMbGnL0i4OjhlI6iqsq6a6P4CpYboMFOt8oXtZBpzQ94AIl3ZFdwJUBnrIiX-bayk3SB82_tQ/s1600/20191213_133830.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="852" data-original-width="720" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhRr-0VnGZUpkTgTlOZcTvO5QmMtrmeP2KpjXeo9jgu-aY5-TRGK4plB3565TMG2pVpAQQMbGnL0i4OjhlI6iqsq6a6P4CpYboMFOt8oXtZBpzQ94AIl3ZFdwJUBnrIiX-bayk3SB82_tQ/s320/20191213_133830.png" width="270" /></a></div>
<br />
<b>Çakra açılır mı?</b><br />
<br />
Çakralar çeşitli nedenlerle tıkanabilir. Fonksiyonunu kaybedebilir. Ama merak etmeyin bu çakraları tekrar açmak mümkün. Ancak tabii ki bu çakraların bir uzman eşliğinde açılması en güzelidir. Fakat kapanan çakraların mutlaka açılması gereklidir. Çünkü gerekli olan enerjiyi vücudumuza alamazsak, pek çok fiziksel ve ruhsal rahatsızlıklar ile karşılaşabiliriz. Bunun için çakra temizleme uygulamaları yapılabilir. Yediğimiz yiyeceklerden, giydiğimiz kıyafetlerin rengine, yapacağımız çalışmalara kadar pek çok yöntem çakra açma metodu olarak kullanılmaktadır.<br />
<br />
Çakralarımız tamamen kapanmadan kendimizi fark edelim. Görevini yapamaz hale gelmiş olanlarını tespit edelim ve onları tekrar aktif hale getirelim. Yaşam kalitemizi yükseltelim. Günümüzde pek çoğumuzda çakra kapanması yaşanmaktadır. Çakralarla ilgili ayrıntılı açıklamalar için gelecek olan yazılarımızı takip edebilirsiniz.<br />
ÜLKÜ TOKULCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com18tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-20717454182949901232019-12-07T09:25:00.000-08:002020-01-02T12:53:47.463-08:00Çekim Yasası: Soruların Gücü Adına<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhlzSPFnvu-YMKmcdhtlwyguoGbDWUiTHVryIP_oUiaDs6WK1Tl_8jM0pc3cfgSivexJj6HIpBfiJOQPaqvNbGxkN6Zo_EEwlBQCXfTXl2eK816GMc_AUTe44fsiQDqxbagotoe1xVVXnE/s1600/20191207_200431.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="337" data-original-width="720" height="149" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhlzSPFnvu-YMKmcdhtlwyguoGbDWUiTHVryIP_oUiaDs6WK1Tl_8jM0pc3cfgSivexJj6HIpBfiJOQPaqvNbGxkN6Zo_EEwlBQCXfTXl2eK816GMc_AUTe44fsiQDqxbagotoe1xVVXnE/s320/20191207_200431.png" width="320" /></a></div>
<span id="goog_1236179031"></span><span id="goog_1236179032"></span><br />
Soru sormak oldukça yüksek enerjili bir eylemdir. Soruların gücü ile zincirleri kırabiliriz. Soru sormak insana farklı bakış açıları katar. Çekim yasasına göre sorduğumuz soruların cevabını hayat mutlaka bize yaşatır. Bu nedenle sorduğumuz soruları özenle seçmeliyiz. Kaliteli sorularla, kaliteli cevaplar alabiliriz. Veya olumsuz sorularla kalitesiz bir yaşam sahibi olabiliriz. Soruların gücü ne demektir? Kaliteli sorular nasıl olur? Sorularımızın cevabını mutlaka alır mıyız? Bu soruların cevabını yazımızın devamında alacağınız gibi tüm sorularınızın cevabını da hayatta mutlaka alacaksınız. Nasıl mı? Gelin hep beraber görelim.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh3X6mWuU6ueoT1RCqcgjC5PbhUZxlZZVTsJvJMn8JRGEnsh4te1T1WDPMr6JyXGGeNv6CR4pKFvLCKe00ieLXZ06GwDwBZUY0C4UfLXvZq4OH8kOoRfd639xD-zI1-_6QGkBa2twYF8g4/s1600/20191207_200449.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="815" data-original-width="720" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh3X6mWuU6ueoT1RCqcgjC5PbhUZxlZZVTsJvJMn8JRGEnsh4te1T1WDPMr6JyXGGeNv6CR4pKFvLCKe00ieLXZ06GwDwBZUY0C4UfLXvZq4OH8kOoRfd639xD-zI1-_6QGkBa2twYF8g4/s320/20191207_200449.png" width="282" /></a></div>
<br />
<b>Soruların Gücü Nasıl Olur</b>?<br />
Çekim yasasına göre merak ve korku duygularının enerjisi oldukça yüksektir. Ve bu duygularla yaydığımız enerji mutlaka karşılığını görür İşte bu duygulardan merak duygusunun kelimelere dökülmüş hali sorulardır. Merak ettiklerimiz, öğrenmek istediklerimiz için sorular sorarız. Soruların gücü kullanılarak alınacak cevaplara kapı açmış oluruz. Hayatta tekamül yasası var. Yani her şey mükemmele yaklaşmaya meyillidir. Olgunlaşmaya doğru gider. Bir çocuk düşünelim. Hayatı sorularla tanımaya çalışır. Bu ne? Bu neden böyle? Niçin böyle oldu? Ve birçok soru. Bu soruların cevabını öğreninceye kadar sorar. Çevresinden mutlaka onun cevabını alır. Ve hayatı öğrenmeye başlar. Bizler de bugüne kadar yaşadığımız hayatı değiştirmek dönüştürmek istiyorsak, yeni bir hayata başlamak istiyorsak, doğru sorular soralım. Fakat kaliteli ve doğru sorular sormamız çok önemli. Yoksa aynı hayatı yaşamaya devam ederiz. Değişim için sorularımızı değiştirelim. Soruların gücü sandığımızdan da fazla. Her sorumuzun cevabı var. Ve biz bunları yaşıyoruz yani hayat sorularımızın cevabını bize yaşatarak veriyor. Ancak biz farkında olmuyoruz. Burada amacımız farkındalığımızı artırarak sorularımıza gelen yanıtları görmek. Evet işte sorumun cevabı diyebilmek. Bununla beraber doğru sorular sorarak hayatımızı iyiye yönlendirebilmektir. Bunları farkındalığı yüksek biçimde izlemeye başladığımızda gelen cevaplar bizi şaşkınlığa sokacaktır. Ah işte sorumun cevabı geldi diye Sevinç çığlıkları atabiliriz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipCCGax9eZ28lmVTE1tzU7lZkK6PDulO2HeqlRnNiSd2dtWAORw7w5YVFzEvQ6zzQj_WM6NuHJIFRIpjHXgPu8Cn6uzrWnDHl02reyGf4onHzbQkBXJZl9fOwLFGsI5hCdg-8mBaTSqtg/s1600/20191207_200412.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="791" data-original-width="720" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipCCGax9eZ28lmVTE1tzU7lZkK6PDulO2HeqlRnNiSd2dtWAORw7w5YVFzEvQ6zzQj_WM6NuHJIFRIpjHXgPu8Cn6uzrWnDHl02reyGf4onHzbQkBXJZl9fOwLFGsI5hCdg-8mBaTSqtg/s320/20191207_200412.png" width="291" /></a></div>
<br />
<b>Doğru Soru Nasıl Olur</b>?<br />
<br />
Soruları doğru ve yanlış sorular olarak ikiye ayırabiliriz. Evet evet cevapları değil soruları ayırıyoruz ikiye. Çünkü soruyu nasıl sorarsak, gelen cevap sorumuza uygun olacaktır. Yaşadıklarımızın birçoğu belki de yanlış sorularımızın cevaplarıdır. Mesela ben nerede yanlış yaptım? Neden olumsuzluklar hep beni buluyor? Neden bu kadar şanssızım? diye isyan dolu soruların yanıtları da sorulara uygun olacaktır. Ya da çocuk böyle mi yetiştirilir? Bu nasıl anne babalık? gibi eleştiri dolu sorularda o anne babalığın nasıl olduğunu bize de yaşatarak cevabını verecektir. Soruların gücü muhteşemdir. Yine insan böyle bir hatayı nasıl yapar? Bunu nasıl yaparsın? gibi küçümseyici sorular aynı veya benzerini yaşatarak cevaplandırılacaktır. Bize o hataların nasıl yapıldığını yaşatarak gösterir. Mesela küçük bir çocuk, anne bu ne? der. Annesi ateş der, sıcak der. Sıcak ne demek? der çocuk. Annesi elini tutup sıcak bir şeye dokundurur ve sıcağı öğretir. Sorusunun cevabını yaşatarak verir. Çocuk ilk cevabı algılayamamıştır. İşte hayat da sorularımızın cevabını yaşatarak öğretir bize. Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri'nin dediği gibi;<br />
Deme niçin bu böyle,<br />
Yerindedir o öyle.<br />
Bak sonuna sabreyle.<br />
Görelim mevla neyler,<br />
Neylerse güzel eyler.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1fZ0wqXbqt_ErB7e-jWad_NHbc5cLjUI_32xoIZNtLx3jGhnGNZu6tNuYt1TCBH7t27v2mJodtJrkcrwMPPE2_PQK68lnPRO8uAq_y-HCRfiQuGLfrs1czLD7K9awAtdlVEVYzsJCDRk/s1600/20191207_200339.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="352" data-original-width="720" height="156" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1fZ0wqXbqt_ErB7e-jWad_NHbc5cLjUI_32xoIZNtLx3jGhnGNZu6tNuYt1TCBH7t27v2mJodtJrkcrwMPPE2_PQK68lnPRO8uAq_y-HCRfiQuGLfrs1czLD7K9awAtdlVEVYzsJCDRk/s320/20191207_200339.png" width="320" /></a></div>
<br />
Hayatta hiçbir şey boşuna değildir. Abes değildir, tesadüf değildir. Her şey yerli yerindedir. Yaşanan şeyler öyle olması gerektiği için yaşanmıştır. Ve bu olumsuzlukları yükselme rampası olarak kullananlar buradan çıkabilir. Gelin biraz da soruların gücü ile neleri güzelleştirebiliriz onlara bakalım. Güçlü sorular sorarak neleri değiştirebiliriz? Belki de tüm hayatımızı. Bu durumdan daha iyi bir duruma geçmem için neler mümkün? Bu durumu nasıl fırsata çevirebilirim? Buradan almam gereken ders nedir? Bu ve bunun gibi sorular bizleri çözüme yaklaştıracaktır. Hayatımızın iyiye gitmesini de sağlayacaktır. Soruların gücü elbette bu kadarla sınırlı değil. İstediğimiz şeye ya da amaç ve hedeflerimize yönelik sorular soralım. Üniversite sınavını kazanmak için neler mümkün? İyi bir iş bulmam için neler mümkün? Bu sorunu nasıl çözebilirim. İnanırmısınız, birgün otobüste oturacak yer bulamadım ve çok yorgun olduğum bir anda sordum. Sorumun oturabilmek için neler mümkün dedim. Bir iki dakika içinde ön tarafta bir koltuk boşaldı. Ayakta bekleyen pek çok insan var ve ben en arkadayım. İşte sorumun cevabı dedim. Kalabalıkta boş koltuğa yürüdüm ve oturdum. Sanki benim için rezerve edilmişti. Bunun gibi daha bircok konuda sorular sormaya ve cevaplarını görmeye başladım. Sorularımızın cevabının gelmesi soruya ve amaca bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Benim sorumun cevabı bir iki dakika da geldi ama üniversite sınavını kazanmak isteyen bir öğrencinin cevabı bir yılı bulabilir. Yani cevabın gelme süresi değişkenlik gösterebilir. Cevabını alamadığımız soruları ara ara tekrar sorabiliriz. Ancak geçen sürede yine bizim hayrımızadır. Şartların olgunlaşması için bu süre gerekiyor olabilir. Bizim olgunlaşmamız için bu süre gerekiyor olabilir. Kaybettiğimiz bir şeyi ararken dahi soruların gücü yardımımıza yetişir. Aslında farkında olmadan kullanıyoruz soruların gücünü. Aradığımız şey için, nereye koydum ben bunu? diye sorup işte buradaymış, diye cevapladığınmız olmuştur hepimizin. İşte bu soruları farkındalıkla ve kaliteli bir şekilde sormalıyız. Nasıl soru soracağımızı bilmiyorsak, daha kaliteli sorular sorabilmem için neler mümkün? diye sorabiliriz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiBaBOZzuzIm33V9xLuRgTJMDRkXTvIliImEK07vh4J2PehtF8MYxuoktYHYofMnlhyphenhyphen04_VX8oVhgx-EW9BVi0x4CJtfK_YTC2QepKn9wXn5PWSJtXY6WK9iHDmK0wZnrvJV3L8pacPTsY/s1600/20191207_200354.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="645" data-original-width="720" height="286" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiBaBOZzuzIm33V9xLuRgTJMDRkXTvIliImEK07vh4J2PehtF8MYxuoktYHYofMnlhyphenhyphen04_VX8oVhgx-EW9BVi0x4CJtfK_YTC2QepKn9wXn5PWSJtXY6WK9iHDmK0wZnrvJV3L8pacPTsY/s320/20191207_200354.png" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<b>Sorulara Cevap Verme</b><br />
Burada dikkat edilmesi gereken püf nokta şudur. Soruyu sorup bırakıyoruz. Bilinçaltımızın ve zihnimizin soruyu yanıtlamasına izin vermiyoruz. Soruda kalıyoruz. Sonrasında soruyu unutuyoruz. Yani onunla meşgul olmuyoruz artık. Sor ve bırak. Çünkü evrende sorumuza yanıt olabilecek sonsuz sayıda ihtimaller var. Ve Yüce Yaratıcımızın hazinesi sonsuz geniş. Bu genişlik ve sayısız ihtimaller içinden biri bizim cevabımız olacakken biz bunu sınırlandırıyoruz. Cevap veriyoruz. Kısıtlı zihnimiz ve şartlandığımız düşünce kalıplarımızla engelliyoruz kendimizi. İyi bir iş bulmam için neler mümkün? diye sorup bırakıyoruz. Hayat bize bunun için nelerin mümkün olduğunu gösterecektir. Oysa biz bunu cevaplandırırsak bilinçaltımız bunun mümkün olmadığını ya da çok zor olduğunu söyleyebilir. İhtimallerin kapısını daha açmadan kapatacaktır. Bu nedenle zihnimizin cevaplamasına izin vermeden sorup bırakıyoruz. Sonra onunla hiç ilgilenmiyoruz. Adeta olsa da olur olmasa da olur rahatlığını yaşıyoruz. İşte bu serbest bırakma cevabın bize gelmesini sağlayacaktır.<br />
<br />
Eğer şu anki hayatımızdan memnun değilsek bir şeyleri değiştirme vakti gelmiş demektir. Değişimi kabullenmiyorsak o zaman şikayetlenmeye de hakkımız yok. Hayatımızı değiştirmek istiyorsak gelin hayatımızı soru yağmuruna tutalım. Daha başarılı olmam için neler mümkün? İyi bir anne olmam için neler mümkün? Nasıl iyi bir iş bulsbilirim? Güzel ve sağlıklı bir şekilde zayıflayarak kilo vermem için neler mümkün? Sorun, sorular sorun. Sordukça daha iyiyi bulduğunuzu göreceksiniz. Cevapları aldıkça teşekkür edin ve daha çok sorun. Kısacası sorunsuz bir hayat için doğru soruları sorun.<br />
ÜLKÜ TOKULCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com17tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-55247201523048848442019-12-06T14:25:00.001-08:002020-01-02T12:54:02.012-08:00Nefes Amak İstiyorum<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjbdGz097QXzlTcVMdsv7f6ZxnnNiyhYvBhrlu07tmYuHsLMHeidasrongG6f8XP0HaVTHcCF2VXD6ykCXmQZsZZmP31kheYHQG0anuK_qOqJb4j1BrdLwDjuDEdYcR2IF499BD2zL1NyE/s1600/20191207_011824.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="401" data-original-width="720" height="178" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjbdGz097QXzlTcVMdsv7f6ZxnnNiyhYvBhrlu07tmYuHsLMHeidasrongG6f8XP0HaVTHcCF2VXD6ykCXmQZsZZmP31kheYHQG0anuK_qOqJb4j1BrdLwDjuDEdYcR2IF499BD2zL1NyE/s320/20191207_011824.png" width="320" /></a></div>
<br />
"Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi" demiştir, Kanuni Sultan Süleyman. Demek oluyor ki, sağlıkla alınan bir nefesin, cihanda karşılığı yoktur. Nefes ile sağlık yakından ilişkilidir. Sağlıklı olmak için nefes almak veya nefes alabilmek için sağlıklı olmak. Hangisi olursa olsun bir nefesin değeri hiçbir şeyle ölçülemez. Peki bizler sayılı nefeslerimizi doğru kullanıyor muyuz? Evet pek çoğumuz doğru nefes alıp vermiyoruz. Biz de bu yazımızla bir farkındalık oluşturarak herkesin nefesine odaklanmasını istedik. Doğru nefes alışverişi nasıl olur? Nefes egzersizleri nelerdir? Nefes neleri etkiler? Hep beraber okumaya ne dersiniz?<br />
<br />
Doğumumuzla almaya başladığımız ilk nefesimizi, ölümümüz ile son nefes olarak vereceğiz. Yani hayatımız bir nefes alışımız ile başlar son nefesimizi verişimizle biter. Bu iki nefes arasındaki sayılı nefeslerimizin kalitesi, alışveriş şekli ise karakterimiz hastalıklarımız yaşam biçimimiz ile direkt ilişkilidir. Öfke anımızda kısa ve sık aldıgımız nefesler, huzurlu anlarda aldığımız derin ve uzun nefesler duygu durumumuzla nefes alışverişimizin ilişkisini gösterir. Kadınlar ve erkeklerin nefes alış verişi farklıdır. Bir bebeğin nefes alış verişini hepimiz görmüşüzdür. İşte bebekler en doğru nefes alış verişini gerçekleştiriyor. Hem diyafram hem de akciğer nefesi alıyorlar. Ancak zamanla çevrenin etkisiyle karakteri duyguları değişir. Buna göre de nefes alış veriş şekilleri değişir. Bizlerin nefes alış şekli de zamanla değişerek bozuldu. Yanlış nefes almaya başladık. Ancak bunun için hala çok geç değil. Nefes egzersizleri ile doğru nefes almayı öğrenebiliriz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjJIwBe-tNRFGueG-cD17BZ66FK2TgSs6mDLvhwt2LOpKPnWsuIZ8De_PHGPf5suWDK9QNwedg3SEG67DE166rvDWashPMwrBgkx2e0-oxd6xTEC9hZGdL4yoh8aem9WVi9ZakI6HwOq8Y/s1600/20191207_011906.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="459" data-original-width="720" height="204" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjJIwBe-tNRFGueG-cD17BZ66FK2TgSs6mDLvhwt2LOpKPnWsuIZ8De_PHGPf5suWDK9QNwedg3SEG67DE166rvDWashPMwrBgkx2e0-oxd6xTEC9hZGdL4yoh8aem9WVi9ZakI6HwOq8Y/s320/20191207_011906.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Doğru Nefes Almanın Önemi</b><br />
<b><br /></b>
Evet doğru nefes almak diyaframımızı doğru kullanmak ile alakalıdır. Diyafram nefesi dediğimiz nefes şeklinde hem karnımız hem akciğerlerimiz havayla dolar. Bunu nefes egzersizleri ile geliştirebiliriz. Konuşmacılar, müzisyenler, sporcular, nefes egzersizleri ile doğru nefes almayı öğrenirler. Normal hayatta ise hepimiz nefes egzersizlerini kullanarak diyafram nefesi almayı öğrenmeliyiz. Çünkü doğru nefesle stres, öfke, anksiyete, hiperaktivite veya depresyon gibi birçok psikolojik rahatsızlık ile başaçıkabiliriz. Birçok fiziksel rahatsızlık da yine doğru nefes egzersizleri ile tedavi edilebilir. Çünkü doğru nefesle vücudumuza daha çok oksijen girer. Kanımız bol bol oksijenlenecektir. Bu da bütün hücrelerin oksijen almasını sağlayacaktır. Dolayısıyla beynimiz oksijenlenecek. Düşünme ve dikkat kapasitemiz artacaktır. Kas tutulmaları ağrılar ve yorgunluk hissimiz azalacak ya da tamamen yok olacaktır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgzWJ-f9lwfoEYHDsZWMbzBmJQBUehKfx8-LBM5ZEOKx5408GLOBLk6Ic8yIxug0TOR7BBxuHY_DtdrZwA0SG46k0cJMtMaFOPadPXBAjWBo_E7jc_ZMl0f_0MH0wx62dJCql5YyI0zqPA/s1600/20191207_011952.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="427" data-original-width="720" height="189" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgzWJ-f9lwfoEYHDsZWMbzBmJQBUehKfx8-LBM5ZEOKx5408GLOBLk6Ic8yIxug0TOR7BBxuHY_DtdrZwA0SG46k0cJMtMaFOPadPXBAjWBo_E7jc_ZMl0f_0MH0wx62dJCql5YyI0zqPA/s320/20191207_011952.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Doğru Nefes Almayı Öğrenelim</b><br />
<b><br /></b>
Şimdi nefes egzersizleri nasıl yapılır onlara bir göz atalım.<br />
<br />
1. 4-7-8 Nefes Egzersizi<br />
<br />
Etkili bir nefes egzersizi olan bu teknik, oldukça kolaydır. Her zaman her yerde yapılabilir. Rahatlatıcı bir tekniktir. Bu tekniği uygularken sırtımızı düz tutalım. Ağzımızı kapatarak burnumuzdan nefes alalım. Dilimizi hareket ettirmeden ön dişlerimize dayayıp sabit tutalım. Nefes alırken içimizden dörde kadar sayalım. Daha sonra yediye kadar sayarak nefesimizi içimizde tutalım. En sonunda ise nefesi ağzımızdan püf sesi çıkararak verelim. Nefesimizi verirken içimizden 8'e kadar sayalım. Bu şekilde arka arkaya 4 nefes alarak 3 tur olarak tekrarlayalım. Öfke, stres, korku ve birçok duygu durumunda bu nefes egzersizi bizi sakinleştirecektir. Bu egzersizleri yaparken ilk zamanlarda baş dönmesi ya da sersemleme hissedebilirsiniz. Bu normaldir. Telaşlanmayın. Vücut çok oksijen ile karşılaşınca bu tepkiyi verebilir. Yükseklere çıktıkça da oksijen fazla olacağı için vücut yine aynı tepkiyi verecektir. Bu durum bütün nefes egzersizleri için geçerlidir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNQICDUOd02ryKp_w2O1wxYxrO3bE3YRp5iow8bomBjxMCtf8BQ17ntsi92oiVvSSvOdm08bFSUztybz4tKZXIS2aZa9BRbtT3GxxlZOiuv5HQPPCkNlIV-2hzyA1znPLe9oxDptGBfxI/s1600/20191207_011924.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="380" data-original-width="720" height="168" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNQICDUOd02ryKp_w2O1wxYxrO3bE3YRp5iow8bomBjxMCtf8BQ17ntsi92oiVvSSvOdm08bFSUztybz4tKZXIS2aZa9BRbtT3GxxlZOiuv5HQPPCkNlIV-2hzyA1znPLe9oxDptGBfxI/s320/20191207_011924.png" width="320" /></a></div>
<br />
2. Eşit nefes alıp verme tekniği<br />
Bu teknikte ise nefes alırken 4'e kadar sayıp yine verirken 4'e kadar sayalım. Burnumuzdan nefes alıp verelim. Uyku öncesi yapılan bu egzersiz aklımızdaki düşünceleri dağıtır. Uykuya rahat dalmamızı sağlar. Sinir sistemimizi rahatlatır.<br />
<br />
3. Dönüşümlü nefes tekniği<br />
Bu nefes egzersizi karar almamız gereken anlarda dinamik olmamız gereken zamanlarda oldukça etkilidir. Bir fincan kahve gibi uyarıcı etkiye sahiptir. Uyanıklığımızı artırır. Sol baş parmağımız ile sol burun deliğimizi kapatalım. Nefesimizi alalım. Şimdi sağ baş parmağımızla sağ burun deliğimizi kapatalım. Sol burun deliğimizle nefesimizi verelim. Diğerinde ise tam tersini yaparak nefes alıp verelim. 10 dakikaya kadar bu çalışmayı yapabiliriz. Huzur ve denge geldiğini göreceğiz.<br />
<br />
4. Kafatası parlatan nefes tekniği Vücudumuzu ısındırmak, yorgunluk veren enerjilerden temizlemek, beynimizin uyarılması ve uyandırılmasında oldukça etkili bir nefes tekniğidir. Derin ve yavaş bir nefes alırız. Karın kaslarını zorlayarak nefesimizi sonuna kadar veririz. Bu nefes tekniğinde, nefesimizin hepsini burundan alıp veriyoruz. Toplam 10 nefes alıp verebiliriz. Uyanırken ve vücut ısısını artırmada bu nefes tekniğini kullanabiliriz.<br />
<br />
5.Uyarıcı nefes tekniği<br />
Bu nefes tekniğinde kısa kısa ve hızlı hızlı nefes alıp veririz. Saniyede bir kaç nefes alıp verebiliriz. İlk başlarken çok fazla yapılırsa sersemletebilir. Bu nedenle az başlanıp yavaş yavaş artırabiliriz. 15 saniyeden fazla yapmamak iyi olacaktır. Bu nefes tekniğiyle iyi hir egzersiz sonunda görülen etki görülür.<br />
<br />
İyi ve doğru nefes egzersizleri ile hayatımızda bir çok şey değişebilir. Hayat enerjimiz yükselir. Motivasyonumuz, dikkatimiz ve odaklanmamız artar. Stres, öfke, anksiyete bozukluğu , depresyon, uykusuzluk, yorgunluk, kas gerginliği unutkanlık gibi daha birçok probleme iyi geldiğini görebiliriz. Hayatımızda birşeyleri şeyleri düzeltmek istiyorsak işe nefesimizi düzelteltmekle işe başlayabiliriz. Dogru bir nefes hayat kalitemizi artırarak mutlu bir dünyanın kapılarını bize açacaktır.<br />
ÜLKÜ TOKUL<br />
<br />
<br />Cekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com15tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-56155579827596084712019-11-27T10:53:00.002-08:002020-01-02T12:54:14.140-08:00Serbest Bırakalım<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYV9nAyWsshhgwgYj9wIyZ-a1WuitXycpRW7ZG9Hiq9whtWPa985sa0v47Bl6XE1bzHJUtVwTDPCEbRvpmS53R9DUmW4r0iYyiDO8Sb8dABRcG1pwvVTCNvOMmOXYrx2PsXsLM_8BJxIo/s1600/20191115_191808.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="450" data-original-width="720" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYV9nAyWsshhgwgYj9wIyZ-a1WuitXycpRW7ZG9Hiq9whtWPa985sa0v47Bl6XE1bzHJUtVwTDPCEbRvpmS53R9DUmW4r0iYyiDO8Sb8dABRcG1pwvVTCNvOMmOXYrx2PsXsLM_8BJxIo/s320/20191115_191808.png" width="320" /></a></div>
<br />
Serbest bırakma yöntemi diye bilinen sedona yöntemi, kişisel gelişim tekniklerindendir. Tedavi amaçlı değildir. Ancak olumsuz duygularımızı bu yöntemle serbest bırakarak, onlardan kurtulma imkanı sunuyor bizlere. Serbest bırakma yöntemi nedir? Serbest bırakma yöntemi nasıl uygulanır? Sorularının cevabını yazımızın devamında bulabilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuzm1gN47bytNteYmxiej4CUU1_04pk9ISsuHfOHmO7LpZlxUVqqBJ6IKGAbv2aggrF3HU6HBZO9mYlCpQI7rOY9Sh4s_yktfGjJtupNW3gm5LrJDwMWoF9BTsTsjSPLWKte4zLQGskpo/s1600/20191113_065702.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="409" data-original-width="720" height="181" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuzm1gN47bytNteYmxiej4CUU1_04pk9ISsuHfOHmO7LpZlxUVqqBJ6IKGAbv2aggrF3HU6HBZO9mYlCpQI7rOY9Sh4s_yktfGjJtupNW3gm5LrJDwMWoF9BTsTsjSPLWKte4zLQGskpo/s320/20191113_065702.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Sedona Yöntemi Nedir?</b><br />
<b><br /></b>
Hakkında öncülük yapan kişi Lester Levenson dur. Kendisi bir fizikçidir. Aynı zamanda başarılı bir girişimcidir. Sağlık sorunları ile uğraşırken bir şeyi fark eder. Yaşadığı tüm problemlerin temelinde bastırılmış duygular olduğunu görür. Bunun üzerine Sedona yöntemi yani serbest bırakma yöntemi ile ilgili çalışmalar yapar. Serbest bırakma yöntemi Harword Medical School tarafınca bilimsel olarak onaylanmıştır. Ve 35 yıldan fazladır önde gelen uzmanlarca ve etkili bir kişisel gelişim metodu olarak kabul edilmiştir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj294tkWhfdcC6_xZT0wrSadlX_zfhUbyPD-Mmq6tDKDQhWH8dCV7vuuJDHjehShRiMrzxKu8TET8L-NAtO2LlPdNKb0HuunhB4uGzIgRfEPptAxNEwQVt-vX5KNZtat5kIM_A6SUvTXmM/s1600/20191113_065931.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="480" data-original-width="720" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj294tkWhfdcC6_xZT0wrSadlX_zfhUbyPD-Mmq6tDKDQhWH8dCV7vuuJDHjehShRiMrzxKu8TET8L-NAtO2LlPdNKb0HuunhB4uGzIgRfEPptAxNEwQVt-vX5KNZtat5kIM_A6SUvTXmM/s320/20191113_065931.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Serbest Bırakmaya Hazır mıyız?</b><br />
<b><br /></b>
Sedona yöntemi duyguları dönüştürme değil, serbest bırakma yöntemidir. Genel olarak verilen kalem örneğini ben de vermek istiyorum. Elimizde bir kalem tutalım. Bunu sıkı sıkı tutalım. Bir süre sonra rahatsız olmaya başladığımızı hissedelim. Kaslarımızda ve elimizde ağrılar oluşmaya başlıyor. Daha sonra elimizi açalım. Ve kalemin serbestçe hareket etmesine izin verelim. Sonra onu yere düşürelim. İşte duygularımızda aynen bu şekildedir. Elimiz bizi temsil ediyor. Kalbimizdir. Kalem ise olumsuz duygularımızı temsil ediyor. Biz de bilinçaltımıza duygularımıza sıkı sıkı sarılıp onları bırakmak istemeyiz. Onları kendimiz zannederiz. Duygularımızı sahipleniriz. Mesela öfke duygusunu sahipleniriz. Ben sinirliyim deriz. Aslında biz sinirli değiliz. O duygu bizden ayrı. Yine yaşamımızda kendimizi kapatırız. Yani bizi etkileyen, bilincimize giren enerjileri, kendimizi kapattığımız için gitmesine izin vermeyiz. İçimizde tutarız ve her gelen olumsuz enerjiyi, onun aktive ettiği duyguyu sahiplenmeye başlarız. İnsanlar duygularını ya bastırır bilinç altarına iterler. Ya da açığa vururlar. Yani ya konuşurlar ya da tepkisel nöbetler halinde gösterirler. Bu duygular çoğunlukla 0-6 yaş dönemine ait ve hayatımızın geri kalanında biriktirdiğimiz duygularımızdır. Sedona yöntemi ile serbest bırakma uygulamasını yaparak, olumsuz duyguların geçip gitmesine izin veriyoruz. Yani kendimizi şeffaf olarak düşünürsek, bize temas eden şeyler geçip gidiyor, biz de takılıp kalmıyor. Onları kendimiz de bırakmıyoruz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgX2_xRR8WT6DqUfQb_qQbNg_JJOSvFyDdAs_5DXm9vQOiw0LnAiemURx-T8SXMOg9eZ2tV91OOy8kX_FgXIX4t2I2lCjEDgGiCNFcjU02YLP9YN0hT9FVPQ_oTDWNOjXXDYZOUSfd-fwk/s1600/20191114_172147.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="830" data-original-width="720" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgX2_xRR8WT6DqUfQb_qQbNg_JJOSvFyDdAs_5DXm9vQOiw0LnAiemURx-T8SXMOg9eZ2tV91OOy8kX_FgXIX4t2I2lCjEDgGiCNFcjU02YLP9YN0hT9FVPQ_oTDWNOjXXDYZOUSfd-fwk/s320/20191114_172147.png" width="277" /></a></div>
<br />
<b>Serbest Bırakma Yöntemini Nasıl Uygularız?</b><br />
<b><br /></b>
Çok kolay ve kendi kendimize uygulama imkanı da olan Sedona yöntemi temelde 3 sorudan oluşuyor. Öncelikle kendimizi rahatsız eden bir olayı hatırlayalım. Bu olayın bizde uyandırdığı duyguyu fark edelim. Duygunun bizde oluşturduğu etkiyi tekrar hatırlayalım. Göğsümüz mü daralıyor kalbimiz mi sıkışıyor? Fark edelim.<br />
Sonra kendimize şu soruları soralım. Hatırladığımız olay bizde öfke duygusu uyandırdı.<br />
1. Öfke duygusunu serbest bırakabilir miyim?<br />
2. Öfke duygumu bırakmaya istekli miyim?<br />
3. Öfke Duygu mu ne zaman bırakabilirim?<br />
<br />
Verdiğimiz cevapların çok önemi yok aslında. Evet de diyebiliriz, Hayır da. Önemli olan bu duygumuzun farkına varmamız. İlk seferde başarılı olamadıysak sorun yok. 3 -5 saniyede bir bu soruları yenileyerek 9 kez tekrarlayabiliriz. Sedona yöntemi ile serbest bırakma sadece öfke duygusu ile sınırlı değil elbette. Korku, kıskançlık, suçluluk, yetersizlik, değersizlik, takıntılar gibi olumsuz duyguların tümü serbest bırakılabilir. Birtakım olumsuz inançlarımız da olabilir. Birçoğumuz şanssız, beceriksiz, ben bunu başaramam gibi inançlara sahip olabiliriz. Veya çeşitli biyolojik ve psikolojik rahatsızlıkların temelinde yatan duyguları da serbest bırakabiliriz. Tabii bunun için öncelikle kişinin bu duyguyu bulması, fark etmesi lazım. Uzman eşliğinde uygulandığında daha kısa zamanda ve etkili bir şekilde olumsuz duygu ve inançlarımızdan kurtulabiliriz.<br />
<br />
Sonuç olarak Sedona yöntemi etkili bir kişisel gelişim yöntemidir. Olumsuz duygu ve inançlarımızı serbest bırakabiliriz. Bizden akıp gitmesine izin vererek ruhsal arınmayı gerçekleştirebiliriz. Bırakalım ve rahatlayalım.<br />
ÜLKÜ TOKULCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com11tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-84691351969494239572019-11-16T11:36:00.002-08:002020-01-02T12:54:26.412-08:00Minimalist Yaşam İle Huzura Erelim<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg2zBDP8UD5Y3FrV_VsGAVkpgEQu68mM55TpSGvY7cMhE5n3VsGS4Sdcj-L8fHq-kOpRZOSvdUAyy16bxR5J0QL1IRF9HxLofZT4C-ZupvngzwFv-_T89Znhup7uPJNNmB5lCDR0OzAr6s/s1600/20191116_222845.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="330" data-original-width="720" height="146" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg2zBDP8UD5Y3FrV_VsGAVkpgEQu68mM55TpSGvY7cMhE5n3VsGS4Sdcj-L8fHq-kOpRZOSvdUAyy16bxR5J0QL1IRF9HxLofZT4C-ZupvngzwFv-_T89Znhup7uPJNNmB5lCDR0OzAr6s/s320/20191116_222845.png" width="320" /></a></div>
<br />
Ne kadar güzel bir cümle. "Az aslında çoktur". Bir felsefi akım olan minimalizm son yıllarda oldukça popüler bir konu oldu. Minimalist yaşam nedir? Nasıl minimalist yaşarız? Hangi konularda minimalist olabiliriz? Minimalist yaşam bize ne gibi faydalar sağlar? Gelin hep beraber görelim.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjw7ob26ocPsE6Xgp9aPI1EhmgtMNDcXvREEeyXsJDABLsICrEmiLvmzsIyeDmm7BnMytJ2aHnW_GsnL_Yn-mfLMaPzJC1Yn-YWokGj8YDe4jvqoiWLnZCHYGaWZ90XZpAMdcHlsju-qGw/s1600/20191116_222711.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="403" data-original-width="720" height="179" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjw7ob26ocPsE6Xgp9aPI1EhmgtMNDcXvREEeyXsJDABLsICrEmiLvmzsIyeDmm7BnMytJ2aHnW_GsnL_Yn-mfLMaPzJC1Yn-YWokGj8YDe4jvqoiWLnZCHYGaWZ90XZpAMdcHlsju-qGw/s320/20191116_222711.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Özgürleşmenin En Sade Yolu</b><br />
<br />
Leonardo Da Vinci'nin dediği gibi sadelik gelişmişlik düzeyinin en güzel göstergesidir.<br />
Günümüzde çılgınca bir tüketim var. İhtiyacımız olanı da olmayanı da alıp evlerimize, odalarımıza, dolaplarımıza adeta istifliyoruz. Teknoloji son hızla ilerliyor. Yaşamımızı kolaylaştırdığını düşündüğümüz birçok teknolojik ve elektronik alet üretiliyor. Bunlar bizim yardımcımız olmak bize kolaylık rahatlık bol zaman ve bunun beraberinde mutlu bir hayat sunmak için yarışıyor. Ama nedense yine de zamanımız yok. Enerjimiz yok. Her zaman yorgunuz. Daha önemlisi hep mutsuzuz. Evet minimalist yaşam tam da burada devreye giriyor. Basit ve sade yaşam şeklidir minimalist yaşam. En az eşya ile rahat ve huzurlu bir hayat sürme şeklidir. Zaten inançlarımıza göre bu yaşam tarzı hep tavsiye edilmiştir. Buna yabancı değiliz aslında.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgrbswXvK1Gz8sn1OPDN0jB37eiBM8mmQeCZ65-AiZfHrp1vnAP0Af0fHX0tt4FUTgpCduTMqDpDVgLBQi10LDgH3vZdG9cR2WWkTzYoYYQFltOLQNceYpqX1zffyU9NKkGvjafxzxNSmw/s1600/20191116_222828.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="399" data-original-width="720" height="177" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgrbswXvK1Gz8sn1OPDN0jB37eiBM8mmQeCZ65-AiZfHrp1vnAP0Af0fHX0tt4FUTgpCduTMqDpDVgLBQi10LDgH3vZdG9cR2WWkTzYoYYQFltOLQNceYpqX1zffyU9NKkGvjafxzxNSmw/s320/20191116_222828.png" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<b>Biz Eşyalara mı Hizmet Ediyoruz?</b><br />
<br />
Yaşam alanlarımızı birçok eşya ile doldurmuş durumdayız. Bu nedenle bize gerekli olan yaşam enerjisi, döngüsünü tamamlayamıyor. Ve biz kendimizi sürekli yorgun enerjisiz hissediyoruz. Mutsuz ve zamanı olmayan bireyler olarak yaşıyoruz. Düşünelim bir kere evimizin her yeri kocaman mobilyalarla dolu. Mobilyalardan boşta kalan orta alanda kocaman bir sehpa. Kenarlarda küçük sehpalar. Köşelerde sadece süs eşyası ve gümüşler koymak için kocaman büfeler. Adeta hareket edecek yerimiz kalmıyor evimizde. Hareket özgürlüğümüzü kısıtlıyoruz kendi ellerimizle. Mutfaklar ve diğer odalar da benzer şekilde. Bütün eşyaların yüzde 20'sini hayatımızın yüzde 80'inde kullandığımızı biliyor muydunuz? Yani eşyalarımızın yüzde seksenini kullanmıyoruz bile.<br />
<br />
Ayrıca bu eşyaların kendi enerjileri var. Bunların bazılarının yaydığı enerjilerinde bizleri olumsuz etkilediğini unutmayalım. Mesela duvardaki kocaman tablo belki de bizim enerji akışımızı bloke ediyor. Sağa sola dizdiğimiz biblolar ve süs eşyaları sanki bir züccaciye dükkanına benzetiyor evlerimizi.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj5kXhKZQRLeEXRK1WjXxl8Tvl2atk2WKc25FKxMOQcmM5ze71axOfDCjdtl2g_QcY6bGOO0kZ82yaJbBdq9X2hFPdOPf714k1LgcdBLEbcUhBCm5Ao2LtPQVEACUbHkqgqRFyW1EZqXJs/s1600/20191116_222654.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="293" data-original-width="720" height="130" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj5kXhKZQRLeEXRK1WjXxl8Tvl2atk2WKc25FKxMOQcmM5ze71axOfDCjdtl2g_QcY6bGOO0kZ82yaJbBdq9X2hFPdOPf714k1LgcdBLEbcUhBCm5Ao2LtPQVEACUbHkqgqRFyW1EZqXJs/s320/20191116_222654.png" width="320" /></a></div>
<br />
İşin en önemli kısmı hayatımızdaki sahip olduğumuz her bir nesne bilinçaltımıza enerjisel bir bağ kuruyor. Yani onların her birine bağlanıyoruz. Onları korumak zorunda olduğumuza bilinçaltımız zorluyor bizi. Bilinçli olarak o nesneleri elimizden çıkardığımızda bilinçaltımız bunu kabulleniyor.<br />
<br />
Peki elbise dolaplarımızı açtığımızda her şeye üzerimize mi geliyor? Öyleyse ayrılma vakti gelmiş. Son yıllarda kullanmadığımız kıyafetleri ayırıp paylaşabiliriz ya da satabiliriz. Birbirleriyle kombinleyebileceğiniz az sayıda kıyafet dolapları da bizleri de rahatlatır. Sonrasında illa yeni bir şey alacaksak evden bir şey uzaklaştırmadan yeniyi eve sokmayalım.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj27BEvLEhSDs8ogsJkwKn1gw6sWaaUqU7Ytp_ZxCoJMeSici6nPq28r3j2R9zhIPCNwIjXxBacjOfWy1EVXkr58UXBH3vk5RiboV4PXUO3WWuEZbJyWMoP2LK4LIr62tdQOmO8_cjg03g/s1600/20191116_222811.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="375" data-original-width="720" height="166" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj27BEvLEhSDs8ogsJkwKn1gw6sWaaUqU7Ytp_ZxCoJMeSici6nPq28r3j2R9zhIPCNwIjXxBacjOfWy1EVXkr58UXBH3vk5RiboV4PXUO3WWuEZbJyWMoP2LK4LIr62tdQOmO8_cjg03g/s320/20191116_222811.png" width="320" /></a></div>
<br />
Eşyalarla konuşabiliriz. Mesela kıyafetlerimizle. Seni en son ne zaman kullandım? Tekrar kullanır mıyım? Seni verirsem tekrar lazım olur musun? Tekrar lazım olursan bu durumda ne yapabilirim? Seni görünce ne hissediyorum? Bu sorulardan sonra aldığımız cevaplara göre ayırıp uzaklaştırabiliriz. Ben son 3 yıldır hiç kullanmadığım nesneleri uzaklaştırmaya başladım ve ne kadar hafiflediğimi anlatamam.<br />
<br />
Ayrıca bu yaşam tarzında az olsun ama kaliteli olsun düşüncesi önemli. Yani ucuz ama 10 tane eşya alacağımıza kaliteli ama 3 eşya alalım. Minimalist yaşam biçimi ile ilgilenmeye başladığımda eşyalar mı bize hizmet ediyor biz mi eşyalara hizmet ediyoruz diye sorgulamaya başladım. Temizlikleri, bakımları hem zamanınızı hem enerjimizi alıyor. Hatta dostluk ve arkadaşlık ilişkilerimiz sırf onların temizliği yüzünden kopma noktasına geliyor. Misafir öncesi eşya temizliği, misafir sonrası ev temizliği. Acaba bizleri misafir çağırmaktan alıkoyuyor mu?<br />
<br />
Tabii minimalist yaşam tarzının faydaları bunlarla sınırlı değil. Az para harcadığımız için daha zenginleşiyoruz. İhtiyaç fazlası aldığımız eşyaların parası bize kalıyor.<br />
<br />
Minimalist yaşam sadece eşya ve kıyafet ile sınırlı değil. Tabii ki o bir yaşam felsefesi. Az konuşmak da minimalist yaşam içindedir. Çok konuşmak bazen boş ve gereksiz konuşmaları da beraberinde getirebiliyor. Bu da çekim yasasına göre kelimelerin gücünü devreye sokuyor. Olumsuz kelimeler olumsuz olayları çekiyor. Ya da pembe, beyaz veya farklı renklerdeki yalanlar enerji akışımızı tıkayabiliyor. Çakralarımızda iz bırakıyor.<br />
<br />
Az uyumak az konuşmak da minimalist yaşam biçimine dahildir. Uyku uykunun mayasıdır derler. Yani uyudukça uykusu gelir insanın. Ve günün en verimli saatlerini de ellerimizle yok ederiz.<br />
<br />
Az yemek konusu malumunuz. Çeşitlerimiz ve porsiyonlarımız arttıkça bedenlerimizin tembelliği de beraberinde arttı. Hastalıklar çoğaldı.<br />
<br />
Ayrıca zamanımızı kullanmada da minimalist yaşam prensiplerini uygulayabiliriz. Mesela sosyal medya günümüzün kaç saatini yiyip bitiriyor. Onu da en aza indirdiğimizde kalan zamana çok şaşıracağız. Kendimize ve sevdiklerimize daha fazla zaman bırakacağız.<br />
<br />
Evet netice olarak minimalist yaşam tarzı ile bol enerji, bol huzur, rahatlık daha fazla para ve daha fazla sevgiye kavuşmamız mümkün. Minimalist yaşam tarzı, fakirlik edebiyatı değildir. Rahat ve huzurun giriş kapısıdır. Peki siz hangi yaşam biçimini tercih ediyorsunuz.<br />
Cekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com23tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-62669210441186821632019-11-15T08:25:00.003-08:002020-01-02T12:54:44.433-08:00Korkulara Elveda Mutluluğa Merhaba<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhmvJILzr3JE3sRmg95CwL5xHvM_rhYx2ebbbcTee2HH7HnRW24Vtbdsc76gxwKdndswXr3NEw-NH_awhn3JKl3ECHi9EhpCn6BGBHXkxe0U38DjxTvZv6k8_viuY9Tbq1hhfWaHdz-UWU/s1600/20191113_065742.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="411" data-original-width="720" height="182" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhmvJILzr3JE3sRmg95CwL5xHvM_rhYx2ebbbcTee2HH7HnRW24Vtbdsc76gxwKdndswXr3NEw-NH_awhn3JKl3ECHi9EhpCn6BGBHXkxe0U38DjxTvZv6k8_viuY9Tbq1hhfWaHdz-UWU/s320/20191113_065742.png" width="320" /></a></div>
<br />
Çekim yasasına göre korku çok güçlü bir enerji frekansına sahiptir. Korku duygusu sahip olduğumuz güçlü duygulardan biridir. Korku aslında çok önemlidir. Bilinçaltımızın bizi tehlikelerden korumak ve güven içinde hayatımızı devam ettirmek için kullandığı bir savunmadır. Ancak ölçüyü kaçırıp herşeyden korkmak ise artık bir hastalıktır. Ve tedavi edilmesi gerekir. Korkulardan kurtulmak mümkün mü ?Korkulardan kurtulmak için ne yapmak lazım? Nasıl düşünmek lazım? İşte tüm bunların cevabı yazımızın devamında.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjLPtRuXmHV2lEWkvn0950YH0pAj7oeu7yYuyLi_jEphuMyPW6eK1ll3JR-gGEIftibSmiGbWx4AseJ_quuJdaKIj1mR-iwR6Si4L2wyocP5IQjiO4vLK_WFlaS5PpC-ZDBKay7vdr-WUQ/s1600/20191115_191730.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="405" data-original-width="720" height="180" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjLPtRuXmHV2lEWkvn0950YH0pAj7oeu7yYuyLi_jEphuMyPW6eK1ll3JR-gGEIftibSmiGbWx4AseJ_quuJdaKIj1mR-iwR6Si4L2wyocP5IQjiO4vLK_WFlaS5PpC-ZDBKay7vdr-WUQ/s320/20191115_191730.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Korku Bizi Korur</b><br />
<br />
Korku duygusu bize korumak için verilmiş muhteşem bir duygudur. Tıpkı diğer duygularımız gibi. Tehlikeli durumlarda korunma için verilen bir tepkidir. Tehlikeli durumlardan uzak durmamızı sağlar. Mesela çocukların ateşten korkması gibi. Hiçbir şeyden korkmayı bilmeyen, korku duygusu olmayan bir çocuk düşünelim. Çoğu zaman hayatı tehlikelerle karşı karşıya gelebilir. İçimizdeki çocuğu temsil eden bilinçaltımız içinde bu böyledir. Hiç korkmasak sıkıntılı durumlar yaşayabilirdik. Korkulardan kurtulmak derken ihtiyacımız olanından fazlasını kastediyoruz. Yoksa korku duygusunu tamamen yok etmek değil amacımız.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjFJ_LoV_hMxGJ0-kbA87DstWADe63SY06z8mxJNmXcsrP5o6_x86_3Ytowk_7Yn2w-2TuQRYKRVBkyx7yny9e65Z6unAA4400dX98HsISC7tr2krqTM1K3HY8Z2W_S8GJ4DE9DR-CvbxE/s1600/20191115_191622.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="390" data-original-width="720" height="173" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjFJ_LoV_hMxGJ0-kbA87DstWADe63SY06z8mxJNmXcsrP5o6_x86_3Ytowk_7Yn2w-2TuQRYKRVBkyx7yny9e65Z6unAA4400dX98HsISC7tr2krqTM1K3HY8Z2W_S8GJ4DE9DR-CvbxE/s320/20191115_191622.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Korkunun Azı Karar Çoğu Zarar</b><br />
<br />
Kapalı alan korkusu, dışarı çıkamama korkusu ya da bir hayvan fobisi. Normalden fazla hissedilen korku bir hastalıktır. Topluluk karşısında konuşamamak, yüksekten korktuğu için hiç yükseğe çıkamamak. Bu kişiler için hayat oldukça zordur. Bunların yanında geleceğe ait henüz ihtimal dairesine bile olmayan şeyler için korkmak. Ya işsiz parasız kalırsam korkusu, çocuklarının geleceğini hazırlayamamak korkusu gibi sadece ihtimallerden korkanlar da var. Hastalanmaktan ya da ölümden korkmak da bu şekilde. Bu korkular gittikçe güçlenebilmekte ve insanları çaresizliğe ve kontrolsüzlüğe itmektedir. Bilinçaltımız korkularımızı beslemektedir. Mesela toplum önünde konuşmaktan korkan bir insan kontrolünü kaybeder. Elleri titrer sesi titrer terlemeye başlar ve kendini kaybeder. Bu durumlarda kişiler korkulardan kurtulmak mümkün değilmiş gibi düşünür ve korktuğu durumdan kaçmayı tercih eder.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEixvioIQSB3BlWup2S4su3-xqwoNMZUHf7eI7YGZcxsggw_ZbLdGHkN9L6Tl5YU2jA8sF0c5NmLTjIvND4dtzNRX2ConVO252_ZVhSjXDZl_EKfeYDINyU4QJbyO1hHAauxjYjvH2lBFtc/s1600/20191115_191927.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="313" data-original-width="720" height="139" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEixvioIQSB3BlWup2S4su3-xqwoNMZUHf7eI7YGZcxsggw_ZbLdGHkN9L6Tl5YU2jA8sF0c5NmLTjIvND4dtzNRX2ConVO252_ZVhSjXDZl_EKfeYDINyU4QJbyO1hHAauxjYjvH2lBFtc/s320/20191115_191927.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Korktuğunuz Başınıza Geldi mi?</b><br />
<br />
Bize hediye edilen korku duygusu yanlış kullanım sonucu hayatınızı kabusa çevirebiliyor. Çekim yasasına göre korkularımızın yüksek frekanslı enerjileri ve titreşimleri vardır. Benzer enerji benzer enerji çeker kuralına göre neyden korkuyorsak onu kendimize çekeriz. Hani atalarımız da söyler. Korktuğum başıma geldi. Evet korktuğumuz şeyler genelde başımıza gelir. Çünkü korktuğumuz şeyin enerjisi ile aynı frekanstadır. Yani korkularımız her neyse o başımıza geldiğinde ne hissedeceksek biz daha o şey olmadan önce o duyguyu defalarca yaşamayı tercih ediyoruz. Ve bunu sıklıkla tekrarlıyoruz. Ama korkmayın! Korkulardan kurtulmak mümkün. Kaygılarımızdan, karamsarlık, endişe, stresten ve korkulardan kurtulabiliriz. Huzura merhaba diyebiliriz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEirWylrqlryamSghcglVQBqVH4_NIKstmhodAx9NWOYVfiD3rkD98wHBSN0tl5IP1fRQt7FA7jmrY-Ajf8BEcYmv3DI8kAr0x7hiXpg5znOCQHWhJcR6n4UlSxkj8bb5giWcJB0w5plQLk/s1600/20191115_191840.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="369" data-original-width="720" height="164" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEirWylrqlryamSghcglVQBqVH4_NIKstmhodAx9NWOYVfiD3rkD98wHBSN0tl5IP1fRQt7FA7jmrY-Ajf8BEcYmv3DI8kAr0x7hiXpg5znOCQHWhJcR6n4UlSxkj8bb5giWcJB0w5plQLk/s320/20191115_191840.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Korkmaktan</b> <b>Korkmayın</b><br />
<br />
Bu süreçte öncelikle korkunuzu net olarak tanımlayın. Korkunuzdan kaçmak yerine sorumluluğu üzerinize alarak korkuyu davet edin. Ve korku duygunuzu aşamalı olarak ele alın. En az korktuğunuz şeyden başlayın. Kademeli olarak ilerleyin. Yani tamamen reddetmek uzaklaşmak yerine aşama aşama yaklaşın korkularınıza. Hissettiğiniz terleme, çarpıntı, titreme durumlarının size zarar vermeyeceğini düşünün. Başarısızlıktan mı korkuyorsunuz? Hayatta başarısız olarak başarıya ulaşan insanların hayatlarını araştırabilirsiniz. Edison'un elektriği kaçıncı denemesinde bulurken kaç kez başarısız olduğunu hatırlayın. Topluluk önünde konuşmaktan korkuyorsak kimsenin sizinle alay etmediğini fark edin. Önce az sayıda topluluk önüne çıkarak kısa konuşmalar yapabilir sonra bunu ilerletebilirsiniz. Asansöre binmek ile ilgili korkularınız varsa asansörle 10 kata hemen çıkmazsanız. Asansöre dokunup kapısını açıp bakarsınız düğmelerine dokunursunuz. Zamanla içine adım atmayı ve içindeyken kapıyı kapatmayı deneyebilirsiniz. Sonra içinde bir süre kalmayı deneyin. Bu sürece iyice alıştıktan sonra diğer aşamalara geçebilirsiniz. Korkulardan kurtulmak için uygulanacak aşamalar ve gerekli süre kişiden kişiye değişebilir. İlk başlarda başarısız olunsa da vazgeçilmemeli üzerine gidilmeli. Tabii durumun ciddiyetine göre ve verilen tepkilerin ağırlığına göre bir doktordan ya da uzmandan yardım alınmalıdır. Bayılma şuurunu kaybetme tepkileri derinleşmiş korkuların göstergelerinden bazıları olabilir. Korkulardan kurtulmak için geçmişten kurtulmak gerekir. Endişelerden kurtulmak için gelecekten kurtulmak gerekir. Geçmişteki tecrübeleri geçmişte bırakırsanız her şey daha kolay olacaktır. İçinde bulunduğunuz ana odaklanmanız gerekir. Bunun için bilinçaltını temizlemek şarttır. Olumlama yöntemi sık başvurulan bir yöntemdir. Düşündüğünüz korktuğunuz her şeyin olumlusunu söyleyip düşünmek korkulardan kurtulmak için önemli bir adım olacaktır. Mesela yine başaramayacağım yerine başaracağımı biliyorum diyebilirsiniz. Ya da paramın az ve yetersiz olmasını iptal ediyorum diyerek parasızlıkla ilgili korkunuzu iptal edip sonra da paramın bol ve bereketli olmasına kendimi açıyorum diyerek olumluyu telkin edebilirsiniz. Sağlıksız ve hasta olmayı iptal ediyorum yerine olumlama yapabilir ve şöyle diyebilirsiniz. Sağlıkla ve enerji ile yaşamaya kendimi açıyorum. Bilinçaltındaki korkuları olumlu telkinler ile silebilirsiniz. Bu konuda çok daha fazla teknikler var. Bunları araştırarak size en uygun olanını tespit edebilirsiniz. Farkındalıkla korkularınıza yaklaşın. Korkularınızın sizi engellemesine izin vermeyin. Korkularınızdan korkmayın. Onlar sizden korksun.<br />
ÜLKÜ TOKUCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com20tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-40863847684289156782019-11-14T06:24:00.003-08:002020-01-02T12:55:10.145-08:00Hastalıkların Zihinsel ve Psikolojik Nedeleri Nelerdir?<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhGE1w_ILAVwT9DCcC4OJZ0hO3D2hu9dxxYx9M9BEvwAbAVbQc7C49G1x9kW7KRW2BmR-jNDvhlxQZA3xZSDZDO5jHxnkOCAszIuvPpYSBIlGAEmDcaM_3XpIbdr3KmMqwO3Lijo6DzoF4/s1600/20191111_194151.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="460" data-original-width="720" height="204" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhGE1w_ILAVwT9DCcC4OJZ0hO3D2hu9dxxYx9M9BEvwAbAVbQc7C49G1x9kW7KRW2BmR-jNDvhlxQZA3xZSDZDO5jHxnkOCAszIuvPpYSBIlGAEmDcaM_3XpIbdr3KmMqwO3Lijo6DzoF4/s320/20191111_194151.png" width="320" /></a></div>
Hayatımızda yaşadığımız hiçbirşey tesadüf değildir. Dolayısıyla yaşadığımız sağlık sorunları, hastalıklar, yaralanmalarımızda tesadüfen değildir. Hepsinin görünür nedenleri vardır elbette. Bakteri ve virüsler görünür sebepleridir. Beslenmenin en önemli neden olduğunu söyleriz. Ancak hastalıkların zihinsel ve psikolojik nedenleri genelde gözardı edilir. Oysaki en önemli neden psikolojik durumumuz, duygu ve düşüncelerimizdir. O hastalığa yatkın hale getiren duygularımızdır. Her organ bir duygu ile bağlantılıdır. O duyguyu temsil eder. Şayet o duygu da bir aşırılık varsa temsil ettiği organa baskı yapar ve organlarımızda bize çeşitli şekillerde uyarılar gönderir. Biz bu uyarıların dilini verdiği mesajı çözemezsek negatif duygularımıza devam ederiz. Sonunda hastalık patlak verir. Çoğunlukla hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlarda sakinleştirici ve sinir sistemi duyarlılığını azaltmaya yönelik maddeler içerir. En hafifinden bir ağrı kesici bile duyarlılığımızı azaltmakta ve ağrıyı hafifletmektedir. Ve birçok sağlık probleminde doktorumuzdan psikolojik ya da stresten olduğunu duymuşuzdur. Ancak bu psikolojik neden denilen durumun ayrıntılarını bilmediğimiz için o duyguları kontrol edemeyiz sonunda o sarmalın içine girer hastalıklar ve sağlık problemleri döngüsünden çıkamamayabiliriz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjoS4tYzdH_BgraXF0FeJVnqNFRc2HxC_lKcOR1zzday4iRjqmKkXILAT-XrPoDSbgEkCXuzzZv5pv12C1ydJdH45x3DT2osNuo0HnTyDu7hGytwUF_5uE6K1wukPwBbm6mzJb4cfCbptA/s1600/20191113_065742.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="411" data-original-width="720" height="182" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjoS4tYzdH_BgraXF0FeJVnqNFRc2HxC_lKcOR1zzday4iRjqmKkXILAT-XrPoDSbgEkCXuzzZv5pv12C1ydJdH45x3DT2osNuo0HnTyDu7hGytwUF_5uE6K1wukPwBbm6mzJb4cfCbptA/s320/20191113_065742.png" width="320" /></a></div>
<br />
Yaşantımızdaki tüm deneyimlerimizi kök inançlarımız ve düşünce kalıplarınımızla bizler oluştururuz Aynen bunun gibi hastalıklarda bu düşüncelerin ve duyguların bir sonucudur. Bu nedenle öncelikle bu rahatsızlıkların zihinsel ve psikolojik nedenleri tespit edilmeli. Bu duygu ve zihinsel nedenleri tespit ederek çözmek gerekir. Louise L Hay'ın bu konuda hazırladığı muhteşem eserini okumanız daha ayrıntılı ve farkındalıkla bilgiye ulaşmanızı sağlayacaktır. Louise L Hay tüm hastalıkların zihinsel nedenleri adlı eserinde "Eğer gerekli zihinsel çalışmayı yapmaya hazırsak hemen her hastalık iyileştirilebilir" mesajını vermektedir. Ve kendi hastalığını da bu yöntemle iyileştirmiştir. Bu yazımızda bazı hastalıkların zihinsel ve psikolojik nedenleri ve onların olumlamaları hakkında genel bir bilgi vermeyi amaçladık.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdUuMgJS0fUX2KmM99Du-DGLUn23TLR_epzq8sRPj4PSdZPeoWVinBzpNJJo7kA3_9hceGJv6bkC4LUPqLCUSo7fWOJNwAyppA3GgFyoOU025N-y4Ms1uRa4_pCnQAIPdbScNR2tA9zzY/s1600/20191114_172147.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="830" data-original-width="720" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdUuMgJS0fUX2KmM99Du-DGLUn23TLR_epzq8sRPj4PSdZPeoWVinBzpNJJo7kA3_9hceGJv6bkC4LUPqLCUSo7fWOJNwAyppA3GgFyoOU025N-y4Ms1uRa4_pCnQAIPdbScNR2tA9zzY/s320/20191114_172147.png" width="277" /></a></div>
<br />
<b>Hastalıkların Ruhsal Nedenleri ve Olumlamaları</b><br />
Vücudumuzdaki alerjiler ciddi şekilde biriyle sorun yaşadığımızın belki de o kişiye alerji duyduğumuzun bir göstergesi olabilir. Peki aşırı kilolarınızın hayattan korkma aşağılanma ya da incinme duygularından olduğu veya cinsellikten korunma ihtiyacından oluştuğunu duyunca hemen dönüp duygularınızı kontrol etme ihtiyacı hissedebilirsiniz. Kendinizi çok eleştirip değersiz görüyorsanız ve korkularınız varsa baş ağrılarınız kaçınılmaz olacaktır. Boğazınız çok mu sık ağrıyor büyük ihtimalle kendinizi kendi cümlelerinizle ifade edemiyorsunuz. Kızdığınızda söylemiyorsunuz engelleniyorsunuz. Cümlelerinizi kelimelerinizi söyleyemeyip içinize atıyorsunuz. Eğer hayata tek açıdan bakıyorsanız ve esnek bir bakış açısına sahip değilseniz boynunuz ağrıyor ve tutuluyordur. Gastrit rahatsızlığı kaygı ve endişelerin sonucudur. Hazımsızlık daha korku endişe sızlanma ve homurdanma neticesinde oluşan bir rahatsızlıktır. Bir yerleriniz de oluşan kesikler kendi kurallarına uymadığınız için kendinize verdiğiniz cezalardır. Geçmişte yaşayıp duruyorsanız vücudunuzda kistler görülebilir. İnatçılık ve dinlemeyi reddetme eğiliminiz varsa kulak çınlaması vazgeçilmezinizdir. Tartışan anne baba ortamında bulunan, işitmek istemeyen öfkeli olan kişiler de kulak ağrısı oluşabilir. Konuşamayacak kadar kızgın, çekinmeden konuşamayan ve otoriteye içerleyen kişilerde kusma problemleri görülebilir. Peki toplumun büyük çoğunluğunun kronik rahatsızlığı olan migrenin sebebi nedir sizce? Kusursuz olma isteği ile kendi kendine baskı yapan insanlardır migren hastaları. cinsel korkular ve bastırılmış öfkelerde migrenin ana nedenlerindendir. Ya öksürük beni duyun beni dinleyin beni görün mesajı tüm dünyaya bağırma isteğindendir. Sırt ağrılarınız sizi hayattan mı bezdiriyor. Para konusunda korku ve mali destek istiyorsanız orta sırt, suçluluk duygusu üst sırt, hayattan maddi manevi destek talebiniz varsa alt sırt bölgelerinde ağrı vardır. Sevilmediğinizi hissediyorsanız bu yüzden de kendinizi sevmiyorsanız sırt ağrılarınızı sırtınızda bir yük gibi taşımaya mecbursunuz. Yatak ıslatma sorunu anne babadan, en çok da babadan korkan kişilerin sorunudur. Hayattan zevk almıyorsanız ayak bileğinizde sorun olabilir. Ayak bilekleri zevk alma yeteneği ile alakalıdır. Bağımlılık ve tiryakilikler korkularınızın, kendinizden kaçmanızın kendinizi sevmeyi bilmemenin neticesidir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgvTCiHUmMuC4l3FYFLyYJSn_4qeZDlKfpFIPulaTlrsLTUOo0uM4gY-Otqe5_0yCiL4Paz_SBJFBYfOFK0hUraWjMp6nRklwwbVA790aowUIc4dKKNWhk5N9yyqeiYEylZu0xcOG2LMDg/s1600/20191114_172006.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="398" data-original-width="720" height="176" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgvTCiHUmMuC4l3FYFLyYJSn_4qeZDlKfpFIPulaTlrsLTUOo0uM4gY-Otqe5_0yCiL4Paz_SBJFBYfOFK0hUraWjMp6nRklwwbVA790aowUIc4dKKNWhk5N9yyqeiYEylZu0xcOG2LMDg/s320/20191114_172006.png" width="320" /></a></div>
<br />
Geçmişteki seçimlerimizden pişmanlık duyuyor ve hayatı kontrol altına almaya çalışıyorsanız hayattan tat alamıyor ve derin üzüntü içindeyseniz ya şeker hastasısınız ya da adayısınız. Taviz vermeyen, inatçı ve gururlu bir kişiliğiniz varsa uzlaşamayan biriyseniz diz sorunlarınız mevcut olabilir. Egzemanız varsa aşırı muhalefetsiniz düşmanlık duygularınız yüksek ve soluk kesici kin duyuyor olabilirsiniz. Peki hemoroidin geçmişe duyulan kızgınlık ve geçmişin sorumluluğu altında ezilmekten kaynaklandığını biliyor muydunuz? Cimrilik ve kabızlığın ilişkili olduğunu duyduğunuzda şaşırmayın sakın. Otoriteye karşı çıkma isteğiniz varsa ve isteğinizi dile getiremiyorsanız çeşitli kazalar yaşamanız mümkün. Her şeyi kontrol altında tutmaya çalışan korkuları olan ve gergin kişiler de kellik sorunuyla karşı karşıyadır. Zorbaca bir tutuma varan aşırı annelik etme aşırı korumacı bir anne meme kistleri, şişlikleri, ağrıları yaşayabilirsiniz. Tırnak yemek çaresizlik ve anne babaya duyulan öfke ile ilişkilidir. Söylenmemiş açığa vurulmamış cümlelerin olması şikayet etmek için yanıp tutuşmasınız varsa dudaklarınızda uçuklarınız oluşacaktır. Bulunduğunuz durumdan nefret ediyorsanız, cesaretinizi yitirmiş hevesiniz kırılmışsa nefret ettiğiniz bir işte çalışıyorsanız ve aşırı yük taşıdığınızı düşünüyorsanız dikkat edin varisleriniz geliyor. Bu ve bunun gibi daha birçok hastalıkların zihinsel ve psikolojik nedenleri tespit edildiğinde artık tedavi daha kolay olacaktır. Bu duyguları çeşitli olumlama ve telkinlerle pozitif hale dönüştürmek mesela kendimizi sevmeme, değersizlik duygusu ön plana çıkmışsa kendimi seviyorum ve ben değerliyim telkinleri yapılmalıdır. Geçmişle ilgili sorunlar çıktı ise gün yüzüne, geçmişimi sevgi ile bırakıyorum onları ve kendimi özgürleştiriyorum olumlaması ile duygularımızı dönüştürebiliriz. Daha ayrıntılı bilgiler için yukarıda bahsettiğimiz kitabı okumanızı tavsiye ederim.<br />
<br />
Sonuç olarak mutlu duygular mutlu bir hayatı ve mutlu bir vücudu hediye edecektir bize. Duygularımız ne kadar sağlıklı ise bedenimizde aynı derecede sağlıklı olacaktır. Öyleyse işe önce duygularımızı tedavi etmekle başlayalım. Gerisi zaten mutluluk ve sevinç olacaktır. Sevgi dolu duygular, sağlıklı hayatlar bizimle olsun...<br />
ÜLKÜ TOKULCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com14tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-19938411675678469762019-11-12T23:10:00.002-08:002020-01-02T12:55:20.317-08:00Çekim Yasası : Eterik Kordonu Kes ve Özgürleş<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi_U3s3aNfoHFzQ7A2D8s12Y5FTrMMgrqRUD9OMeU3_gfl6Nxs2Zft9B4woQT-D-ZGKryAfI97NeuFOOYOpI6DBIfxUCGDXYbY66YinXctyW9UXskIkSC6ZtUZ9ZddNiU6xwjgnz2E4Plw/s1600/20191113_065702.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="409" data-original-width="720" height="181" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi_U3s3aNfoHFzQ7A2D8s12Y5FTrMMgrqRUD9OMeU3_gfl6Nxs2Zft9B4woQT-D-ZGKryAfI97NeuFOOYOpI6DBIfxUCGDXYbY66YinXctyW9UXskIkSC6ZtUZ9ZddNiU6xwjgnz2E4Plw/s320/20191113_065702.png" width="320" /></a></div>
Şu hayatta her bir insanın hedefleri ve amaçları vardır. Bunlar kısa vadeli de olabilir uzun vadeli de. Ve bizim bu hedeflere ulaşabilmek için çeşitli yollardan geçmemiz gerekebilir. Bu yollarda kimimiz çok rahat ve kolaylıkla yürürken kimimiz çeşitli engellerle karşılaşabiliriz. Bu engeller bazen görülen sebepler olabilir. Ancak sebepler görünse de görünmese de aslında bizim yürümemizi engelleyen başka nedenler var. Eterik kordon dediğimiz bu bağ bu nedenlerden birisidir. Nedir eterik kordon? Eterik kordon denilen bağı kesmek ve özgürleşmek istiyor musunuz? Öyleyse neler yapabiliriz? Gelin hep beraber göz atalım yazımıza.<br />
<b><br /></b>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhLYWukUemRrBAW5NjT7md35OOH7U8hsrpN_RgcQ2HMaFI82Q-fsRqm9P8i2c98Z2p0C27x5yQ0RQQiqHToDeRpemcPwhpnEZmlPb1thLcwT8McewnER5Z4ZiBnnIHS5o8grBW5sD6aXm0/s1600/20191111_194211.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="449" data-original-width="720" height="199" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhLYWukUemRrBAW5NjT7md35OOH7U8hsrpN_RgcQ2HMaFI82Q-fsRqm9P8i2c98Z2p0C27x5yQ0RQQiqHToDeRpemcPwhpnEZmlPb1thLcwT8McewnER5Z4ZiBnnIHS5o8grBW5sD6aXm0/s320/20191111_194211.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Eterik Kordon nedir</b>?<br />
<br />
Her birimizin hayatında şu anda veya geçmişte beraber olduğumuz insanlar vardır. Bu kişiler annemiz, babamız çocuklarımız, eş ya da sevgili veya arkadaş, akraba olabilirler. Sevdiğimiz ya da sevmediğimiz birçok insan girmiştir hayatımıza. İşte bu kişilerle aramızda bizim göremediğimiz enerjisel bağlar vardır. Bu bağlara eterik bağlar ya da eterik kordon denir. Bu enerji bağları bazıları ile çok kuvvetlidir bazıları ile zayıf. Kuvvetli yada zayıf olmasının nedenleri o kişilerle çok görüşmemiz, bir arada çok bulunmamız, duygular, çok düşünmemiz olabilir. Ancak boşandığınız eşiniz ihanet gördünüz arkadaş ya da olumsuzluk yaşadığımız kişilerle de eterik kordon olabilir aramızda. Bu bağlar bize atılmış ipler ya da zincirler gibidir. Ellerimize, kollarımıza, ayaklarımıza vurulmuş prangalar gibidir. Hedefimize yürürken, bu bağlar bizim ilerlememizi engeller. Bir türlü hedefe varamayız. Hatta bazen bir şey yapmak isteriz. Ama yerimizden kalkıp o işe başlayacak enerjiyi kendimizde bulamayız. Bizi aktifleştirecek o gücü hissedemeyiz. Ve üzerimizde bir ağırlık var deriz. O ağırlık bu bağlardır. Bizi engeller. Mesela bir kişi kendi işini kurmak istiyor. Ancak bir türlü başarılı olamıyor. Veya bir türlü girişimde bulunamıyor. Belki de bunun nedeni babasının kendi yanında çalışmasını istemesi, kendi mesleğini öğrenip baba mesleğini devam ettirmesini arzulamasıdır. Ve çocukluğundan beri bunu duyan kişi bu bağlarla bağlanmıştır. Çünkü babadan gelen bu enerjisel bağ kişinin isteğini gerçekleştirmesine engel olmaktadır. İşte bu gibi durumlarda eterik kordon ve enerjisel bağları kesmek gerekmektedir.<br />
Ama yerimizden kalkıp o işe başlayacak enerjiyi kendimizde bulamayız. Bizi aktifleştirecek o gücü hissedemeyiz ve üzerimizde bir ağırlık var deriz. O ağırlık bu bağlardır. Bu bağlardan bize gelen enerjilerdir. Tıpkı bir annenin çocuğundan uzakta olsa da ondaki huzursuzluğu hissetmesi gibi.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiwOtUaOLjUnAmzjxPJuM6y9ntGqkgzjNFVkOb3fjM-tMepJWAa8jAw8WmhpCHZQSz5yrFOqUeBuNZiH0VRBU2W8BUecyqNXGGE2BeJNZrXQAev3nWPRnMkYxZXSJbUCJnfqI6anx7Wh_A/s1600/20191111_194312.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="561" data-original-width="720" height="249" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiwOtUaOLjUnAmzjxPJuM6y9ntGqkgzjNFVkOb3fjM-tMepJWAa8jAw8WmhpCHZQSz5yrFOqUeBuNZiH0VRBU2W8BUecyqNXGGE2BeJNZrXQAev3nWPRnMkYxZXSJbUCJnfqI6anx7Wh_A/s320/20191111_194312.png" width="320" /></a></div>
<b><br /></b>
<b>Eterik Kordonu Keselim</b><br />
<br />
Evet bu bağları kesmek mümkün. Fakat yanlış anlaşılmasın tüm bağları değil sadece zararlı bağları kesiyoruz. Sevgi bağlarımız varlığını koruyor. Mesela babamızla geçmişten gelen engelleyici bağlarımız olabilir. Çok eleştirel otoriter ya da korumacı bir babamız olabilir. Bu da bizde özgüven eksikliği, hayır diyememe ya da kendinden ödün verme gibi çeşitli negatif durumlara yol açmış olabilir. Anne ya da babamızla ilgili bir travma yaşamış da olabiliriz. İşte eterik kordonu keserek negatif bağlardan kurtulmak mümkün. Ancak derin travmaların veya rahatsızlıkların tedavisinde bir uzmandan veya doktordan yardım almak şarttır. Buradaki uygulamalar günlük hayatta önümüzü açıp hedefimize daha mutlu ve rahat şekilde ilerlememizi yardımcı olmak içindir. Hayatımızı etkileyen negatif enerjileri en aza indirmek, zihnen olumlu düşünmek ve olgunlaşma sürecine katkıda bulunmak içindir.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh25ir8iUEgtifpd6QZmbfORqFzZvZQt0gxOXSpFVa7fQwOk1aOvDExVssB-H-oor6WRJzYpFy-HkrU4EmnM1stCZG5AGB_l7zoyYkXG03abqLrABTBzRHZ8F3_kagCpmo_7beCY64hXbM/s1600/20191113_065805.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="336" data-original-width="720" height="149" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh25ir8iUEgtifpd6QZmbfORqFzZvZQt0gxOXSpFVa7fQwOk1aOvDExVssB-H-oor6WRJzYpFy-HkrU4EmnM1stCZG5AGB_l7zoyYkXG03abqLrABTBzRHZ8F3_kagCpmo_7beCY64hXbM/s320/20191113_065805.png" width="320" /></a></div>
<br />
<b>Onlarla yüzleşelim</b><br />
<br />
Evet hayatımızda kimlerle sorunu yaşıyorsak öncelikli olan birini seçelim bize hangi duyguyu hissettiriyorsa Öncelikle onu fark edelim Öfkemi kızgınlık mı Çaresizlik mi seçtiğimiz kişi annemiz olabilir annemizle yüz yüze konuşmamız şart değil sessiz sakin ve dış etkenlerden uzak bir ortam seçelim Öncelikle rahatlayıp zihnimizin boşalmasına izin verelim üç derin nefes alıp bir miktar tutalım ve yavaşça nefesi verelim. Gözlerimizi kapatalım ve annemizi hayal edelim. Parlak bir ışığın içinde onun bize şefkat ve tebessümle baktığını görelim. Sonra "canım anneciğim" diyelim. " seninle yaşadığım beraberlik süresince çocukluğumda gençliğimde ve ileriki yaşlarımda sana yaşattığım tüm zorluk ve sıkıntılar için beni affet. Bugüne kadar Bilerek ya da bilmeyerek seni kırdıysam sana kız duysam ve seni yargıla duysam Seni üzdüysem hepsi için özür dilerim Lütfen beni affet Senin bana yaşattığin zorluklar ve sıkıntılar için ben seni sevgi ile ve içtenlikle bağışlıyorum Senin sevgi ile ya da zorlayarak bana öğrettiğin her şey için sana teşekkür ediyorum Anneciğim seni çok seviyorum ve senin koşulsuz sevgi saygı ve ilgi ne hak ediyorum ve kendimi sana ispatlamak sana sevdirmek için yaşamayacağım senin olmasını istediğin rüyalarını yaşamak zorunda değilim kısıtlamalarına rağmen beni sevdin bana hayat verdim Fakat ben hayatımı sana borçlu değilim. Aramızdaki tüm bağları kesiyorum beni senden seni benden özgür bırakıyorum. Ben artık büyüdüm. Kendi kararlarımı kendim verebilirim. Küçüklüğümde sana verdiğim sözleri ve ettiğim yeminleri iptal ediyorum. Varlığımı senden özgürleştiriyorum. Seni çok seviyorum. Hayatıma kattıkların için bana verdiklerin için sana teşekkür ediyorum. Kendimi senden özgürleştiriryorum" diyerek annemizin kalp çakrasından çıkan bir ışığın bizim kalp çakramıza dolduğunu hayal edelim. Annemizin bize tebessüm ettiğini görelim. Bizde annemize tebessüm edelim. Gözlerimizi açalım. Bu uygulama esnasında ağlamak serbest. Bu doğaldır. Hatta güzel olur. Vücudumuzdaki zehirleri negatif enerjiyi atmış oluruz. Kendimizi engellemeyelim. Bu uygulama tek seferde yeterli gelmezse bunu tekrarlayabilirsiniz. Rahatladığınızı ve hayatınızdaki hafiflediğinizi hissedeceksiniz. Bu uygulama ile bizlere bağlı olan çocuklarımızı kardeş ve tanıdıklarımızı da özgürleştirebiliriz.<br />
<br />
Kısacası hayatımızı bağlayan engelleyen enerji bağlarından kurtulmak mümkün. Yeterki farkında olalım ve adım atalım. Bundan sonrasında yürümek çok kolay ve zevkli olacaktır.<br />
Ülkü TOKULCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com17tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-72375747970381250082019-11-11T08:53:00.001-08:002020-01-02T12:55:31.560-08:00Çekim Yasası : İsteklerimizi Serbest Bırakalım<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSEe6pbRnqCoLeeZB-kdVFknfx-BjHtg5vcxukPhgc5IAm1aVoWPwhmod03RsKAcyzigk35vJq7L8oRJU-78yKaHXuBg6P7g18LA1gRUv7boj37knpToqhPf4m66v2sJMKu0OVxDJNY0c/s1600/20191111_194234.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="455" data-original-width="720" height="201" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSEe6pbRnqCoLeeZB-kdVFknfx-BjHtg5vcxukPhgc5IAm1aVoWPwhmod03RsKAcyzigk35vJq7L8oRJU-78yKaHXuBg6P7g18LA1gRUv7boj37knpToqhPf4m66v2sJMKu0OVxDJNY0c/s320/20191111_194234.png" width="320" /></a></div>
Çekim yasası pratiklerinden olan odaklanma uygulamasından daha önce bahsetmiştik. Odaklanma uygulaması biliyoruz, ancak serbest bırakma tekniğini atliyoruz. Bu kez de çekim yasası uyguluyorum ama isteklerim gerçekleşmiyor deriz. Ancak yarım kalan ya da eksik uygulanan çekim yasası ile isteklerimize elbette ulaşamayız. Şimdi serbest bırakma tekniği nedir? Nasıl uygulanır? Bu konuda bilgi sahibi olmak ister misiniz? Öyleyse yazımızın devamını okuyun.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhlr_y_XNIdVwZjeNiJzhQp8n-tGwgsBAZ_u5c8Kb1FM7IHh-lkjB-TAaQHTbdUkvWMdP_DAbFkFh5w9CSTTr1VvoKxC-Iw0oDdU6tVCU4c3F8zaiDJWWr8K05Vb2FdKzc_cr0B5Q9VR8w/s1600/20191111_194312.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="561" data-original-width="720" height="249" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhlr_y_XNIdVwZjeNiJzhQp8n-tGwgsBAZ_u5c8Kb1FM7IHh-lkjB-TAaQHTbdUkvWMdP_DAbFkFh5w9CSTTr1VvoKxC-Iw0oDdU6tVCU4c3F8zaiDJWWr8K05Vb2FdKzc_cr0B5Q9VR8w/s320/20191111_194312.png" width="320" /></a></div>
<br />
İsteklerimizi serbest bırakma tekniğini ilk defa duyanlarımız vardır belkide. Ben de ilk duyduğumda şaşırmıştım. Hem iste odaklan enerjini yükselt, hem de isteğini serbest bırak. Evet oldukça ilginç geliyor. Şimdi bu tekniğin ne olduğuna bakalım. Çekim yasasına göre isteğimize 17 saniye odaklanmayı öğrendik. 17 saniye boyunca duyguda hissettiğimiz isteğimizi en yüksek enerjiye getirdiğimiz anda bırakıyoruz. Yani odaklanmayı bırakıyoruz. O isteğimizi düşünmeyi bırakıyoruz. İşte bu serbest bırakma tekniği ile o yüksek enerjiyi evrene bırakıyoruz. O yerine gidiyor. Odaklanma tekniği günde 1 kez ve mümkünse hep aynı saatlerde uygulayalım. Ve belli bir gün sayısında mesela 7 gün ya da 9 gün. Hep aynı saatte uyguluyoruz ve hemen ardından o duyguyu, enerjiyi serbest bırakıyoruz. Tıpkı elimizdeki bir nesneyi yere bırakmak gibi. Ertesi gün aynı saate kadar onu bir daha düşünmüyoruz. Aklımıza getirmiyoruz. Hani biz de denir ya hırs sebebi hasarettir. Yani hırs göstermek o şeyin kaybına sebep olur. Hırs, kayıp, zarar sebebidir. Bu nedenle odaklanmadan sonra bir daha isteğimizi düşünmüyoruz. Onun zihnimizden akıp gitmesine izin veriyoruz. çünkü düşünüp durmak yine yokluk bilincini uyandıracaktır. O an o şeye sahip olmadığımızı hatırlatacak bize. Olmadı olmuyor yine olmayacak duyguları çıkar. Bu da enerji akışında tıkanıklıklara yol açacaktır. Serbest bırakma tekniği ile bu duyguların oluşması engelleniyor.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhyfn7xLhdsrQ1xbBkkNUWWwCMFbcjN_65WQjsnc5LLfTaUHoP9axJdQDIluS8QhmRMQGbKZPC0PmemsxW7RFB1fbOdDJUoHT6qoBmRFrBIR4zLU48SAAOJPGwH_W6WDNWHAyWmVtjV_nk/s1600/20191111_194533.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="368" data-original-width="720" height="163" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhyfn7xLhdsrQ1xbBkkNUWWwCMFbcjN_65WQjsnc5LLfTaUHoP9axJdQDIluS8QhmRMQGbKZPC0PmemsxW7RFB1fbOdDJUoHT6qoBmRFrBIR4zLU48SAAOJPGwH_W6WDNWHAyWmVtjV_nk/s320/20191111_194533.png" width="320" /></a></div>
<br />
Yine serbest bırakma tekniğinde uygulayabileceğimiz başka bir teknik var. İsteklerimizi bir kağıda yazabiliriz. Tüm his duygu ve enerjimizi bu yazıya yükleyip bu kağıdı yakarak enerjinin açığa çıkmasını sağlayabiliriz. Daha sonra yine düşünmeyi odaklanmayı bırakırız. Her nasıl uygularsak uygulayalım dikkat edilmesi gereken nokta isteğimize odaklandıktan sonra onu serbest bırakma. Onu düşündükten sonra zihnimizden akıp gitmesine izin vermeyi unutmayalım. Neyin peşinden koşarsak bizden kaçar. Neyin peşini de bırakırsak o bizim ayaklarımızda gelir. Mesela çocuğumuzla sevdiğimiz partnerimiz ya da eşimize çok ilgilendiğimizde üzerine titrediğimizde neler olmaktadır. Bizden kaçtıklarını uzaklaştıklarını farketmişsinizdir. Aslında biz bu düşünceye bizim inançlarımıza göre tevekkül diyoruz. Tevekkül, isteğimiz için gerekeni yapmak ve gerisini Allah'a bırakmak. Yoksa hırsla peşinden koşmak, olsunda nasıl olursa olsun demek değildir. İsteğimizi hayırlar ve güzelliklerle dilemek ve gerisini Allah'a bırakmak. Dengeli olmak. Evrende, sistemde denge hâkimdir. Biz bu dengeyi aşırı istemekle, hırs etmek ile bozarsak ölçüyü kaçırmış oluruz. Serbest bırakma yöntemini sadece isteklerimizi dilerken kullanmıyoruz. Bu yöntemle aslında öfkemizi de serbest bırakabiliriz. Geçmişimizi de serbest bırakabiliriz. Korkularımızı da.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhgAeczG9yXVFPwXTqMwmyvMxurEF_3a3ul2dqZoxwK-uzINkVZUTZBmhbrEs78-J6D1eeyt8wcjOZgBzW97Kifw2fTx5kTPl1Nu0qYdHpCu14DlR5Dk35Ve_oOPQWoArvBSqK3DLHlZTI/s1600/20191111_194346.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="778" data-original-width="720" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhgAeczG9yXVFPwXTqMwmyvMxurEF_3a3ul2dqZoxwK-uzINkVZUTZBmhbrEs78-J6D1eeyt8wcjOZgBzW97Kifw2fTx5kTPl1Nu0qYdHpCu14DlR5Dk35Ve_oOPQWoArvBSqK3DLHlZTI/s320/20191111_194346.png" width="296" /></a></div>
<br />
Sonuç olarak isteklerimizi isteyelim ve sonra sevgiyle serbest bırakalım. Hırs etmeyelim. Tevekkül ile isteğimizi arzumuzu sahibine gönderelim.<br />
ÜLKÜ TOKULCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com18tag:blogger.com,1999:blog-6073294519299336854.post-84394880752842578672019-11-08T08:54:00.002-08:002019-11-08T08:54:39.704-08:00Karma Yasası : İlahi Adalet Yasası<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYlHD9nScsBWiOopm14CNeIkaUWsJ7x7V8qBJXVWWwaXIBy9jvYfxOOmg5eXqm_A_KGdGfee8E2dODx_6lVjH4MVW74FD2rShN68QxvaQEsmWfqPII7ueC_5MElb1ZKVXz3K3VAihrEK4/s1600/20191009_071738.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="290" data-original-width="720" height="128" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhYlHD9nScsBWiOopm14CNeIkaUWsJ7x7V8qBJXVWWwaXIBy9jvYfxOOmg5eXqm_A_KGdGfee8E2dODx_6lVjH4MVW74FD2rShN68QxvaQEsmWfqPII7ueC_5MElb1ZKVXz3K3VAihrEK4/s320/20191009_071738.png" width="320" /></a></div>
<br />
Evren'i ve kainatı en güzel bir biçimde yarattı sahibi. Bir düzen ve bu düzenin devam etmesi için de bazı yasalar koydu. Üç temel yasa var bilinen. Bunlardan biri çekim yasası, diğeri karma yasası, üçüncüsü ise Tekamül yasası. Çekim yasasını önceki makalelerimizde kısmen anlatmaya çalıştık. Bu yazımızda ise karma yasası hakkında bilgi vereceğiz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh2lSJ-8eM3ejgo8YSUf-zSpA98oiwzFh3t8ei4blRzSrRk2wL_x1rlu1qbGzXCthO93bURl5tw6IrI1KVohhsFTwbgc6xI5T_GG-6BwRkmV7Rom3dm_xVB_uaVp8PwiepPp2bP-Tt35S8/s1600/20191009_071940.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="783" data-original-width="720" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh2lSJ-8eM3ejgo8YSUf-zSpA98oiwzFh3t8ei4blRzSrRk2wL_x1rlu1qbGzXCthO93bURl5tw6IrI1KVohhsFTwbgc6xI5T_GG-6BwRkmV7Rom3dm_xVB_uaVp8PwiepPp2bP-Tt35S8/s320/20191009_071940.png" width="294" /></a></div>
<br />
Hayatın muhteşem bir dengesi vardır. Bir şekilde bu denge korunur. İşte bu denge yasasına karma yasası denir. Sistem kendini dengeye getirmeye çalışır. Mesela Bizler hayatımızdan bir şey çıkarırız. Hayatımızda açılan yere mutlaka yeni bir şey gelir. Ve mevcut boşluğu doldurur. Güzel bir şey çıkarırsak o boşluk negatif bir şeyle dolar. Ya da olumsuz bir şey çıkarırsak güzel bir şey gelir orayı doldurur. Böylece denge korunur. Örneğin sigarayı hayatınızdan çıkardınız. O boşluk başka bir yiyecek veya güzel bir alışkanlıkla dolar. Ya da hayatımızdan yürüyüşü ya da egzersizi çıkardık. Orası da kilo ya da birtakım rahatsızlıklarla dolar. Kullanmadığımız bir eşyayı birine veririz. Yerine daha güzeli, iyisi gelir doldurur. Evren boşluğu sevmez. Biz elimizdekini paylaşırız. Oluşan boşluk mutlaka daha iyisi daha güzeli ve daha fazlasıyla dolar. Yapılan tüm iyilikler böyledir. Gönderdiğimiz iyilik enerjisi, fazlası ile geri döner hayatımıza. Kötülükler içinde bunu söyleyebiliriz. Mesela bir kötülük yapmışızdır. Bu bir rahatsızlık, bir sıkıntı, maddi bir kayıp ya da işlerin rast gitmemesi şeklinde hayatımıza geri döner. Tabii ki bu döngüyü engellemek mümkün. Kötülük yaptık, hemen arkasından yapılan bir iyilik o kötü enerjinin hayatımıza dönmesini engeller. O enerjiyi sıfırlar. Olumsuzluğu kaldırır hayatımızdan. Ancak yapılan kötülük tabii ruhta, çakralarda olumsuz izler bırakır. Saf temiz bir kağıda konulan bir noktayı düşünelim. Zamanla bu kağıt kirlenir ancak bir silgi ile silerek temizleriz kağıdı. Bu kez izleri kalabilir. Evet noktalar gitsede izi kalır. Yani kötülüğün negatif enerjisinin geri dönüşü iyilikle engellenir. Ancak çakralarımız da izler bırakır tıkanıklıklara yol açar ruhsal arınmayı tam sağlayamayız. Bu nedenle en baştan güzellik ve iyilik yapıp saf ve temiz kalmaya özen göstermeliyiz. Ancak yine yapılan iyiliklerde karşılıksız ve menfaat beklemeden hayata salınmalıdır. Hatta karşılığında bir teşekkür bile beklememek yerinde olacaktır. Karşılık bekleyerek yaptıysak iyiliği belkide bizzat o kişi tarafindan darbe yeriz. Sonrasinda dövünürüz. Ben ona iylikller yaptım o bana nankörlük yaotı diye. Yaptığımız hiçbir şey kaybolmaz bize fazlasıyla döner ya aynıyla ya benzeri ile ya da farklı bir konuda.<br />
Karma yasası kelime anlamı eylem, reaksiyon, etki tepki anlamlarına gelir. Yani yapılan bir eyleme verilen karşılıktır. Karma yasası gereği biz ne yaparsak onun karşılığını mutlaka görürüz. Bu bir düşünce, bir duygu, bir kelime, bir eylem olabilir. Düşüncelerimize bile dikkat etmeliyiz. Ne konuşuyor, ne yapıyor ve ne hissediyorsak bunun bir karşılığı var. Bunun sonucu er ya da geç bize dönecektir. Hayatta bizler seçimlerimizde ve tercihlerimiz de özgürüz. Ancak sonuçlarından değiliz. Bu durumu bumeranga benzetebiliriz. Bumerangı ne tarafa atarsak atalım bize geri döner. İşte Tıpkı bunun gibi bizden çıkan her enerji asıl kaynağına yani bize geri döner. Tümevarım denilen bu olayda parça bütüne döner. Damlalar dereye dereler denizlere döner. Her şey aslına dönmeye meyillidir.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjJqx0baUqIoPPiTdBln7WLeIqMFCR6ubwbRejTAw3BJkx6zsQ1NsGP4xvIOFPjpTjHvYnvhv8mMmm0USejSPsKZFZQ_agaQ0QqRr5cHSSK81Zf-dpEERVN51htMZN83BqIx68qfKp9YFY/s1600/20191009_071534.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="459" data-original-width="720" height="203" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjJqx0baUqIoPPiTdBln7WLeIqMFCR6ubwbRejTAw3BJkx6zsQ1NsGP4xvIOFPjpTjHvYnvhv8mMmm0USejSPsKZFZQ_agaQ0QqRr5cHSSK81Zf-dpEERVN51htMZN83BqIx68qfKp9YFY/s320/20191009_071534.png" width="320" /></a></div>
<br />
Karma yasasının diğer bir ismi kul hakkı yasası ya da hak yasasıdır. Bizim kültürümüzde etme bulma yasası da denilir. Karma yasası hayatın düzeni ahengi dengesi için konulmuştur. Bizim inançlarımızdaki karşılığı ilahi adalettir. Şu an yaşadığımız güzellikler varsa belki de aldığımız duaların karşılığıdır. Bir kazadan çok hafif sıyrıklarla kurtulmuşsak verdiğinmiz bir sadakanın karşılığı olabilir. Şu an kışta baharı yaşıyorsak birilerine sıkıntılı anlarında el uzatmış olmamızdan kaynaklanıyor olabilir. Tabii tam tersi de söz konusudur. Çocuğumuzla sıkıntılar yaşıyorsak belki de bir başkasının anne babalalığını eleştirmiş olabiliriz. Yaşadığımız zorluklar belki ayıpladığınız ya da büyük konuştuğumuz bir olayın bize geri dönüşüdür.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh1YXCrWir87yvCM5d57-FG0Lw6YPofEKHhIahSbXVaEj3IvikBpitS2tuLjyNI-BhOz0Pm6q_aWX2GhYrIfHQjlyB9W4a_wJd4SvG8FaWaX1oQS7Ez6e_0DyaWaTzhLOQL_quhw4JKepY/s1600/20191009_071406.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="579" data-original-width="720" height="257" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh1YXCrWir87yvCM5d57-FG0Lw6YPofEKHhIahSbXVaEj3IvikBpitS2tuLjyNI-BhOz0Pm6q_aWX2GhYrIfHQjlyB9W4a_wJd4SvG8FaWaX1oQS7Ez6e_0DyaWaTzhLOQL_quhw4JKepY/s320/20191009_071406.png" width="320" /></a></div>
<br />
Küçümsediğimiz eleştirdiğimiz burun kıvırdığımız bir olayın benzerinin içinde de olabiliriz. Sistem dengeyi sağlamak için için bize karşılığını göndermiş olabilir. Bu nedenle hep güzel ve iyi duygularla eyleme geçmeliyiz. Bir şey yapmadan önce soralım kendimize. Bu benim için ya da başkaları için faydalı mı? Kalp bunu en güzel biçimde cevaplayacaktır. Hatta bir yiyeceği yemeden önce ona sormalıyız benim için faydalı mı? Eğer aldığımız cevap olumsuzsa ya da bu şeyle ilgili huzursuzluk duyuyorsak vazgeçelim o şeyden. Büyük lokma ye büyük konuşma demiş atalarımız. Yine aynı atalarımız ne ekersen onu biçersin derken karma yasası hakkında işaret vermişler bizlere. Ne verirsen elinle o gelir seninle sözü hem bu dünyaya hem öbür dünyaya işaret etmiştir. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste derken ne demek istemişler acaba? İşleyişinde zaman aşımı yoktur zaman sınırı da yoktur. Sistem bize hemen de karşılık verebilir. 5-10 yıl sonra da. Biz unutsak da sistem unutmuyor. Görünmeyen bir deftere kaydediliyor adeta. Zannımca küçük hataların karşılığı daha çabuk verilirken büyük hataların karşılığı için bir zaman gerekiyor. Belki kolumuzu masaya çarptık küçük bir hatamızın anında verilen karşılığıydı. Bence büyük hatalarda zaman verilmesi de bir güzellik. Çünkü kişi yaptığı hatayı fark edip telafisi için bir çaba içine girecek ve onu nötrleyecek belki. Yani olan her şeyde bir güzellik var. Olan her şeyde bir hayır var. Ancak kimsenin hakkı kimsede kalmaz. Kalmış gibi görünsede. 10 kuruş bile olsa başkasının malı başkasına yaramaz. Yaramış gibi görünsede. Ağlayanın malı gülene yaramaz. Kul hakkı bizim dinimizde ne kadar önemlidir. Biliriz kul affetmedikçe o hatanın telafisi mümkün değil. Sistem dengeye gelmiyor. Hakkımız yenmişse o kimsenin yanına kar kalmaz. Biz görmesek bile. O fazlasıyla çıkacaktır karşındakinden asıl kaynağına bize dönecektir. İlahi adalet herkese yaptığının sonucunu gösterir. Ancak çok önemli bir nokta varki bazen bu hataya düşebiliriz. Bir başkasının başına gelen olumsuz bir olaydan ötürü ne yaptı da başına bu geldi diye düşünmemeliyiz. O kişi belki tekamül yasası gereği imtihanını yaşiyor olgunlaşma sürecinde. Ama biz böyle düşündüğümüz için karma yasası gereği aynı yada benzer olayı kendimize yaşatabiliriz. Hemde sırf bu düşüncemizden dolayı. Çok dikkat edilmesi gerekli.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjjNbTFv_J0SxDrZCSPga5k9l5nb7bG-ZLFa21wWTIZsKn-4BIWxvrd_4RY5mMvl-7xpcw8BcORf-crpHePwbRm3Is6rS_7x032LW276SwvTCcHLcyIkvVztpzmVQzvGstsmWbqV5HQjQg/s1600/20191014_224905.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="364" data-original-width="720" height="161" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjjNbTFv_J0SxDrZCSPga5k9l5nb7bG-ZLFa21wWTIZsKn-4BIWxvrd_4RY5mMvl-7xpcw8BcORf-crpHePwbRm3Is6rS_7x032LW276SwvTCcHLcyIkvVztpzmVQzvGstsmWbqV5HQjQg/s320/20191014_224905.png" width="320" /></a></div>
<br />
Ailelerin şehirlerin hatta ülkelerin bile bir karması vardır. Karma yasası şehirlere kasabalara ülkelere göre farklı işleyebilir. Ve bizler de bundan etkilenebiliriz. Onların enerjileri bizleri mutlaka etkiler. Fakat şöyle düşünülmesin. Ben neden başkasının hatasının bedelini ödüyorum? Hayır bu bize imtihan olarak gelmiştir. Kemal'e ermemiz olgunlaşmamız için. Ama diğerlerinin karma yasası işlemiştir. Mesela bir şehir çevre temizliğine önem vermemiştir. Denizlerini kirletmiş ağaçlarını kesmiştir. Doğayı kaynakları hor kullanmıştır. Karma yasası gereği bu şehir halkına yaptığı dönecektir. İlahi Adalet yasası işleyecektir. O şehir ya susuzluk kuraklık ya hava kirliliği ya da birtakım doğal olumsuzluklar yaşayacaktır. Pek tabii ki biz de o şehirde olduğumuz için etkileneceğiz. Anne babamızın yaptığı bir hata karma yasası gereği onlara tekrar döndüğünde de bizim bunun dışında kalmamız mümkün olmamaktadır.<br />
<br />
Kısacası ne yaparsak onu görürüz. Ne ekmişsek onu hasat ederiz. Sevgi ve iyilik ekmişsek günün birinde onu mutluluk olarak hasat ederiz. Bu nedenle güzel bakmayı, güzel düşünmeyi, güzel hissetmeyi, sevgiyi, iyiliği karakterimizin bir parçası haline getirelim. Karşılığında güzel bir hayat alalım.<br />
Ülkü TOKULCekim yasasihttp://www.blogger.com/profile/08318542723324457769noreply@blogger.com18